Türkiye, otomotiv üretimi açısından günümüzde dünya çapında önemli bir yere sahip. Özellikle Marmara bölgesinde kurulan fabrikalarda hem yerli hem de yabancı markalar için binlerce araç üretilerek iç pazarın yanı sıra dünya pazarına da sunuluyor. Türkiye’de üretilen modeller arasında ikonik otomobiller arasında yer alan Murat 124, halk arasında “Hacı Murat” ismiyle hafızalara kazındı.

Murat 124’ün serüveni, 1968 yılında Koç Holding ve Fiat iş birliğiyle kurulan TOFAŞ fabrikasıyla başladı. Bursa’da temeli 1969’da atılan fabrika, 1971’de dönemin Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ve Başbakan Süleyman Demirelin katılımıyla açıldı. Aynı yıl, Fiat 124 modelinden uyarlanan Murat 124 seri üretime geçti.
1971-1976 yılları arasında 134 bin 867 adet Murat 124 üretildi. Yerli otomobil talebinin arttığı bu dönemde, aracın Başbakan Bülent Ecevit için makam aracı olarak kullanılabileceği bile gündeme geldi. 1974 yılına gelindiğinde ise TOFAŞ, ilk otomobil ihracatını gerçekleştirerek Murat 124’ü Mısır’a ihraç etti.

1970’li yıllarda Türkiye’den Suudi Arabistan’a hac yolculukları genellikle otobüslerle yapılırken, kısa bir süre sonra vatandaşların kendi araçlarıyla hacca gitmesine izin verildi. Dayanıklılığı, kolay tamir edilebilmesi ve ekonomik yapısıyla öne çıkan Murat 124, hac yolculuklarının vazgeçilmez aracı oldu.

Bu dönemde hacca gidip dönen araçlara halk arasında “Hacı Murat” denmeye başlandı. Böylece Murat 124, yalnızca bir otomobil değil; aynı zamanda bir dönemin toplumsal hafızasında yer eden kültürel bir simge haline geldi.

Artık raflarda olmayacak: Eskişehir'de imha ve toplatma kararı verildi
Artık raflarda olmayacak: Eskişehir'de imha ve toplatma kararı verildi
İçeriği Görüntüle

68960Ee54E053962Fef3A3F8
Günümüzde Murat 124, otomobil tutkunlarının gözünde hâlâ büyük bir değer taşıyor. Özellikle Eskişehir’de yaşayan Recep Gürlü, yıllarca hayalini kurduğu bu aracı 2012’de satın alarak koleksiyonuna başladı. Gürlü, oğlu ile birlikte hurda halde aldığı Murat 124’leri restore ederek 50 araçlık bir otomobil kulübü kurdu.
“Bu araba beni tedavi ediyor, huzur buluyorum” diyen Gürlü, gelen tüm satın alma tekliflerini geri çevirdiğini belirtiyor. Araçlarını ise gelecek nesillere miras bırakmayı planlıyor.

Kaynak: Milliyet