Altın fiyatlarının tarihin en yüksek seviyelerine ulaşması Kapalı Çarşı’da büyük bir hareketliliğe yol açarken, piyasada uzun yıllardır görülmeyen bir tablo ortaya çıktı. Çeyrek altının alım-satım farkı tarihte ilk kez 500 TL’ye kadar yükseldi. Uzmanlar, bu durumu “yarım asırda bir görülen gelişme” olarak değerlendirirken, altın ve para piyasaları uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, “1974’ten bu yana ilk defa böyle bir tabloyla karşılaşıyorum” sözleriyle sürecin eşi benzeri olmadığını ifade etti.
FİZİKİ PİYASADA KAOS KUYUMCULAR SATIŞLARI DURDURDU
Dünkü sert yükselişle birlikte gram altın Kapalı Çarşı’da 5 bin 500 TL’ye kadar tırmanarak tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Fiyatlardaki ani dalgalanmalar fiziki altın piyasasında adeta bir kaosa neden olurken, çok sayıda kuyumcu satış yapmamayı tercih etti.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, İsrail ile Hamas arasında yürütülen Gazze Barış Planı’nın ilk aşamasına onay verilmesini açıklamasının ardından, “güvenli liman” olarak görülen altına olan talep kısmen azaldı.
ONS ALTIN 4 BİN DOLARA GERİLEDİ
Dün 4 bin 59 dolar ile tüm zamanların zirvesine çıkan ons altın, yeni güne düşüşle başlayarak 4 bin dolar seviyesine kadar geriledi. Sabah saat 08.00 itibarıyla ons fiyatı 4 bin 40 dolar civarında dengelenmeye çalışırken, gram altın da 9 Ekim 2025 sabahında 5.417 TL seviyesinden işlem gördü. Dün gün içinde 5.443 TL’ye kadar çıkan gram altın, kısa süreli rekor kırdıktan sonra hafif gerileme yaşadı.
FED TUTANAKLARI ALTINDA GERİ ÇEKİLMEYE NEDEN OLDU
Altın fiyatlarındaki bu gerilemede ABD Merkez Bankası (FED) tarafından yayımlanan tutanaklar da etkili oldu. 16-17 Eylül tarihli toplantı kayıtlarında, zayıflayan işgücü piyasasının enflasyonla mücadele kadar önemli bir faktör haline geldiği belirtilirken, “çok hızlı faiz indirimlerinin” enflasyon beklentilerinde bozulma yaratabileceği uyarısı yapıldı.
Piyasalarda bu yıl içinde iki faiz indirimi ihtimali konuşulurken, Ocak 2026 toplantısında FED’in beklemeye geçebileceği yorumları öne çıkmaya başladı.
Amerika Birleşik Devletleri’nde hükümetin kapanması krizi dokuzuncu gününe girerken, Cumhuriyetçi ve Demokrat partilerin sunduğu çözüm önerileri bir kez daha Senato’dan geçemedi. Bu durum, siyasi ve ekonomik belirsizlikleri artırırken, altın fiyatlarının 4 bin dolar civarında tutunmasına neden oldu.
ALIM-SATIM MAKASI 500 TL’YE YÜKSELDİ
Altına yönelik talebin rekor seviyelere ulaşmasıyla birlikte alım-satım makası tarihte ilk kez 500 TL’ye kadar çıktı. Bu kadar büyük bir farkın oluşmasına rağmen, yatırımcılar altın alımından vazgeçmedi.
Uzman Mehmet Ali Yıldırımtürk, özellikle Kapalı Çarşı başta olmak üzere Türkiye genelinde birçok kuyumcunun sert fiyat artışları nedeniyle satış işlemlerini durdurduğunu belirtti. Yıldırımtürk, “Fiyat farkı o kadar yüksek ki, sattıkları altını aynı fiyattan yerine koyamıyorlar. Dükkanından çıkan alıcı kapıda kazanmaya başlıyor” diyerek durumu özetledi.
Yıldırımtürk, merkez bankalarının altın rezervlerini artırmasının ve jeopolitik risklerin fiyatları yukarı taşıdığını belirterek, “1974 yılından bu yana ilk kez böyle bir tablo görüyorum. Şu anda fiyatlar tahmin edilemez hale geldi. O dönem de anlık artışlar yaşanıyor, talebe yetişemiyorduk. Bugün de aynı senaryo geçerli. Kapalı Çarşı’ya altın almaya gelen vatandaş, dükkândan çıkar çıkmaz kazanç sağlıyor. Esnaf ise sattığı altını yerine koyamıyor.” ifadelerini kullandı.
“ALTIN 10 BİN DOLARI GÖREBİLİR” UYARISI
Yıldırımtürk, doların dünya rezervlerindeki ağırlığının azalmasıyla ülkelerin altın ve diğer emtialara yöneldiğini belirtti. “Artık bazı ülkeler ticarette takas yöntemine geçiyor,” diyen uzman şu örneği verdi: “Pakistan, İran’a ürün gönderiyor; karşılığında petrol alıyor. Bu yöntem yaygınlaşırsa altının ons fiyatı 10 bin dolara kadar yükselebilir. Bu bir hayal değil. Para değil, emtialar güçleniyor. Yeni ekonomik düzen bu yönde ilerliyor.”
