Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Hilmi Özden, Haziran 2023’te yapılacak seçimlerde cumhurbaşkanlığı için aday adaylığını açıkladı. Özden, adaylık için gereken 100 bin imzayı topladığı takdirde seçimlere katılabilecek.

Türkiye, 18 Haziran 2023’te seçimlere gidecek. Cumhurbaşkanının da belirleneceği seçimlerde mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhur İttifakı adına yarışacak. Millet İttifakı’nın adayı henüz belli değilken, seçimlere Emek ve Özgürlük İttifakı da dahil olacak.

ESOGÜ Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Hilmi Özden de cumhurbaşkanlığı için aday adaylığını açıkladı. Özden, 22 maddelik adaylık amaçlarını anlattığı bir bildiri yayınlayarak sürece dahil olurken, parlamenter sisteme dönüşü ve Atatürk Devrimleri’ni işaret etti. Adaylık için gereken 100 bin imzayı topladığı takdirde Özden, oy pusulasında diğer adaylarla birlikte yer alacak.

“Türkiye ortak bir paydada birleştirilmeli”

Konuyu eskisehir.net’e değerlendiren Özden, Türkiye’nin ortak bir paydada birleştirilmesi gerektiğini belirterek, “Bunun için sadece şahsımın değil başka adayların da ortaya çıkması milletimiz için ayrı bir kapı açacaktır. Şüphesiz profesyonel siyasetçilerimiz de buna başvuracaklardır. ‘Siyaset’ kelimesi, Yunancadaki ‘politika’nın karşılığı olan Arapça bir kelime… Bunun anlamı da Yunancada ‘şehir’ anlamına gelen ‘polis’in iç düzenini ve barışını sağlamak. Bu şu demek, bir yerde insanların kendilerine ait olan ihtiyaçlarını veya tercihlerini genel ihtiyaçlara dönüştürebilmek” diye konuştu.

“Konuya öznelden bakılmamalı”

Özden, konuya öznelden bakarak bireysel bir bakış açısı sergilenmemesi gerektiğini dile getirerek, “Öyle olursa onun adı siyaset ve politika olmaz. Halbuki politikanın amacı topluma nesnel bir şekilde bunu yayabilmek ve böylece ortak bir payda oluşturmaktır. Bu düşünceden hareketle bağımsız adayların ortaya çıkması ve deneyimli politikacı arkadaşlarımız da bunu bir ölçü olarak kendilerine alması mutluluk duyacağımız bir şey olur. Aday adaylığımı ortaya koyma sebebim de budur” değerlendirmesinde bulundu.

“İnsanların sakinleşmesi lazım”

Özden, “Türkiye’de öncelikle insanların sakinleşmesi ve kutuplaşmaya son vermesi gerekiyor. Bizim kutuplaşmada değil ortak paydalarımızda buluşmamız icap ediyor. Bunun için de aidiyet şuurumuzun ve milli kültürümüzün güçlenmesi gerekmektedir. Bizim önceliğimiz budur. Çevremizde cereyan eden olaylar çözülebilecek hadiselerdir. Fakat biz kendi iç barışımızı ve topluma olan bağlılığımızı güçlendiremezsek her zorluk katmerleşerek mutlaka büyüyecektir. Fakat ben umutluyum. Türk milleti her zaman olduğu gibi bunun üstesinden gelecektir” dedi.

“Cumhurbaşkanı, başbakanın özelliklerini taşımamalı”

Bir cumhurbaşkanının, başbakanın özelliklerini taşımaması gerektiğini kaydeden Özden, “Cumhurbaşkanı, koordine eden, organizasyonu sağlayan ve liyakat sahibi insanlara görev veren bir yapıda olmalı. Cumhurbaşkanı ayrıca devletin olmazsa olmazları olan adalet, liyakat, ilim ve istişare hususiyetlerinde hassasiyet gösteren bir kişi olmalı. Yoksa bir cumhurbaşkanının profesyonel olarak maliyeden, tarımdan ve diğer alanlardan anlaması mümkün değildir. Bu da zaten insan tabiatına aykırı bir durumdur. Bu söylediğim adalet, ilim, liyakat ve istişare ilkeleri bir cumhurbaşkanının olmazsa olmazlarıdır” bilgisini verdi.

“Parlamenter sistem Türkiye’nin olmazsa olmazlarından”

Özden, şöyle devam etti:

“Hangi arkadaşımız seçilirse seçilsin mutlaka parlamenter sisteme dönme düşüncesiyle seçileceğine inanıyorum. Mevcut cumhurbaşkanımız da böyle bir düşünceyi zihninde taşıyor olabilir çünkü sistem tıkanmış durumda… Kuvvetler ayrılığının azaldığı bir sistem Türkiye’de yürüyemeyecektir. Milli Mücadele’nin en zor günlerinde bile Mustafa Kemal Paşa başta olmak üzere kurmay kadro hareket ederken daima Meclis’e danışarak ve rızasını alarak hareket etmiştir. Bu nedenle parlamenter sistem Türkiye’nin olmazsa olmazlarındandır.”

“Parlamenter sisteme dönüş bir anda olmaz”

Parlamenter sisteme dönüşün bir anda olmayacağını savunan Özden, “Çünkü bakanlardan oluşturduğunuz bir hükümet karşınıza gelecektir fakat bu sistemde bakanlar, milletvekilliklerinden istifa etmek durumundadır. İstifa etmeye razı olan seçilmiş milletvekillerimiz tabi ki bakan olacaktır. Fakat istifa etme durumu olmazsa belli bir süre yine o konularda deneyimli olan insanlar muhtemelen atanabilecektir. Dolayısıyla bir anda parlamenter sisteme dönmek mümkün değil. En kısa zamanda bu sisteme geçmek adım adım mümkün olur. Bu başarılabilir” yorumunu yaptı.

“Bir barışın aynası olmak istiyoruz”

Özden, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Adaylık için gereken 100 bin imza toplanabilir, toplanmayabilir. Biz toplamak için çalışacağız. Niye? Çünkü bu bir gayrettir, çalışmadır. Toplanamamış olsa bile bir örnek oluşturmayı hedefliyoruz. Biraz önce de söyledim, kavgadan uzak, insanlara aşırı eleştiri yöneltmeden oluşturulacak bir barışın aynası olmak istiyoruz. Kim seçilirse seçilsin Türk milletine hizmet gayesiyle yola çıkacağına inanan bir insanım. Herkese de başarılar diliyorum. Hepimiz bu yolun yolcusuyuz ve aynı zamanda sadece Türk milletinin değil insanlığın da hizmetkarıyız. Çünkü hem milletimizin hem de insanlığın barışa ihtiyacı var.”