Eskişehir’de eğitim alanında faaliyet gösteren Sinan Akın, üniversite tercih dönemiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Tercih süreci devam ederken, öğrencilerin yalnızca popüler bölümleri seçmek yerine kendi yetenekleri ve ilgi alanlarını da dikkate almaları gerektiğinin altını çizdi. Eğitim Kurumu’nda yönetim temsilcisi ve rehberlik koordinatörü olarak görev yapan Sinan Akın, tercih dönemine dair önemli uyarılar yaptı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da standart bir tercih döneminin yaşandığını belirten Akın, son yıllarda öğrencilerde iş bulma kaygısının artmasıyla gündemdeki bölümlere yönelim olduğunu ifade ederek; "Son yıllarda öğrencilerin iş konusundaki kaygıları arttığı için tercih yaparken revaçta olan bölümlerle ilgili tercih yapmaya çalışıyorlar. Yeteneklerine ve ilgilerine göre, okuduklarında mutlu olabilecekleri şekilde tercih yapmaları daha iyi olur. Çünkü zaman çok hızlı geçiyor, şu anda revaçta olan ama 4 yıl sonra tükenebilecek meslek türleri de var. İleride daha iyi şartları olabilecek ya da iş olanağı artacak meslekleri, yeteneklerine göre belirleyebilirler" diye konuştu.
"10 bin üstü 20 bin altı aralığı en güvenilir olandır"
Adayların, tercih yaparken puana değil sıralamaya odaklanmaları gerektiğini vurgulayan Akın, "Tercih kısmında ise önemli olan puan değil sıralama. Yıllardır üniversitelerde ve bölümlerde genel olarak sıralamalar değişmez. Sıralamalara dikkat etmeleri gerekiyor. 10 bin üstü 20 bin altı aralığı en güvenilir olandır. Çok uç bir sonuç çıkmaz ve o aralıklarda genelde yerleşirler" dedi.
"Kampüs hayatı öğrencisinin dünyasını genişletir"
Akın, tüm öğrencilerin üniversite kampüs ortamını deneyimlemesi gerektiğini de belirterek; "Bütün öğrencilerin kampüs havası içerisinde olan bir üniversite görmesini isterim. Kampüs hayatı öğrencisinin dünyasını genişletir. Kendi mesleğine bakış açısı da değişir" ifadelerine yer verdi.
"Öğrenciler için ideal bir tercih olabilir"
Teknolojik gelişmelere de değinen Akın, yapay zekânın yakın gelecekte eğitim sistemini bile değiştireceğini belirterek bu alandaki bölümlerin önü açık olduğuna dikkat çekerek şu açıklamalarda bulundu:
"Yapay zekâ, hayatın her alanına giriyor. Yapay zekâ birkaç sene sonrasında eğitim sektörünü de etkileyecek. Eğitim ve sınav sistemiyle ilgili bazı değişiklikler yaşanabilir. Bir sonraki nesillerin bilgisayarın içerisinde doğup devam eden bir hayatları var. Bu alana ilgisi ve yeteneği olan, özellikle matematiği seven öğrenciler için ideal bir tercih olabilir."
"Ortalama 20-25 puan gibi bir düşüş olacaktır"
Tercih döneminde adayların sık yaptığı hatalarından birinin de, okumayı istemedikleri bölümü tercih listelerine eklemeleri olduğunu belirten Sinan Akın, bu durumun ciddi bir puan kaybına neden olabileceğini söyledi. Akın, "Öğrenciler ‘kazansam da okumam’ dediği bölümleri yazmamalılar. Çünkü yerleştikleri halde kayıt yaptırmadıkları takdirde, bir sonraki yıl ortaöğretim başarı puanının yarısı kesiliyor. Ortalama 20-25 puan gibi bir düşüş olacaktır. Bu puan kaybı yeni dönemde daha çok çalışmalarını gerektirecek." diye konuştu.
"Staj süreçleri daha verimli geçiyor"
Başarı sırasının yüksek olduğu öğrencilerin, mümkünse iş imkanlarının bulunduğu şehirlerde eğitim almalarının da önemli olduğuna dikkat çeken Akın, "Başarı sırası yüksekse mutlaka iş alanının olduğu yerlerde eğitim almalılar. Böylece staj süreçleri daha verimli geçiyor ve mezuniyet sonrası işe geçiş süreci kolaylaşabiliyor" dedi.
Mezuna kalma kararıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Akın, bu sürecin bilinçli şekilde planlanmadığı takdirde öğrenciler için olumsuz sonuçlar doğurabileceğini söyleyerek, "İki türlü mezuna kalma var. Biri zorunluluktan, diğeri ise daha iyi bir hedefe ulaşmak için. Eğer daha yüksek bir hedef için mezuna kalınıyorsa, istikrarlı ve planlı olmak şart. Aksi halde öğrencinin performansı gerileyebilir" uyarısında bulundu.