Eskişehir’in Cumhuriyet Mahallesi’nde 62 yıldır tezgahını açık tutan 77 yaşındaki Fehmi Kocuklu, radyo tamirciliğinde bir dönemin son temsilcilerinden.
Mesleğe 1966’da, lise yıllarında elektroniğe merakı ve “çok sevdiği bir abisine yardım” isteğiyle adım atan Kocuklu, “Akademi eğitimi için Ankara’ya gidip gelirken dükkanı da yürüttüm evlilik, askerlik derken bugünlere taşıdım. Hala severek yapıyorum; sevmeden bu iş olmaz, çok meşakkatli” dedi.
Ustanın atölyesine gelenlerin çoğu, uzun–orta–kısa dalga döneminden kalma lambalı ya da transistörlü radyolarıyla çalıyor kapısını. Kocuklu, teknolojinin dönüşümünü şöyle anlatıyor: “Bir zamanlar radyo fevkalade kıymetliydi; bir–iki maaşla alınır, ruhsata tabi olur, her yıl vergisi ödenirdi. Sonra frekanslar değişti; uzun–orta–kısa dalga yayınları bitti, FM ve uyduya geçildi. Eski cihazlarda FM yoktu; biz de FM modülü entegre ederek onlara yeniden can veriyoruz. En çok yaptığımız iş bu.”
Kocuklu’ya göre zanaatın kan kaybı, 1970’lerden itibaren hızlandı. “Bizim yetiştirdiklerimiz televizyona adapte oldu; radyo tamirciliği gözden düştü. Çırak bulmak zor, işin inceliğini aktaracak zemin daraldı” diyor. Buna rağmen, tezgahında onlarca yıllık şemalar, ölçü aletleri ve yedek parçalar yerli yerinde.
