19 Kasım Dünya KOAH Günü dolayısıyla değerlendirmelerde bulunan Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı’nın (KOAH) dünya genelinde en yaygın ölüm nedenlerinden biri olduğuna dikkat çekti. Bildirici, hastalığın erken evrede tespit edilmesi halinde kontrol altına alınabildiğini belirtti.
KOAH’ın nefes darlığı, sürekli öksürük ve balgam üretimi gibi kalıcı yakınmalarla ilerleyen; yaşam kalitesini belirgin şekilde düşüren kronik bir rahatsızlık olduğunu dile getirdi.
“HALA TANI ALMAMIŞ DURUMDADIR”
Doç. Dr. Bildirici, dünyada 40 yaş üzeri bireylerde KOAH görülme sıklığının %10 seviyelerinde olduğunu, Türkiye’de ise yaklaşık 4 milyon KOAH hastası bulunduğunun tahmin edildiğini belirterek, “Ne yazık ki KOAH hastalarının büyük bölümü hâlâ tanı almamış durumdadır. Bu da hastalığın ilerlemesine ve yaşam kalitesinin düşmesine yol açmaktadır” diye konuştu.
Hastalığın en önemli risk faktörünün tütün kullanımı olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Bildirici, “KOAH hastalarının yaklaşık yüzde 80’inde sigara içme öyküsü bulunmaktadır. Elektronik sigara, nargile gibi diğer tütün ürünleri ve pasif içicilik de aynı şekilde risk oluşturmaktadır” dedi. Bildirici, hava kirliliği, biyokütle yakıtlarının dumanına maruziyet, iş yerinde toz ve kimyasal maddelere uzun süreli temasın da KOAH gelişimine neden olduğunu belirtti.
BELİRTİLERE DİKKAT ÇEKTİ
KOAH’ın en erken öksürük belirtisiyle ortaya çıktığını ifade eden Bildirici, hastaların bunu çoğu zaman sigaraya bağlayıp önemsemediğini kaydederek, “40 yaş üzerinde olup sigara kullanan, nefes darlığı, öksürük ve balgam yakınması olan herkesin mutlaka KOAH açısından değerlendirilmesi gerekmektedir” diye konuştu.
KOAH tanısının, sağlık kuruluşlarında uygulanan basit bir “nefes ölçüm testi (spirometre)” ile hızlı ve kolay bir şekilde konulabildiğini söyleyen Doç. Dr. Yaşar Bildirici, erken teşhisin hastalığın seyrini büyük ölçüde yavaşlattığını dile getirdi.
Bildirici, KOAH tedavisinde solunum yoluyla alınan inhaler türü ilaçların ana tedavi unsurunu oluşturduğunu, bu ilaçların doğru teknikle ve düzenli kullanılmasının kritik önem taşıdığını vurguladı. Hastalığın ilerlemesi durumunda evde oksijen desteği ya da solunum cihazı kullanımına ihtiyaç duyulabildiğini, ayrıca grip ve zatürre aşılarının atakları azaltmada önemli bir koruyucu rol üstlendiğini belirtti.
ESKİŞEHİR’DE 9 POLİKLİNİK SİGARA BIRAKMA HİZMETİ VERİYOR
KOAH’la mücadelenin en etkili yolunun sigaranın bırakılması olduğunu hatırlatan Doç. Dr. Bildirici, Eskişehir’de aktif şekilde hizmet veren 9 sigara bırakma polikliniği hakkında bilgi paylaştı. Vatandaşların Eskişehir Şehir Hastanesi, Yunus Emre Devlet Hastanesi, Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, ilçe devlet hastaneleri ve Sağlıklı Hayat Merkezleri’nde ücretsiz sigara bırakma desteği alabileceğini ifade etti.
Bu merkezlerde bağımlılık düzeyinin ölçüldüğünü, hekimlerin kişiye özel tedavi süreci planladığını ve nikotin bağımlılığından kurtulma sürecinde kapsamlı destek sağlandığını da duyurdu.
Yaşar Bildirici sözlerini şu ifadelerle tamamladı:
“Mobil Sigara Bırakma Polikliniğimiz ile kırsal bölgelerde yaşayan, sağlık tesislerine erişimde zorluk çeken vatandaşlarımıza yerinde danışmanlık ve tedavi hizmeti veriyoruz. Amacımız, sigarayı bırakmak isteyen herkese daha hızlı ve etkili bir şekilde ulaşabilmek.”
