Halk TV yazarı Gazeteci İsmail Saymaz kaleme aldığı yazıda şu cümlelere yer verdi;
"Eskişehir Seyitgazi’deki orman yangınında can veren beş işçi ve beş AKUT gönüllüsü önceki gün toprağa verildi.
37 yaşındaki Eyüp Dereli’nin cenaze namazı Eskişehir Reşadiye Camisi’nde kılındı.
Tabutuna Türk bayrağı sarılmıştı.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve vali cenazedeydi.
İmam efendi, Dereli’nin “din-ü devlet ve mülk-ü millet için feda-i can eylediğini” ve şehit olduğunu söyledi.
O an…
Anka Haber Ajansı’nın geçtiği habere göre “Babamı kim şehit etti!” diye feryat etti Batuhan; Dereli’nin tabutu başında ağlarken.
Bir aile yakını Batuhan’ı susturuyor.
Sorusuna ben cevap vereyim.
Kim mi ‘şehit’ etti, güzel oğlum?
Anlatayım.
‘Bu ay zamlı maaş alabilecek miyiz?’
Batuhan’ın aslan babası, 10 yıl belediyede dozer operatörüydü. Orman Genel Müdürlüğü’nde (OGM) işe girdi.
Gel gör ki geçim sıkıntısı bitmedi.
İki yıl önce üye olduğu sendikanın yetkilisine şu mesajı gönderdi:
“Hayırlı akşamlar, sendika yetkisi ve TİS (toplu iş sözleşmesi) imza hakkında bir gelişme var mı? Acaba bu ay zamlı maaş alabilecek miyiz? Bilgi verirseniz çok seviniriz.”
Yetkili “Bu ay alamazsınız, bir sonraki ay olabilir” diye cevap verdi.
Dereli, bir diğer mesajında şunları yazdı:
“Orman işçileri geçinemiyor!”
Hızlandırılmış eğitim!
Batuhan’ın yiğit babasının yegane sıkıntısı geçim derdi olsaydı keşke.
Yeterli eğitim almıyorlar.
OGM’de çalışacak işçiler İŞKUR aracılığıyla başvuru yapanlar arasından kura ile belirleniyor. Fiziki yeterlilik açısından beş kilogramlık ağırlıklarla yapılan süre testinde başarılı olanlar işe kabul ediliyor.
Yeni işçiler görevlendirildikleri orman şefliğinde ‘hızlandırılmış eğitim’ sürecinden geçiyor. Bu eğitim büyük ölçüde kıdemli personelin bilgi ve deneyim aktarması şeklinde gerçekleşiyor.
Tişörtle müdahale
Batuhan’ın kahraman babasının koruyucu donanımları yetersiz veya eksik.
Onlara iki adet yanmaz kıyafet, yüz maskesi, yanmaz battaniye ve bot ile 25 dakikalık oksijen tüpü veriliyor. Bu tüp yüz maskesine takılıyor.
Araçlarda oksijen tüpü ya yok ya da noksan.
Taşınabilir oksijen sistemi hiç olmadı.
Yetkililer “Bu durum, yoğun duman soluyan personelin yangın esnasında sağlık riski yaşamasına yol açmaktadır” diyor.
Ayrıca yanmaz kıyafetlerin dayanıklılığına ilişkin bağımsız bir test ya da sertifikasyon raporu bulunmuyor.
Seyitgazi’de can veren bazı işçilerin koruyucu kıyafetleri yoktu.
Yangına tişörtle müdahale etmişlerdi.
Kıyaslamak gerekirse…
Antalya’daki yangına gelen Azerbaycan ekipleri alev dayanımlı kıyafetler giyerken, konum takibi yapabilen cihazlar taşırken, nabız ve oksijen seviyesi gibi hayati parametreler yönünden anlık olarak izlenirken; Türk işçilerde bu sistemlerin hiçbiri yok. Sadece ‘Orman’ yazılı fosforlu yelekle çalışıyorlar.
Arazözlerin ekip yapısı 5+1 kişi olduğu halde personel eksikliği gerekçesiyle 2-3 kişiyle sevk ediliyorlar.
Farklı illerden gelen ekipler telsiz sistemine entegre olamıyor.
Ya telsizler farklı markalardan ya da frekans uyumsuz.
Bu yüzden komuta merkeziyle iletişim kesiliyor.
Uçaklara tişörtlerini sallayarak, su taleplerini iletmek zorunda kalıyorlar.
200 metreye kadar uzatılabilen hortumun başındaki personelle araçtakiler arasında telsiz olmadığı için basınç ayarı ile su kesme ya da yönlendirme ihtiyacı anlık iletilemiyor.
Haliyle yangın söndürülemiyor.
Bir yangından diğerine
Batuhan’ın babası ve onun fedakar arkadaşları hazirandan aralık ayına kadarki yangın mevsimi boyunca bölge bölge dolaşıyor. Nerede bir yangın varsa orada görevlendiriliyorlar. Bazen bir ildeki yangını söndürüp diğerine geçiyorlar.
Günler ve haftalarca boyunca duş alamıyor, temiz kıyafet giyemiyor ve dinlenemiyorlar.
Ve 25 gün boyunca dağda, açık alanda çalıştıkları, sekiz saatlik mesai dışında 3-4 saat daha görev yaptıkları halde hak ettiklerini alamıyorlar.
İki kez kahraman
Dereli’nin tabutunu taşıyan cenaze aracı Kanlıpınar Şehitliğine götürülürken, iki büyüğünün kolları arasında arkasından yürüyen Batuhan’ın ağlamaklı sesi işitiliyor:
“Dünyamın kahramanısın sen babam!”
Canım oğlum, senin baban hepimizin kahramanı.
Hem de iki kez!
37 bin TL aylıkla ev geçindirip iki çocuğunu büyütme sınavını geçerken, bir…
Yeterli eğitim, koruyucu donanım ve oksijen tüpü verilmediği, aylarca bir şehirden ötekine, bir yangından diğerine koşturulduğu ve tişörtle müdahaleye mecbur kaldığı halde alevlerin içerisinde yürürken, iki…"