TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Eskişehir Şubesi 13. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Taşbaşı Kırmızı Salonda gerçekleştirilen genel kurula Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, CHP Eskişehir Milletvekilleri Utku Çakırözer ve İbrahim Arslan, CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, CHP Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ayşe Ünlüce, DSP Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Garip Yıldırım, Saadet Partisi Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Fesih Bingöl ve birçok mühendis katıldı.


MEVCUT BAŞKAN ORKUN KILIÇ YENİDEN ADAY
Tek adaylı gidilen genel kurulda İMO Eskişehir Şube Başkanı Orkun Kılıç, tekrar aday oldu. Genel kurulda yaptığı konuşmada kentsel dönüşüme dikkat çeken Kılıç, dönüşüm meselesinin siyaset üstü olduğunu ifade etti.
“İNŞAATLARDA 2 İMO, 1 BELEDİYE MÜHENDİSİ İLE DEMİR KONTROLLERİ YAPILDI”
1999 depreminden sonra Eskişehir’de yapılan çalışmalara hakkında konuşan Kılıç, şunları söyledi:
“1999 depremi sonrası dönemin büyükşehir belediye başkanı Yılmaz Büyükerşen bir yıl boyunca imarı durdurdu ve kat düşüşleri gerçekleştirdi. 15 Kasım 1999 tarihinde dönemin İMO Başkanı Sayın Erman Gölet ve belediyeler arasında yapılan protokol ile inşaatlarda 2 İMO, 1 belediye mühendisi ile demir kontrolleri yapılmış ve demirci ustalarına inşaat mühendisleri odasında eğitimler verilmiştir. Bu denetimler yapı denetim sistemi gelene kadar devam etmiştir.
“2005 YILINDA MİNİMUM BETON SINIFI C25 OLARAK ZORUNLU HALE GETİRİLDİ”
Eskişehir’de 2000 yılında hazır beton kullanımı zorunlu hale getirilmiş Türkiye genelinde ise 2004 yılında zorunlu hale gelmiştir. 2005 yılında minimum beton sınıfı C25 olarak zorunlu hale getirilmiş Türkiye genelinde ise ancak 2018 yılında çıkartılan deprem yönetmeliğinde bu şart getirilmiştir. Bugün bu şart C30 olarak uygulanmaktadır. Bugün geriye dönüp baktığımızda 2000’li yıllarda yapılan şu yapıları da dönüştürmek lazım demiyorsak işte bu çalışmalar sayesindedir.
“ÇOKÇA KAMU BİNASI ACİLEN YENİLENMEYİ BEKLEMEKTEDİR”
Fakat bu durum bile rehavete kapılmamıza sebep olmamalıdır. 1999 öncesi yapılmış şehir merkezindeki binalarımızda ciddi riskler bulunmaktadır. Ayrıca basına da sıkça yansıyan başta AFAD binası Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü binası Eskişehir Anadolu Lisesi ve Osmangazi Ortaokulu gibi depremden sonra da kullanılması gereken çokça kamu binası acilen yenilenmeyi beklemektedir.
“BİRÇOK KENTSEL DÖNÜŞÜM ALANI MAHKEME ELİYLE İPTAL EDİLMİŞTİR”
1999 depreminden sonra dillendirilen kentsel dönüşüm bu işin kanunsuz olmayacağı anlaşılınca 2012 yılında çıkartılan 6306 sayılı kentsel dönüşüm yasasına bağlanmıştır. Fakat bu tarihten sonra da Türkiye genelinde birçok kentsel dönüşüm alanı mahkeme eliyle iptal edilmiştir. Bu durumdan şehir merkezinde ilan edilen ve 6 mahalleyi kapsayan kentsel dönüşüm alanı da bir malikin açtığı dava ile başlayan süreçte iptal edilerek nasibini almıştır. Türkiye genelinde iptal olan çokça alan sonucunda bakanlık tarafından kentsel dönüşüm strateji belgesi kavramı ortaya konulmuştur. 
“AMACIMIZ KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN ÖNÜNÜ AÇMAKTIR”
Bu belgeyi almak için gereken en önemli adım olan yapı envanter çalışması ise Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerimiz ile odamız tarafından yapılan protokol kapsamında devam etmektedir. Bugüne kadar 22 bin bina incelemesi tamamlanmış olup 2. etaptaki 28 bin binadan 12 bin adeti incelenmiştir. Amacımız en kısa sürede bu çalışmaları tamamlayarak kentsel dönüşümün önünü açmaktır.
“KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN SİYASİ ÇEKİŞMELER İÇERİSİNDE ÖNEMSİZLEŞMESİNE ENGEL OLUNMALI”
Yerel seçim atmosferine girdiğimiz bu süreçte siyasilerden beklentimiz kentsel dönüşüm ve deprem konularını siyaset üstü tutmaları, bu konuların siyasi çekişmeler içerisinde önemsizleşmesine engel olmalarıdır. Siyasilerimiz imar barışı gibi garabet uygulamalardan vazgeçmeli, yapı denetim kanunu, kentsel dönüşüm kanunu müteahhitlik kanunu ve mülkiyet kanununda gerekli radikal değişiklikleri yaparak hayata geçirmelidirler.”

Kaynak: Meltem Karakaş