Milyonlarca çalışanın merak ettiği “kendi isteğiyle ayrılırken kıdem tazminatı alınır mı?” sorusuna SGK Uzmanı Özgür Erdursun net bir çerçeve çizdi.
Erdursun’a göre mevzuat, belirli prim ve sigortalılık koşullarını yerine getiren çalışanlara yaş şartı aranmaksızın işten ayrılıp toplu ödeme alma olanağı tanıyor. Kritik adım, SGK’dan “Kıdem Tazminatına Esas Yazı” temin edilmesi ve bu yazının noter aracılığıyla işverene tebliğ edilmesi.
KIDEM TAZMİNATI HAKKI GÜNDEMDE
Paylaşılan takvime göre, ilk sigorta girişi 8 Eylül 1999’a kadar olan çalışanlar, 3600 prim gününü doldurduklarında kıdem tazminatına hak kazanabiliyor. 9 Eylül 1999–30 Nisan 2008 arası girişliler için iki seçenek var: 4500 prim günü ve 25 yıllık sigortalılık süresini tamamlama ya da alternatif olarak 7000 prim gününü bitirme. 1 Mayıs 2008 sonrası girişlilerde ise kademeli prim koşulu devreye giriyor; işe başlama yılına göre 4600 günden başlayıp 5400 güne kadar yükselen gün sayılarının tamamlanması gerekiyor.
Erdursun, şartları sağlayanların SGK’dan yazı alıp noter bildirimiyle sözleşmelerini feshedebileceklerini vurguluyor. Böylece kıdem tazminatı hakkı doğuyor. Uzman, “Oransal zamlar ve ekonomik dalgalanmalar gündemde olsa da, doğru prosedür izlenirse kıdem tazminatı mekanizması çalışanı korur” değerlendirmesini yapıyor.
Hukuki süreç açısından, kıdem tazminatı tutarı hizmet süresi ve brüt ücret üzerinden hesaplanıyor; her tam yıl için ödeme yapılırken, yıl kesirleri oranlanıyor. Uygulamada esas olan; SGK yazısının alınması, noter bildirimiyle işverene usulüne uygun fesih iradesinin iletilmesi ve ardından işverenin ödeme yükümlülüğünü yerine getirmesi.
Sonuç olarak; yaş şartı olmaksızın, prim ve sigortalılık koşullarını yerine getiren çalışanlar için kıdem tazminatı yolu açık. Erdursun’un çizdiği bu takvim, 1999 öncesi, 1999–2008 arası ve 2008 sonrası sigorta başlangıçlarına göre net eşikler sunuyor. Çalışanlar, belgelerini tamamlayıp prosedürü eksiksiz izleyerek işten ayrılırken toplu para talep edebiliyor.
