Enerji dönüşümünü kalkınma stratejisinin temel unsurlarından biri olarak ele aldıklarını ifade eden Yılmaz, “Küresel düzeyde artan enerji ihtiyacını karşılarken, güvenli, erişilebilir ve sürdürülebilir enerji arzı için bütüncül bir yaklaşım zorunludur. Türkiye olarak enerji dönüşümünü kalkınmamızın merkezine yerleştirdik. Bu politikalar aynı zamanda makroekonomik istikrarımıza güçlü bir katkı sunmaktadır” dedi.

“Yenilenebilir enerjinin payını yüzde 60’a çıkardık”

Yılmaz, Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanında son yıllarda kaydettiği ilerlemelere dikkat çekerek, “Hükümetlerimiz döneminde yenilenebilir enerjinin kurulu güç içindeki payını yüzde 60 seviyesine yükselttik. Enerji verimliliği, teknoloji yatırımları ve kaynak çeşitliliği sayesinde dışa bağımlılığı azaltan bir dönüşümü hayata geçirdik” ifadelerini kullandı.

“Daha iddialı hedeflerle yolumuza devam edeceğiz”

Türkiye’nin enerji dönüşümü vizyonunun devam edeceğini vurgulayan Yılmaz, “Önümüzdeki dönemde güneş ve rüzgâr enerjisi kapasitemizi dört kat artırmayı hedefliyoruz. Düşük karbonlu üretimi destekleyen ve yeni nesil teknolojileri odağına alan daha iddialı bir enerji politikası izlemeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.

Enerji dönüşümünde teknoloji ve iş birliğinin kritik rolüne işaret eden Yılmaz, şunları kaydetti:

“Hidrojen stratejimiz, enerji verimliliği programlarımız ve yeni teknolojilere yaptığımız yatırımlar ile adil, düzenli ve kapsayıcı bir enerji dönüşümünü mümkün kılan güçlü bir altyapı oluşturuyoruz. Sürdürülebilir enerji geleceği için uluslararası iş birliklerine büyük önem veriyor, ortak sorumluluk anlayışıyla kararlı adımlar atmaya devam ediyoruz.”

Kaynak: İhlas Haber Ajansı