CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 38. Kurultayı’na yönelik şaibe iddiaları ve eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeninden göreve geleceğine yönelik çıkan söylentilere yönelik sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşım yaptı. İktidarın CHP’yi yargı eliyle kuşatmak ve halktan koparmak istediğini belirten Arslan, “Bugün hem iktidarın hem de içerideki pusu siyasetinin hedefi ortaktır: CHP’yi halkın umudu olmaktan çıkarıp, kendi içine kapalı bir yapı haline getirmek” ifadelerini kullandı.

Whatsapp Image 2025 06 04 At 17.35.31 (1)

“CHP’de irade, pusudan değil sandıktan doğar”

CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

“Bugün CHP’yi suskun ve parçalanmış hale getirmek isteyen, iktidara karşı da, pusuya yatanlara karşı da aynı kararlılıkla sesleniyoruz: CHP; yargı darbesiyle ele geçirilecek, koltuk pazarlıklarıyla teslim alınacak bir parti değildir. CHP’de irade, pusudan değil sandıktan doğar.

“Hem iktidarın hem de içerideki pusu siyasetinin hedefi ortaktır”

CHP’de devrimcilik ilkesi; teslimiyete karşı direncin adıdır. Devrimler, geçmişle bağları koparıp geleceğe yönelmek demektir. Bugün hem iktidarın hem de içerideki pusu siyasetinin hedefi ortaktır: CHP’yi halkın umudu olmaktan çıkarıp, kendi içine kapalı bir yapı haline getirmek. AKP iktidarı, CHP’yi yargı eliyle kuşatmak, örgütünü felç etmek, halktan koparmak istiyor. Çünkü biliyorlar ki; bu ülkede hala ayağa kalkabilen tek direnç odağı CHP’dir.

“Partimizin içinde değişim talebine karşı pusuya yatanlar var”

Ama ne yazık ki bu kuşatma sadece dışarıdan değil, partimizin içinde de, milletin açık iradesine, kurultay kararına, değişim talebine arkadan dolanarak haince pusu kuranlar, pusuya yatanlar var! Parti içinde de kimi çevreler, kurultayda halkın ve örgütün açıkça ortaya koyduğu iradeyi mahkeme salonlarında boğmaya çalışıyor. Bu yalnızca siyasi bir hamle değil; devrimcilik ilkesine doğrudan ihanettir! Çünkü Atatürk’ün devrimciliği; sandıktan çıkan iradeye saygıdır. Değişimi korkusuzca sahiplenmektir. Geçmişin iktidar alışkanlıklarına değil, halkın çağrısına kulak vermektir.

“CHP yargı darbesiyle ele geçirilecek bir parti değildir”

CHP’yi geçmişin hayaletleriyle esir almak isteyenlere karşı, biz devrimciliği yeniden hatırlatıyoruz: Devrimcilik, halktan yetki alanın arkasında durmak, masa başı hesaplara teslim olmamaktır. Bugün CHP’yi suskun ve parçalanmış hale getirmek isteyen, iktidara karşı da, pusuya yatanlara karşı da aynı kararlılıkla sesleniyoruz: CHP; yargı darbesiyle ele geçirilecek, koltuk pazarlıklarıyla teslim alınacak bir parti değildir. CHP’de irade, pusudan değil sandıktan doğar. Devrimcilik ise boyun eğmemektir!”

Kaynak: Meltem Karakaş