Ekonomist Atilla Yeşilada, küresel ve yerel piyasalar için "alarm zillerinin çaldığını" belirterek, yatırımcıları 2026'da bekleyen zorlu sürece karşı uyardı. Yeşilada, yapay zekâ şirketlerine yönelik abartılı beklentilerin yarattığı balon, küresel dolar likiditesindeki sıkışma ve gölge bankacılık sektöründeki denetimsiz büyümenin, finansal sistemi tehdit eden bir "mükemmel fırtına" oluşturduğunu söyledi. Türkiye özelinde ise konkordato zinciri, fon piyasasındaki olası manipülasyonlar ve ödeme sistemlerindeki risklere dikkat çekti.
Yapay Zekâ Balonu: Tek Şirkete Bağlı Kırılganlık
Yeşilada, teknoloji devi Nvidia'nın kâr açıklamalarının tüm dünya borsalarını etkilemesini, sistemin aşırı kırılganlığının bir kanıtı olarak sundu. "Eğer yapay zekâ ile ilgisi olmayan hisseler bile tek bir şirketin bilançosuna bağlandıysa, finansal sistem alarm veriyor demektir" diyen ekonomist, yatırımcıların aynı hikayeye inanarak riskleri görmezden geldiğini belirtti. Yapay zekâ teknolojisinin sektörel entegrasyonunun yavaş kalmasına rağmen hisse fiyatlarının hızla yükselmesi, balonun patlama riskini artırıyor.
Gölge Bankacılıkta Zincirleme Reaksiyon Riski
Yeşilada'nın en çarpıcı uyarılarından biri, denetimden uzak büyüyen gölge bankacılık sektörü üzerine oldu. Özel sermaye fonları ve özel kredi piyasalarının, değerlemesi şişirilmiş ve riski yüksek varlıklarla dolu olduğunu belirten ekonomist, bu alanda yaşanacak bir çöküşün zincirleme reaksiyonla tüm sistemi etkileyebileceğini vurguladı. Avrupa Merkez Bankası ve IMF'nin de benzer risklere işaret ettiğini hatırlattı. Ayrıca, FED'in bilanço küçültme politikası nedeniyle oluşan dolar kıtlığının, gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışını tetikleyebileceğini ifade etti.
Türkiye'nin Üç Büyük Riski
Türkiye'nin küresel krizden görece daha az etkilenebileceğini belirten Yeşilada, içerideki sistemik risklere dikkat çekti. İlk olarak, bazı büyük holdinglere yönelik operasyonların ve artan konkordato taleplerinin borsaya kote şirketlere sıçrama riskini işaret etti. İkinci olarak, elektronik ödeme şirketlerine yönelik soruşturmaların ve FATF baskısının piyasada tedirginlik yaratabileceğini söyledi. Üçüncü risk ise serbest fonlarda yaşanabilecek ödeme gecikmeleri ve panik satışları oldu. Yeşilada, bu durumun Borsa İstanbul'da sert düşüşlere neden olabileceğini belirterek, küçük ölçekli hisseler için "Rus ruleti" benzetmesini yaptı.
2026: Çalkantılı Bir Yıl Bekleniyor
Tüm bu risklerin 2026 yılında zirveye ulaşacağını öngören Atilla Yeşilada, faiz indirimlerinin duracağı, doların güçleneceği ve piyasalarda sert düzeltmelerin yaşanacağı bir dönem beklediğini ifade etti. Yeşilada, "Umarım ayı piyasasına girmeden önce sert bir düzeltme yaşarız. Aksi halde 2026’nın ilk çeyreği çok karışık geçecek" sözleriyle analizini tamamladı. Yatırımcılara BIST 30 veya BIST 100 gibi daha güvenli limanlarda kalmaları tavsiyesinde bulundu.
Not: Burada yer alan değerlendirmeler yatırım kapsamında değildir. Haberimizde kesinlikle yatırım tavsiyesi verilmemiştir.
