Son haftalarda artan dolandırıcılık girişimleri nedeniyle güvenlik güçleri uyarılarda bulunuyor. Özellikle ATM’lerde rastlanan bazı kişiler, para transferi için vatandaşların IBAN bilgisini kullanmak istiyor. İlk bakışta sıradan bir talep gibi görünse de bu yöntem birçok kişiyi mağdur edebiliyor. Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesi, bu tür işlemleri suç unsuru sayıyor. Uzmanlar, iyi niyetle hareket edenlerin aslında kendilerini riske attığının altını çiziyor.
ATM önlerinde yeni bir tuzak
ATM başında yardım isteyen kişilerin genellikle "para göndermek için IBAN’ınızı kullanabilir miyiz" sorusunu yönelttiği bildirildi. Bu taleplere olumlu yanıt verenlerin işlemler sırasında dolandırıcılık zincirine dahil olabildiği ifade ediliyor. Vatandaşların bu noktada farkında olmadan suçun bir parçası haline gelmesi mümkün olabiliyor. Yetkililer, masum görünen bir yardımın çok ciddi sonuçlara yol açabileceğini dile getiriyor.
TCK 158 kapsamındaki risk
Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesi, dolandırıcılık suçunun nitelikli halleri arasında bu yöntemi de kapsıyor. Vatandaşın sağladığı IBAN, yasa dışı para transferlerinde kullanıldığında hem işlemi yapan hem de bilgilerini veren kişi sorumlu tutulabiliyor. Hukukçular, mağduriyet yaşamamak için bu gibi tekliflerin kesin biçimde reddedilmesini öneriyor. Yasa maddesinin açık olması nedeniyle, farkında olmadan dahi olsa vatandaşların sorumluluktan kaçması imkânsız hale geliyor.
Vatandaşların bilinçlenmesi çağrısı
Uzman görüşleri, toplumsal farkındalığın artırılmasının önemini vurguluyor. Dolandırıcıların hedef aldığı kesimlerin genellikle iyi niyetli kişiler olduğu belirtiliyor. İnsanların, küçük yardımların büyük bir suça ortaklık anlamına gelebileceğini bilmesi gerekiyor. Güvenlik güçleri ve hukuk uzmanları, kamuoyuna sürekli olarak bu konuda bilgilendirme yapıyor.
Önlem alınmazsa sonuç ağır olabilir
Bu yöntemle dolandırıcılık girişimlerine kanıp işlem yapan kişilerin ilerleyen süreçte davalarla karşı karşıya kalabildiği ifade ediliyor. Resmi kayıtlarda adı geçen kişiler, adli süreçlere dahil olmak zorunda kalıyor. Vatandaşların, en ufak şüphede dahi 155’i aramaları gerektiği belirtiliyor. Yetkililer, yalnızca bilinçli hareket ederek bu risklerin önlenebileceğini söylüyor.
