“Eskişehir’de milli görüş belediyeciliğini şahlandıracağız” “Eskişehir’de milli görüş belediyeciliğini şahlandıracağız”

2014 seçimlerinde MHP’den Eskişehir Büyükşehir adayı olan Çalışıcı, Yeniden Refah Partisi’nden nasıl aday olduğu ile ilgili bilgileri paylaştı. Beş yıl önce Fatih Erbakan ile telefon ile görüştüğünü, kendisine gelen teklifi siyasete ara bıraktığını söyleyerek geri çevirdiğini anlatan Çalışıcı, “Beş yıl önce Fatih Erbakan beni telefon ile aradı. Yeni bir parti kuracağı bilgisini vererek, tecrübeli, ehliyet ve liyakat sahibi insanlar aradığını söyledi. İnsanların ısrarla beni istediğini belirtti. Kendisine aktif siyasetten çekildiğimi ilettim. Ama bırakmadı yakamızı. Sürekli aradı. 2023’teki genel seçimlerde milletvekili adayı olmamı istedi. En son geçtiğimiz yıl temmuz ayında yine telefon etti. Ankara’da bir görüşme gerçekleştirdik. Yeniden Refah Partisi, Türkiye’nin ufkunda doğmuş bir kutup yıldızı gibi. Biliyorsunuz, yolunu şaşıranlar kutup yıldızına bakarak yönünü bulurlar. Türk siyaseti çok yozlaştı ve çok kirlendi. Temiz bir sayfaya ve temiz bir lidere ihtiyacımız var. Milletimiz için yeni bir ses ve yeni nefese ihtiyacımız var. Ben bunu Yeniden Refah’ta gördüm. ‘Benimde bir katkım olsun’ diyerek, katıldım” ifadelerini kullandı.  

“ONLAR SÖZÜNÜ YERİNE GETİRMEDİ”

Eskişehir’de Yeniden Refah ile AK Parti arasında süren ittifak görüşmelerde bulunduğundan bahseden Çalışıcı, şunları söyledi: “Siyaset görüşme, konuşma ve uzlaşma sanatıdır. Hiçbir siyasi parti bizim düşmanımız değildir. Onlarda bizim kardeşlerimiz. Onlarda hizmet etmek iddiası ile yola çıkıyorlar. İttifak demek, ilkelerde uzlaşmak demektir. Uzlaşma olmadı maalesef. Onlar sözünü yerine getiremediler. Adaylarını açıklayana kadar biz bekledik. Adaylar açıklandıktan sonra da yapacak bir şey kalmadı. Böylesi belki daha iyi oldu. Çünkü onlarda iddiaları ortaya koyacaklar. Centilmence, huzur ve barış içerisinde bir seçim olmasını diliyorum. Hepimizin heves ve heyecanı memleketimize hizmet etmek. Burada önemli olan halkımız. Hakem seçmendir. Halkımız bilgiye, ehliyete ve liyakata önem verecektir. Eskişehirliler bilgi, beceri, tecrübe kimdeyse ve bu kenti en güzel kim yönetebilecekse ona teveccüh gösterecek diye düşünüyorum. Eskişehirlilerin, yerel yönetimlerde daha iyi hizmet verecek kadrolara Eskişehir’i teslim edeceğine inanıyorum. Allah nasip eder seçilirsek ‘vali babalık’,  ‘başkan babalık’ olur.” 

“DEMOKRASİ KALDIRILDA DA HABERİM Mİ YOK”

Büyükşehir’e adaylığı konusunda gelen eleştirilere sert çıkan Çalışıcı, “Bazı arkadaşlar ‘niye aday oldunuz, oyları bölüyorsunuz’ deyip, sitem ediyor. Demokrasi kaldırıldı da benim mi haberim yok. Eğer seçim olmayacaksa, partiler olmayacaksa, adaylar yarışmayacaksa o zaman hükümet valiler ve kaymakamlar gibi belediye başkanlarını da atasın. Bu patırdı, gürültüyü bizde yaşamayalım. Demokrasinin esas okulu mahalli seçimlerdir, mahalli idarelerdir. Mahalli İdareler seçimleri demokrasinin tabana yayılması için çok elzemdir. O yüzden bana ‘neden aday oldunuz’ diyenlere o kadar üzülüyorum ki. Böyle saçma bir soru sorulabilir mi? Her Türk vatandaşının, yasal bir manisi yoksa aday olmak, seçime girmek, parti kurmak hakkıdır” ifadelerini kullandı. 

“KİMİN İYİ OLDUĞUNUN TAKDİRİ VATANDAŞIMIZDA”

Önümüzdeki yerel seçimlerin çok önemli olduğuna vurgu yapan Çalışıcı, “Mahalli seçim, o kentte 5 sene kader biçmek demektir. Bir beş senenin boşa gitmesi kaynak ve zaman israfı anlamına gelir. Kaynak israfı telefi edilebilir, ancak zaman geri gelmiyor. Seçim yaparken, işini en iyi yapacak kişileri seçmek bütün vatandaşlarımızın vicdani borcudur. ‘Ben öyle birisiyim’ diyemem. Kimin en iyi olduğunun takdiri vatandaşımıza aittir” diye konuştu.  

“BELEDİYECİLİĞİ EN İYİ BİZ BİLİRİZ”

Belediyeciliği ve şehir yönetimini iyi bildiğinin altını çizen Çalışıcı, “Ben bu fakir milletin parası ve alın teri ile yurt içinde ve yurt dışında, milli güvenlik akademilerinde, Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde eğitimler gördüm, kurslar aldım. Kadir Çalışıcı’yı tevazu sahibi biri olarak bilirler. Mütevazı olmayı severim ama bugün mütevazı olmayacağım. Belediyeciliği ve şehir yönetimini en iyi biz biliriz. Herkesin bir mesleği ve uzmanlık alanı vardır. Benim uzmanlık alanım kent yönetmektir, şehir yönetmektir, belediye yönetmektir” dedi.  


“PORSUK KENARINDA BİR SİMİTLE KARNINI DOYURAN ÇOCUK…”

Çalışıcı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eskişehir halkı özgür düşünceli bir halktır. Ben Eskişehir halkını çok iyi bilirim. Bu kentte büyüdüm. 1965 yılından beri Eskişehirsporluyum. Bu kentin kıncal damalarına kadar biliyorum. Porsuk kenarında bir simitle karnını doyuran o gariban Kadir Çalışıcı, bir gün geldi bu güzel kentte vali oldu.  O yüzden bu kenti en iyi biz yönetiriz. İşe alacağınız bir kamyon şoföründe ne ararsınız. Bir ehliyet, iki yol tecrübesi. Ehliyet, yol tecrübesi ve bilgi parayla satın alınamaz ancak zamanla kazanılır. Bu fakir milletin alın teri ve göz nuru ile biz okuduk, eğitildik ve çeşitli kurslardan geçtik. 6 yıl bir kentte yöneticilik yapıp da o kentte yerleşmek kolay değildir. Bütün Eskişehir halkı beni bağrına bastı, ‘vali baba’ dedi.”

Kaynak: Ayşe Kaytan Uçak