Anahtar Parti Eskişehir İl Başkanı Çağlar Ölce, Yeni Bağlar Mahallesinde kurulan halk pazarı girişinde basın açıklaması yaptı. Fiyatlara dikkat çeken Ölce, tarım politikalarının yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirtti.
“Menemenlik soslar artık hayal oldu”
“Artık hepimiz görüyoruz ki bu ülkede tarımı da bitirdiler, ekonomiyi de bitirdiler. Ne alıcı memnun, ne satıcı memnun, ne de üretici” diyen Ölce, “Pazara çıkan vatandaşımız, markete giren ev hanımımız ne alacağını şaşırıyor. Domates, biber, salatalık fiyatları resmen cep yakıyor. Ağustos ayında salatalığın kilosu 40 lira olur mu? Eskiden bu aylarda hanımlarımız, teyzelerimiz kasa kasa domates, biber alır; turşularını kurar, salçalarını yapardı. Çoluk çocuk kış boyu afiyetle yerdik. Bugün ise salçalık domates 15 liradan başlıyor. Allah aşkına soruyorum, kilosu 15 liradan domates alarak kim turşu, salça yapabilir? Ne yazık ki kışın o afiyetle yediğimiz menemenlik soslar artık hayal oldu” diye konuştu.
“Aileler meyveyi sadece çocukları için alıyor”
“Asgari ücretle evini döndürmeye çalışan aile bu fiyatlarla nasıl meyve yesin?” diye soran Ölce, “Bir de pazarcı esnafımızın hali var. “İşler zayıf, kazanamıyoruz” diyorlar. En çarpıcı olanı da şu. Bu yıl emekliler ve dar gelirliler meyveye hasret kaldı. Pazarcıların ifadesiyle artık aileler meyveyi sadece çocuklarına yedirmek için alıyor. Çünkü fiyatlar korkunç. Şeftali 120 lira, üzüm 80 lira, portakal 100 lira, elma 100 lira, muz 75 lira, armut 60 lira, çilek 100 lira… Kavun, karpuz dışında ucuz meyve yok. Emekli maaşıyla geçinen vatandaş, asgari ücretle evini döndürmeye çalışan aile bu fiyatlarla nasıl meyve yesin?” şeklinde konuştu.
“Tarım düzelmeden, eğitim düzelmeden ekonomi düzelmez”
Ölce, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Yetkililer çıkıp “Zirai don vurdu, ürün az oldu” diyorlar. Peki bu ülkeyi ilk defa mı don vuruyor? Bilim bu kadar ilerlemişken hâlâ bu bahanelere sığınmak akla mantığa sığar mı? Biz Anahtar Parti olarak bütün bu sorunların farkındayız. Takipçisiyiz. Bizim anlayışımız şu. Tarım düzelmeden, eğitim düzelmeden ekonomi düzelmez. Vatandaşımızın mutfağı şenlenmeden, çiftçimiz emeğinin karşılığını almadan bu ülke ayağa kalkamaz. Biz bu düzeni değiştirmeye, hem tarımı hem ekonomiyi ayağa kaldırmaya talibiz.”