Eskişehir Türk Ocağı 22 Mayıs 2025 tarihli Perşembe Sohbetinde Marmara Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Oğuz SATIR “Türk Modernleşmesinin Kurucu Metni Tanzimat Fermanı” başlıklı konuşmasında özetle;
“Gülhane Hatt-ı Hümayunu ya da galat-ı meşhur haliyle Tanzimat Fermanı’nı 1792’de Nizam-ı Cedid’le başlayan Türk modernleşmesinin sürekliliği içerisinde en mühim kırılma noktalarından biri olarak ele almaktadır. Ancak bu hat ile girilen süreç klasik Osmanlı siyaset felsefesi ve toplum düzeninden kopuşu hedeflememektedir. Buna mukabil hattın yarattığı kırılma, II. Mahmud ve Hüsrev Paşa’nın şahıslarında tecessüm eden keyfi ve müstebidane modernleşme anlayışına karşı Mustafa Reşid Paşa’nın temsilcisi olduğu kurumsal ve daha ilkesel bir modernleşme tarzına geçilmesini öngörmesidir. Bu bağlamda sunum beş ana başlık etrafında yapılandırılmıştır.
İlk olarak, Gülhane Hatt-ı Hümayunu’nun ilanına giden tarihsel süreç değerlendirilmiştir. III. Selim’in Nizam-ı Cedid reformları, II. Mahmud’un Vaka-i Hayriye sonrası girişimleri ve Mustafa Reşid Paşa’nın dış temsilcilikleri sırasında geliştirdiği reformist bakış açısı, Tanzimat’a giden sürecin temel taşlarıdır.
İkinci başlıkta, hattın hazırlanış süreci ve bu süreçte Mustafa Reşid Paşa’nın rolü ele alınmıştır. Reşid Paşa’nın 12 Ağustos 1839’da Lord Palmerston’a sunduğu layihası, hattın bazı maddelerinin esinlendiği mahfili ortaya koyarken, hattın arka planında Mısır meselesinin çözüme kavuşturulması için elzem görülen reform tasarısı konusunda saray, Babıâli ve ulemâ arasında oluşan geniş çaplı mutabakat da vurgulanmaktadır.
Üçüncü başlık, Hüsrev Paşa ile Mustafa Reşid Paşa arasında tebarüz eden idare anlayışı farklarını ve Tanzimat sürecine bu mücadelelerin etkisini konu edinmektedir. Alla Turca tarzı pragmatik ve yüzeysel modernleşme ile alla Franca yapısal reformculuk arasındaki anlayış farkına vurgu yapılmıştır.
Dördüncü bölümde, Reşid Paşa’nın layihası, 31 Ekim-1 Kasım tarihlerinde toplanan Meclis-i Meşveret mazbatası ve 3 Kasım’da ilan edilen Gülhane Hatt-ı Hümayunu karşılaştırmalı olarak analiz edilerek metnin şekillenme süreci izah edilmiştir.
Dikkat çekilen hususlar ışığında Tanzimat Fermanı’nın modernleşme tarihinde taşıdığı anlam ortaya konmuş ve hattın şeriatla çelişmeyen ama merkeziyetçi ve hukuka bağlı bir yönetim anlayışını temsil ettiği vurgulanarak Türk modernleşmesinin kendi iç sürekliliği içerisinde idare tarzı bağlamında bir dönüm noktası teşkil ettiği tespitinde bulunulmuştur.” dedi.
Büyük bir ilgili topluluğun takip ettiği toplantının sonunda sorulan çok sayıdaki soru ve cevaplardan sonra Şube Başkanımız Prof. Dr. Nedim ÜNAL’ın şükran beratı takdimi ile gece sona erdi