Yaz kalabalığının yerini dinginliğe bıraktığı şehirde hava ne çok sıcak ne de soğuk. Şehrin merkezinden geçen Porsuk Çayı boyunca uzanan kafelerde vakit geçirmek, gondolların suya süzüldüğü manzarayı izlemek ziyaretçilere “Küçük Venedik” atmosferi sunuyor.
Gerçek Gündem'in haberine göre, Ekim ayında Eskişehir sokakları farklı bir görünüme büründü. Odunpazarı evlerinin pastel renkleri sonbahar ışığıyla daha belirgin hale geldi. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan tarihi bölge, mimarisi ve sıcak atmosferiyle dikkat çekiyor. Bölgede yer alan butik müzeler, el sanatları atölyeleri ve renkli kafeler ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Sanatseverler için Odunpazarı Modern Müze (OMM) önemli bir durak olarak öne çıkıyor.
Şehir, kültür ve sanat noktalarıyla her yaştan ziyaretçiye hitap ediyor. Balmumu Heykeller Müzesi, Çağdaş Cam Sanatları Müzesi ve Sazova Bilim, Sanat ve Kültür Parkı en çok ilgi gören yerler arasında bulunuyor. Sazova Parkı’ndaki masal şatosu ve korsan gemisi, özellikle çocuklu ailelerin uğrak noktası olmayı sürdürüyor.
Kentin simgesi haline gelen çibörek, ziyaretçilerin tatmadan dönmediği lezzetler arasında yer alıyor. Kafeler Sokağı’nda kahve molası vermek, Hamamyolu Caddesi’nde yürüyüş yapmak ve Porsuk kenarında akşam yemeği yemek, şehrin sunduğu keyifli deneyimler arasında bulunuyor.
Ekim ayında Eskişehir, sanat, tarih ve doğayı bir arada sunarak sonbaharın en özel duraklarından biri haline geldi.
