Aileler, “Çalmadığımız kapı kalmadı. Okulda öğrenci sayısını az gösterip, kamu zararı var diye kapatma kararı aldırıyorlar. Okuldaki aktif öğrenci sayısı kayıtlara giren öğrenci sayısından daha fazla. Biz okulumuzdan, öğretmenlerimizden memnunuz. Ayrıca biz burada çiftçiyiz, üretiyoruz. Okul kapanırsa biz de şehre göç etmek zorunda kalacağız. Bizim üretimden vazgeçmemiz zarar yaratmayacak mı” dedi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e çağrıda bulunan CHP’li Çakırözer, “Eğitim en temel haktır. İşte anneler, babalar söylüyor. Bu okulu yaşatalım, bu okulu kapatıp bu insanların düzeniyle, evlatlarımızın geleceğiyle oynamayalım. Bu okulda okuyan evlatlarımız eğitimlerini almaya devam etsin. Bu aileleri bu açmazdan kurtarmak devletin en temel sorumluluğudur. Onun için herkesi sorumluluğunu yerine getirmeye çağırıyoruz” dedi. 

SAYISI AZ GÖSTERİP, KAMU ZARARI DİYORLAR

Eskişehir’in Alpu ilçesi Osmaniye Mahallesi’nde Osmaniye Şehit Adnan Çiftçi Ortaokulu’nun 20223-2024 eğitim öğretim yılı sonunda kapatılacağı ortaya çıktı. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okul müdürlüğüne iletilen yazıda, okul için dönem başında kapatılma kararı alındığı ancak sürenin yıl sonuna uzatıldığı belirtildi. Aileler Osmaniye Şehit Adnan Çiftçi Ortaokulu’nun kapatılmaması için mücadele verirken, ilgili kurumlara gerçekleştirdikleri ziyaretlerde ‘kamu zararı’ oluşturduğu gerekçesiyle okulun kapatılacağının kendilerine iletildiğini aktardı. Aileler okuldaki öğrenci sayısının az gösterildiğine dikkat çekerken, “Burada civar köylerden gelen öğrenciler var, mevsimlik tarım işçilerinin çocukları var. Ama nasıl oluyorsa okuldaki öğrenci sayısını az gösterip, kamu zararı oluşturuyor diye okulumuzu kapatmak istiyorlar. Biz okulumuz kapansın istemiyoruz. Okulumuzu kapatmayın” dedi.

“HER YERE GİTTİK, SESİMİZİ DUYURAMADIK”

Öğrenci velilileri adına konuşan Bernur Geçer, yaşanan sürece ilişkin şunları söyledi:
“Okulumuz kapatılmak isteniyor. Okulumuz kapanmasın diye İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne, Kaymakamlığa, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gittik. Amacımız sadece çocuklarımızın eğitim hakkını sağlamak. Asıl sorunumuz sayımızın yetersiz olduğu konusu. Sayımız düşmüş deniliyor ama şu an okulda aktif eğitim gören öğrenci sayısı bahsedilenden daha fazla. Buraya mevsimlik tarım işçilerinin de çocukları geliyor. Okulumuza civar köylerden Karahöyük, Bahçecik Karakamış ve köyümüz Osmaniye’den çocuklar geliyor. Bizim kayıt sayımız taban sayıdan yüksek. Bu nasıl bir durum biz bir türlü çözemedik. İlçe milli eğitim müdürlüğü ile sürekli irtibat halindeyiz. Ama bize hiçbir şekilde ne destek, ne de yardımda bulunuyorlar. Çalmadığımız kapı kalmadı ama sesimizi duyuramadık. Okul müdürümüz okulun kapanacağı yönündeki bilgiyi kesinlikle bizimle paylaşmadı. Çaresiz bir durumdayız.”

“OKULUMUZDAN, ÖĞRETMENLERİMİZDEN MEMNUNUZ”

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden okulun ‘kamu zararı’ oluşturduğu gerekçesiyle kapatılacağı yönünde bilgilendirildiklerini söyleyen Geçer, “ Bize İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden okulumuzun burada oluşu kamu zararı yarattığı belirtildi. Bu neyin kamu zararı? Bizim buradan gitmemiz kamu zararı değil mi? Biz burada tarım ve hayvancılıkla geçinen insanlarız. Bizim buradan gitmemiz gerekiyorsa, hayvanlarımızın satılması, işlerimizin yarıya düşmesi demek. Biz burada pancar, ekin, ayçiçeği, mısır bunları eken insanlarız. Yani bize bunları ekmeyin diyorlar. Biz hem çocuklarımızın düzenini hem de kendi düzenimizi bozmak istemiyoruz. Bizim çocuklarımız burada gayet güzel eğitim almakta. Çok iyi öğretmenlerimiz bulunmakta. Bundan hem çocuklarımız, hem biz memnunuz. Biz neden gidip merkezde sorun yaşayalım. Ayrıca ekonomik olarak da bu bizi çok zorlayacak bir durum. Bizim burada zaten kurulu bir düzenimiz, evimiz var. Okulumuz kapatılmasın” dedi. 

MESVİMLİK İŞÇİLER: “ÇOCUKLARIMIZ CAHİL KALACAK”

Köyde mevsimlik işçi olarak bulunan İsmail Tuna ise, “Ben Şanlıurfa’dan geldim, tarım işçisiyim.  3 tane çocuğum burada okuyor. Benim başka yere gitme durumum yok. Okul kapanırsa ben çocuklarımı okutamayacağım. En yakın ilçe 20, merkez 40 kilometre. Tarım işçisi olduğum için ben merkeze gidemem. Benim çocuklarım gayet burada okuyor. Okul kapanırsa ben çocuklarımı okutamayacağım, çocuklarım cahil kalacak. Benim gibi ailelerin en az 30-40 çocuğu var. Buradaki sayı zaten şu anda 100’e yaklaşmış.  Bizim çocuklarımızla 140’ları bulacak. Biz bu okulun kapatılmasını istemiyoruz. Okulun kapanması durumunda çocuklarımız cahil kalacak, bunu böyle bilsinler” diye konuştu. 

“KÖYLÜLER ŞEHRE GÖÇECEK, HERKESİN DÜZENİ BOZULACAK”

Osmaniye Mahalle Muhtarı Ali Öztürk ise okullarının kapatılmamasını istediklerini belirterek, “Biz okulumuzun kapanmamasını istiyoruz. Gerekli yerlerle konuşup eğer okulumuzun bir eksiği varsa biz tamamlayalım kapatmayalım dedik. Maalesef dinlemediler. Kamu zararı deniliyor. Sayıyı az gösteriyorlar. Biz okulumuzun kapanmasını istemiyoruz. Okulun kapanması demek buradaki emeklinin, işçinin şehre gitmesi, üretimin istihdamın azalması demek. Herkes düzen değiştirmek zorunda kalacak” dedi.

KAPATMA KARARINDAN VAZGEÇİN, EVLATLARIMIZIN GELECEĞİYLE OYNAMAYIN 

Öğrenci velilerini dinleyen CHP’li Çakırözer ise, Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrıda bulunarak şunları söyledi:“Hem ilkokul, hem ortaokul burada, bu okulla ilgili sürekli sıkıntı çıkmakta. Nihai çözüme ulaştırılmaması aileleri tedirgin etmekte. Okulda sayının düştüğü gerekçesiyle, ortaokulun bir dahaki dönem kapanacağı yönünde yazılar geldiği bilgilerini edindik. Bütün aileler, öğrenciler tedirgin. Bu insanların hepsi Alpu için, Eskişehir için Türkiye için üretiyor, tarım yapıyor, hayvancılık yapıyor. Evlatlarını burada okutuyorlar, ülkeye faydalı olsun diye. Eğitim en temel, vazgeçilemez haktır. Burada bu okulun kapanması demek, bu insanların çocuklarını 15 kilometre uzağa göndermesi ya da bu insanların buradan taşınması demek. Biz madem kentten köye dönüşü, köyde üretimin artmasını istiyoruz o zaman burada okulun kalması ve evlatlarımızın burada okuması gerekiyor. Bunun için de sorumluluğu olanların herkesi göreve davet ediyoruz. Bir an önce bu okulun kapatılması macerasından vazgeçilsin. Bu aileler, öğrenciler artık rahat bir nefes alsınlar.”
 

Kaynak: Bülten