Selin Çelik

Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde 81 ilde, 973 ilçede eş zamanlı basın açıklaması düzenledi. CHP Kadın Kolları adına konuşmayı, Genel Başkan Aylin Nazlıaka gerçekleştirdi.

Nazlıaka, dünyanın bütün kadınlarıyla birlikte eşitsizliğe meydan okuduklarını vurgulayarak konuşmasına başladı. Bu yıl gerçekleşen 8 Mart’ta içerinde burukluk olduğunu dile getiren Nazlıaka, depremde hayatını kaybedenleri andı. Depremin özellikle kadınları, çocukları ve yaşlıları etkilediğini belirten Nazlıaka, deprem bölgesindeki insanların temel ihtiyaçlarının hala tam anlamıyla karşılanamadığını söyledi.

Deprem bölgelerinden gönderilen farklı kadınların notlarını konuşması sırasında okuyan Genel Başkan Aylin Nazlıaka, depremzede kadınların sorunlarını medya mensupları aracılığıyla halka iletti. Nazlıaka kadınların özellikle maddi ve manevi olarak etkilendiğinin altını çizdi.

“Depremin yaralarını birlikte saracağız” diyen Nazlıaka, “Yaşanan bu enkazın altında kalan iktidarı, tarihin tozlu raflarına kaldıracağız. Cumhuriyetimiz, 100. yılında yeniden kimsesizlerin kimsesi olacak. Önümüzde bir seçim var. Millet İttifakı olarak, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün laik, çağdaş ve demokratik Türkiye anlayışını bu topraklarda yeniden hâkim kılacağız. Bu seçim biz kadınlar için ölümle yaşam arasındaki ince çizgidir. Yaşamımız ya pamuk ipliğine bağlı ya da güvenli olacak. Ya kadını eşya gibi gören zihniyete teslim olacağız ya da eşit yurttaş olarak insan onuruna yakışır şekilde yaşayacağız. Ya emeğimiz gasp edilecek ya da emeğimizin karşılığını aldığımız güvenceli işlerde, güven içinde çalışacağız. Ya afetler karşısında çaresiz kalacağız ya da bilimin ışığında tedbirler alacağız. Ya çocuklarımızı geleceksizliğe mahkûm edileceğiz ya da çocuklarımıza aydınlık yarınlar inşa edeceğiz. Buradan ülkemizin bütün kadınlarına çağrı yapıyoruz: Ayağa kalkın! Gelin! Halil İbrahim sofrasına birlikte oturalım. Bizim yolumuz da yapacaklarımız da belli. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, hakkın, hukukun ve adaletin sağlandığı, hepimizin eşit, hepimizin tok, hepimizin güvende, hepimizin özgür olduğu bir düzen kurmak için geliyoruz.” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.