Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Batı Anadolu'da paniğe neden olan şiddetli bir sarsıntının meydana geldiğini duyurdu. AFAD tarafından yapılan açıklamada, depremin saat 22.48'de gerçekleştiği bilgisi paylaşıldı. Merkez üssü Balıkesir'in Sındırgı ilçesi olarak belirlenen yer sarsıntısının büyüklüğü 6,1 olarak ölçüldü. Yaşanan sarsıntı, merkez üssüne yüzlerce kilometre uzakta olan İstanbul, İzmir ve Bursa gibi metropollerde dahi vatandaşlar tarafından güçlü bir şekilde hissedildi. Gece saatlerinde meydana gelen olay, bölge halkı arasında kısa süreli bir endişe dalgası yarattı.
Batı Anadolu Beşik Gibi Sallandı
Sındırgı ilçesinin Karaağaç mevkisinde kaydedilen deprem, bölgedeki sismik hareketliliği bir kez daha gündeme getirdi. AFAD'ın verileri, sarsıntının Ege ve Marmara bölgelerindeki çok sayıda yerleşim yerinde paniğe yol açtığını gösterdi. Özellikle yüksek katlı binalarda yaşayan vatandaşlar, sarsıntıyı daha yoğun hissettiklerini sosyal medya üzerinden paylaştı. Depremin hemen ardından AFAD ve ilgili kurumlar, bölgede hasar tespiti için çalışmalara başladı. İlk bilgilere göre can kaybı ya da ciddi bir hasar olmadığı yönünde açıklamalar gelse de, ekiplerin sahadaki incelemeleri devam ediyor. Bölgedeki vatandaşlar, olası artçı sarsıntılara karşı dikkatli olmaları yönünde uyarıldı. Sarsıntının ardından çok sayıda kişi, geceyi dışarıda geçirme endişesi yaşadı. Gelişmeler, yetkili kurumlar tarafından anbean takip ediliyor.
Prof. Dr. Üşümezsoy: 'Artçı Değil, Tetiklenen Bir Deprem'
Sarsıntının ardından gözler, deprem uzmanlarının yapacağı değerlendirmelere çevrildi. Konuyla ilgili ilk ve en dikkat çekici açıklamalardan biri, Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'dan geldi. Üşümezsoy, yaşanan olayın basit bir artçı sarsıntı olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirtti. Kendisi, bölgedeki fay hattında yeni bir düzlem oluştuğuna dikkat çekti. Uzman isim, mevcut sismik aktivitenin farklı bir dinamiğe işaret ettiğini vurguladı. Yaptığı açıklamada, “Artçıların sürekli güneye doğru büyümesi, yeni bir fay düzlemi oluştuğunu daha önce de söylemiştik" ifadelerini kullandı. Ayrıca bölge halkına yönelik bir mesaj da veren Üşümezsoy, “Sındırgılılar bundan daha büyük bir deprem beklemesinler” sözleriyle mevcut sarsıntının ardından daha şiddetli bir olayın beklenmediğini dile getirdi.
Yeni Fay Düzlemi ve 'Şifonyer Çekmecesi' Benzetmesi
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, sarsıntının mekanizmasını daha anlaşılır kılmak için çarpıcı bir benzetme kullandı. Balıkesir’deki son depremin, daha önce yaşanan Sındırgı depreminin bir devamı niteliğinde olduğunu ifade etti. Uzman, olayı bir bütünün parçası olarak görmek gerektiğini savundu. Yaptığı açıklamada durumu şu sözlerle özetledi: “Bu deprem, daha önceki Balıkesir-Sındırgı depreminin bir parçası. Şifonyerin çekmeceleri gibi; biri kırıldıktan sonra diğeri de kırıldı. Artçı değil, tetiklediği bir deprem.” Üşümezsoy'un analojisi, bir fay segmentindeki kırılmanın, komşu segmentteki stresi artırarak orada da bir kırılmaya neden olduğu şeklinde yorumlandı. Dolayısıyla yaşananlar, azalan bir artçı aktivitesi değil, birbiri ardına tetiklenen bir deprem serisi olarak tanımlandı.
Gözler Marmara'ya Çevrildi: Uzmanlar Ne Diyor?
Ege ve Marmara bölgelerini etkileyen her sarsıntı sonrasında akıllara gelen ilk soru, olası büyük Marmara depremini tetikleyip tetiklemeyeceği oluyor. Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Balıkesir'de yaşanan sarsıntının ardından yöneltilen sorulara net bir yanıt verdi. Sındırgı merkezli depremin, beklenen büyük Marmara depremiyle herhangi bir ilişkisi olmadığını kesin bir dille ifade etti. Üşümezsoy, iki depremin farklı fay sistemleri üzerinde ve farklı mekanizmalarla çalıştığını belirtti. Konuyla ilgili olarak, “Bu deprem Marmara depremini etkilemez” şeklinde net bir açıklama yaptı. Sarsıntının niteliğini bir kez daha vurgulayan uzman, “Artçı değil ama tetikleyici bir depremdir” ifadelerini kullanarak, olayın yerel etkilerine, yani kendi fay sistemi içindeki tetikleme potansiyeline işaret etti.
