Türkiye'de akaryakıt fiyatları, ekonomik mantığa meydan okuyan bir seyir izliyor. Küresel petrol fiyatlarında yaşanan belirgin düşüşe ve döviz kurlarındaki artışın sınırlı kalmasına rağmen, benzin ve motorin fiyatlarındaki tırmanış durmuyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in Türkiye'deki vergi yükünün uluslararası standartlara göre düşük olduğunu savunmasına karşın, akaryakıta yapılan zamların dolar/TL kurundaki artışı bile geride bırakması dikkat çekiyor. Bu durum, "gizli zam" tartışmalarını alevlendirirken, vatandaşların üzerindeki mali yükü de ağırlaştırıyor.

Petrol Düşüyor, Pompa Fiyatları Uçuyor

Ekonomik veriler incelendiğinde, akaryakıt fiyatlarının aslında düşmesi gerektiği, ancak tam tersi bir hareketle yükseldiği görülüyor. Yıl başında 73,06 dolar seviyesinde olan Brent petrol, 21 Kasım itibarıyla yüzde 20,54'lük bir düşüşle 58,05 dolara geriledi. Petrol fiyatlarındaki bu ciddi düşüşün pompa fiyatlarına indirim olarak yansıması beklenirken, Türkiye'de tam tersi bir tablo oluştu. 2 Ocak'ta 44,44 TL olan benzin litre fiyatı 56,18 TL'ye, 45,31 TL olan motorin litre fiyatı ise 59,47 TL'ye fırladı. Bu verilere göre, yıl başından bu yana benzin fiyatları yüzde 26,41, motorin fiyatları ise yüzde 31,25 oranında zamlandı.

Dolar Artışını Bile Sollayan Zamlar

Dolar/TL kuru, yıl başında 35,27 seviyesindeyken 21 Kasım 2025 itibarıyla 42,43 seviyesine yükseldi. Bu, doların Türk lirası karşısında yüzde 20,30 oranında değer kazandığı anlamına geliyor. Ancak akaryakıt fiyatlarındaki artış, dolardaki bu yükselişin de üzerine çıktı. Benzine yapılan yüzde 26,41 ve motorine yapılan yüzde 31,25'lik zamlar, sadece döviz kurundaki artışla açıklanamayacak bir tablo ortaya koyuyor. Hesaplamalar, eğer akaryakıtta 1 Ocak 2025 tarihindeki vergi oranları korunsaydı ve fiyatlar sadece petrol ve dövizdeki değişimlere endekslenseydi, zam yerine indirim yapılması gerektiğini gösteriyor.

Depo Başına 808 Liralık Ekstra Yük

Petroldeki yüzde 20,54'lük düşüş ve dolar kurundaki yüzde 20,30'luk artış birlikte değerlendirildiğinde, yıl başından bu yana akaryakıt fiyatlarında yüzde 4,41'lik bir indirim yapılması gerektiği ortaya çıkıyor. Bu senaryoya göre, şu an 56,18 TL olan benzinin litresinin 42,48 TL'ye, 59,47 TL olan motorinin litresinin ise 43,31 TL'ye satılması gerekiyordu. Aradaki fark, "gizli zam" veya "ekstra vergi yükü" olarak tanımlanıyor. Bu farkın büyüklüğü, 1 litre benzin için 13 lira 70 kuruş, 1 litre motorin için ise 16 lira 16 kuruşa ulaşıyor. Bu durumda, 50 litrelik deposunu dolduran bir benzinli araç sahibi fazladan 685 TL, motorinli araç sahibi ise fazladan 808 TL ödemek zorunda kalıyor.

Motorindeki Artış Enflasyonu Körüklüyor

Özellikle motorin fiyatlarındaki artışın benzini bile geride bırakması, ekonominin genelini olumsuz etkiliyor. Nakliye, lojistik ve tarım sektörlerinde temel girdi olan motorine yapılan zamlar, maliyetleri artırarak nihai ürün fiyatlarına yansıyor. Bu durum, TÜİK tarafından açıklanan enflasyon rakamlarının yükselmesine de doğrudan katkı sağlıyor. Bakan Şimşek'in "vergi yükümüz yüksek değil" açıklamalarına rağmen, akaryakıt fiyatlarındaki bu tablo, dolaylı vergilerin vatandaşın cebine yansımasının ne kadar ağır olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi