Yakıt fiyatlarının rekor seviyelere ulaştığı bir dönemde, otomotiv dünyası fosil yakıtlara alternatif arayışını hızlandırdı. Yıllardır konuşulan ancak somut adımların sınırlı kaldığı hidrojen yakıt teknolojisi, Güney Koreli otomotiv devi Hyundai'nin dev yatırımıyla gerçeğe dönüşüyor. Hyundai Motor Grubu, Güney Kore’nin Ulsan kentinde hidrojen teknolojilerindeki küresel liderlik hedefine yönelik dev bir adım atarak yeni yakıt hücresi üretim tesisinin temelini attı. Bu hamle, otomobil piyasasında ezberleri bozacak ve "su ile çalışan otomobil" hayalini gerçeğe bir adım daha yaklaştıracak.
Milyarlarca Liralık Dev Yatırım
Hyundai, hidrojen teknolojilerine olan inancını yaklaşık 675 milyon dolarlık (yaklaşık 20,5 milyar TL) dev bir yatırımla taçlandırdı. Ulsan'da temeli atılan yeni yakıt hücresi üretim tesisi, 2027 yılında tam kapasiteyle faaliyete geçecek. Hyundai’nin "Hydrogen for Humanity (İnsanlık İçin Hidrojen)" vizyonunu temsil eden HTWO markası altında faaliyet gösterecek olan tesis, 43 bin metrekarelik devasa bir alana inşa edilecek. Tesisin yıllık üretim kapasitesi, 30 bin yakıt hücresi ünitesi olarak planlandı. Ayrıca, tesiste karbonsuz hidrojen üretimini sağlayacak PEM elektrolizör üretimi de gerçekleştirilecek. Bu yatırım, Hyundai'yi hidrojen teknolojilerinde dünyanın lider markası yapma hedefinin en önemli adımı olarak görülüyor.
Yeni Nesil Yakıt Hücreleri ve Yerli Üretim
Yeni tesiste üretilecek olan yakıt hücreleri, mevcut modellere kıyasla çok daha gelişmiş özelliklere sahip olacak. Hyundai mühendisleri, yeni nesil hücrelerin daha yüksek güç üreteceğini, daha fazla dayanıklılığa sahip olacağını ve en önemlisi daha düşük üretim maliyeti sunacağını belirtiyor. Maliyetlerin düşürülmesi, hidrojenle çalışan otomobillerin son kullanıcıya daha uygun fiyatlarla ulaşmasını sağlayacak kritik bir faktör. Tesisin üreteceği PEM elektrolizörler ise sudan karbonsuz hidrojen üreterek şirketin "net sıfır" emisyon hedeflerine ulaşmasında kilit bir rol oynayacak. Hyundai, bu alandaki 30 yıllık deneyimi sayesinde elektrolizör bileşenlerinin yüzde 90’ını yerelleştirmeyi başararak dışa bağımlılığı da minimize ediyor.

100 Kilometrede 1 Liralık Yakıt Maliyeti
Hidrojenle (su ile) çalışan otomobillerin sunduğu en büyük ve en heyecan verici avantaj, inanılmaz yakıt verimliliği. Sektördeki tahminler ve yapılan testler, bu araçların neredeyse bedavaya yakın bir maliyetle yol alabileceğini gösteriyor. Yapılan öngörülere göre, hidrojen yakıt hücreli bir otomobil, ortalama bir kullanımla 1.000 kilometre yolculukta sadece 5 liralık su tüketimine eşdeğer bir maliyetle hareket edebilecek. Bu hesaplama, aracın 100 kilometrelik bir mesafeyi yaklaşık 1 liralık bir maliyetle kat edebileceği anlamına geliyor. Bu durum, hidrojen yakıt hücresi teknolojisinin fosil yakıtlara ve hatta bataryalı elektrikli araçlara kıyasla hem uzun menzil hem de düşük işletme maliyeti açısından devrim yaratma potansiyeli taşıdığını gösteriyor.
Geleceğin Yakıtı Hidrojen mi Olacak?
Hyundai'nin bu dev adımı, otomotiv endüstrisinde yeni bir dönemin habercisi olabilir. Hidrojenle çalışan araçlar, sıfır emisyon salınımıyla çevre dostu bir alternatif sunarken, uzun menzil ve hızlı dolum gibi avantajlarıyla da elektrikli araçlardan ayrışıyor. Elektrikli araçların şarj süreleri ve batarya ömürleri gibi sorunları, hidrojen teknolojisinde bulunmuyor. Bir hidrojenli aracı doldurmak, benzinli bir aracı doldurmak kadar kısa sürüyor. Bu teknoloji, sadece binek otomobiller için değil, aynı zamanda kamyonlar, otobüsler ve gemiler gibi ağır vasıtalar için de temiz bir enerji çözümü sunma potansiyeli taşıyor. Hyundai'nin Ulsan'daki tesisi, bu yeşil devrimin başlangıç noktası olabilir.



