Depremzede kadınların ihtiyaçlarının karşılanamaması ise eksiklik belirtilen konulardan biri olarak değerlendirildi.  

Selin Çelik

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Eskişehir İl Temsilcisi Belemir Niğdelioğlu ise, depremden etkilenen kadın, çocuk ve LGBTİQ+’ların yaşadıkları zorlukları ve sıkıntıları ele aldı. Niğdelioğlu platform  üyeleri olarak çalışmalarına devam ettiklerini belirtmenin yanı sıra depremden etkilenen kadınlar ve LGBTİQ+ bireyler için mücadelelerinin devam edeceğinin altını çizdi.

“Depremde ölümlerin de tıpkı kadın cinayetleri gibi kader olmadığını çok iyi biliyoruz ve bu gerçeği her fırsatta söylemeye devam ediyoruz.” sözleriyle konuşmasına başlayan Niğdelioğlu, “Depremde yaşanan bu yıkım rant hevesi uğruna, para sevdası uğruna milyonların canını hiçe sayanların yıkımı oldu. Burada halka reva görülen ise enkazda ya da soğuktan donarak ölmek oldu. Nasıl ki koruma kararına rağmen devlet kadınları korumuyorsa, göçük altında kalan on binleri de aynı şekilde kurtarmadıklarına günlerce şahit olduk maalesef. Oysa en başta depremde ölmeyeceğimiz dirençli şehirler kurmak bilim ile mümkündü” dedi.

“Kadınlar ve LGBTİQ+’lar ek bir ayrımcılığa maruz kalıyor”

Deprem sonrası çadır sorunun yaşandığını belirten Niğdelioğlu, yalnız yaşayan kadınların ve LGBTİQ+’ların çadır bulamadıklarının ve hijyen malzemelerine ulaşmakta zorluk çektiklerinin altını çizdi. Bu yaşanılan zorluklarla beraber kadınların ve LGBTİQ+’ların ek bir ayrımcılığa maruz kaldığını söylen Niğdelioğlu, deprem sonrası kendi yaşam mücadelesini vermeye çalışan tüm bu bireylerin mücadelesinde yanında olduklarını ve destek olmaya devam edeceklerini açıkladı.

“Alev Altun’un Yanındayız”

Deprem sonrası iki çocukluğuyla birlikte boşandığı erkek Savaş Altun’un evine sığınmak zorunda kalan uyuduğu sırada üstüne kaynar su dökülerek yakılan Alev Altun’un deprem sonrası aile içi şiddete ve tacize uğrayan kadınlardan sadece biri olduğunu belirten Niğdelioğlu, deprem sonrası şiddete uğrayan tek kadının Alev Altun olmadığını ve kendilerine deprem bölgelerinden ulaşarak şiddete uğradıklarını belirten birçok kadın olduğunu belirtti .

Niğdelioğlu, deprem sonrası şiddete uğrayan kadınlarla kurdukları iletişimi şu şekilde aktardı:

“Boşandığı erkek tarafından kaynar su ile ağır şekilde yakılan Alev arkadaşımızı ve ailesini Adana Kadın Meclisimiz hastanede ziyaret etti. Mücadelesinde yanında olacağız. Deprem bölgesinde bize ulaşarak yaşadıklarını anlatan başka kadınlar da oldu. Örneğin bize ulaşan bir kadın depremden önce boşanma aşamasında olduğu erkekten şiddet gördüğünü, failin tutuklandığını ancak depremden sonra şartlı tahliye edildiğini anlattı. Evleri hasarlı olduğu için çocuklarıyla kaldığı çadırı bularak kendisine şiddet uyguladığını KADES’e bastığını söyledi. Bunun üzerine gelen jandarmanın “savcı ile görüştük, şu an depremden dolayı işimiz başımızdan aşkın. KADES’e yanlışlıkla bastım diye tutanak imzala” dediğini, kendisinin de baskı altında böyle bir tutanak imzaladığını, ertesi gün failin tekrar çadırı basarak kendilerine şiddet uyguladığını anlattı.”

Kadınların son yıllarda intihar ya da cinayet süsü verilerek öldürüldüğünü belirten Niğdelioğlu, ”Kadınlar çokça yüksekten düşerek ölü bulunuyor ve hep yanlarında bir erkek oluyor. Bunları şüpheli kadın ölümleri olarak ifade ediyoruz. Şüpheli kadın ölümleri artıyor. Bu yüzden etkin soruşturma süreçlerinin olması gerekir ki katil bulunabilsin kadınların ölüm sebebi ortaya çıkabilsin.” ifadelerini kullandı.

Niğdelioğlu, İstanbul Sözleşmesi’nin 4 maddelik maddelik bütünsel çözümünün toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırmak için önemli bir yol haritası çizdiğini söyleyerek bu maddeleri şu şekilde sıraladı:

-“Şiddetin ortaya çıkmayacağı bir toplum yaratmak, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak”

-“Kadınları etkin şekilde korumak ki bu ülkemizde 6284 sayılı kadınları şiddetten koruyan kanunun etkin uygulanması gerekliliği”

-“Şiddet ortaya çıktıysa etkin soruşturma ve kovuşturma süreçlerinin işletilmesi gerekliliği”

-“Bütünsel güçlendirici politikalarla yani en temelde kadın istihdamının önündeki tüm engelleri kaldırmak ve kurumlar arasında koordinasyon sağlamak.”

Depremden sonra çaresiz olduğunu düşünen ve haklarından faydalanamayan tüm kadınlara ve LGBTİQ+’lara ise, “Asla Yalnız Yürümeyeceksin!” diye seslenen Belemir Niğdelioğlu, 02129124243 numaralı başvuru hattından bu bireylerin kendilerine ulaşabileceklerini söyledi.