Son yıllarda artan dijitalleşmeyle birlikte elektronik ödeme araçları üzerinden gerçekleştirilen dolandırıcılık vakalarında yaşanan patlama, hükümeti harekete geçirdi. Özellikle kredi kartı kopyalama, oltalama (phishing) saldırıları ve kimlik hırsızlığı gibi yöntemlerle vatandaşların birikimlerini hedef alan siber suçlulara karşı, bankacılık sisteminde köklü bir güvenlik reformu hazırlanıyor. Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Kanunu’nda yapılması planlanan değişiklikle, müşterilerin kimlik doğrulama süreçlerine biyometrik verilerin entegre edilmesi hedefleniyor. Bu yeni dönemle birlikte, mobil bankacılık ve elektronik ödemelerde güvenlik standartları en üst seviyeye çıkarılacak.

Yeni Güvenlik Kalkanı: Biyometrik Doğrulama

Hazırlanan yeni düzenleme, bankacılık işlemlerinde kimlik doğrulamanın temelini değiştirecek. Artık sadece şifre, PIN veya SMS onayı gibi geleneksel yöntemler yeterli olmayacak. Müşterilerin kimlik bilgilerine, taklit edilmesi neredeyse imkansız olan biyometrik doğrulama özellikleri eklenecek. Bu kapsamda, ödeme işlemleri sırasında parmak izi, yüz tanıma, göz (iris) taraması ve ses tanıma gibi kişiye özgü biyometrik veriler kullanılacak. Örneğin, yüksek tutarlı bir online alışveriş veya para transferi yapmak isteyen bir kullanıcı, işlem onayı için telefonunun kamerasından yüzünü taratmak veya parmak izini okutmak zorunda kalacak. Bu sayede, çalınan şifrelerle veya kopyalanan kartlarla işlem yapılması imkansız hale gelecek.

65 Yaş Üstü İçin "Sesli Onay" Dönemi

Yeni düzenleme, dijital dolandırıcılıkların en sık hedefi haline gelen yaşlı vatandaşları da unutmuyor. Akıllı telefon kullanmayan veya mobil uygulamalara hakim olmayan 65 yaş üstü kullanıcılar için özel bir güvenlik çözümü de gündemde. Bu kesimin dolandırıcılar tarafından sıklıkla hedef alınması nedeniyle, ses tanıma sistemi alternatif bir güvenlik ve kolaylık yöntemi olarak devreye sokulacak. Örneğin, telefon bankacılığı üzerinden bir işlem yapmak isteyen yaşlı bir vatandaş, sisteme kayıtlı olan ses tonu ve konuşma biometrisi ile kimliğini doğrulayabilecek. Bu sayede, herhangi bir akıllı cihaz kullanma veya karmaşık şifreler hatırlama zorunluluğu olmadan işlemlerini güvenli bir şekilde gerçekleştirebilecekler.

Yasal Altyapı 11. Yargı Paketi ile Geliyor

Biyometrik doğrulama altyapısını hayata geçirecek olan yasal düzenlemenin, Adalet Bakanlığı tarafından hazırlıkları sürdürülen 11’inci Yargı Paketi içerisinde yer alması ve kısa süre içinde Meclis'e sunulması planlanıyor. Kanun değişikliğinin yasalaşmasının ardından, bankalar ve ödeme kuruluşları kendi altyapılarını yeni sisteme entegre etmek için çalışmalara başlayacak. Bu geçiş süreci, hem teknolojik bir dönüşümü hem de vatandaşların yeni güvenlik protokollerine adaptasyonunu gerektirecek.

Dolandırıcılığa Karşı Çok Katmanlı Güvenlik

Getirilecek olan biyometrik doğrulama sistemi, mevcut güvenlik önlemlerinin yerine geçmeyecek, onlara ek bir katman olarak eklenecek. Kullanıcılar, düşük tutarlı işlemlerde yine şifre veya PIN kullanmaya devam edebilecek, ancak belirlenen limitlerin üzerindeki veya riskli olarak değerlendirilen işlemlerde biyometrik onay zorunlu hale gelecek. Bu çok katmanlı güvenlik yaklaşımı, hem kullanıcı deneyimini korumayı hem de dolandırıcılık riskini en aza indirmeyi amaçlıyor. Bu tarihi adımla birlikte Türkiye, elektronik ödeme sistemlerinde dünyanın en güvenli ülkelerinden biri olma yolunda önemli bir mesafe kat etmiş olacak.

Kaynak: Yeni Şafak