Çalışma hayatında yer alan milyonlarca vatandaş, emeklilik hayallerine ne zaman kavuşacaklarını merak ediyor. Takvim Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Faruk Erdem, kafa karışıklığı yaratan konulara açıklık getirdi. Uzman isim, özellikle kısmi emeklilik ve tazminat hakları üzerindeki bilgi kirliliğini giderdi. Sigorta başlangıç tarihlerinin emeklilik koşullarını nasıl değiştirdiği detaylıca anlatıldı. Vatandaşlar, hangi şartlarda sistemden ayrılabileceklerini öğrenmek için yapılan açıklamaları dikkatle takip ediyor.
SSK ve Bağ-Kur Ayrımında Kritik Gün Sayıları
Erdem, kamuoyunda sıkça tartışılan 3600 gün meselesine değinerek konunun sınırlarını çizdi. Sözü edilen erken emeklilik fırsatının yalnızca belirli bir kesimi kapsadığı ifade edildi. Sisteme 8 Eylül 1999 tarihi öncesinde giren SSK'lı çalışanlar şanslı grup içerisinde yer alıyor. İlgili tarihten önce girişi olanlar, 3600 prim gününü tamamlamaları halinde emeklilik biletini alabiliyor. Erkekler için 60, kadınlar için ise 58 yaşında emeklilik hakkı elde edebiliyor olmak büyük bir avantaj sağlıyor. Ancak anılan kuralın sadece SSK statüsündeki sigortalıları kapsadığı özellikle belirtiliyor. Bağ-Kur sigortalıları için 3600 günle emekli olma imkânı bulunmamakta. Kendi namına çalışanların kısmi emeklilik şartı 5400 gün olarak belirlenmiştir. Dolayısıyla sigorta statüsü, kişinin ne zaman emekli olacağını doğrudan etkileyen bir faktör olarak öne çıkıyor. Vatandaşların statü farklarına dikkat etmesi gerekiyor.
Giriş Tarihine Göre Değişen Prim Yükümlülüğü
Sigorta başlangıç yılları, gerekli olan prim gün sayısını belirlemede anahtar rol oynuyor. Geçmiş yıllara bakıldığında şartların daha farklı olduğu görülüyor. Örneğin 1983–1984 ve öncesinde sigortalı olan bireyler, 5000 gün prim ile emekliliğe hak kazanabiliyor. Yıllar ilerledikçe sistemde çeşitli güncellemeler meydana geldi. Yapılan düzenlemelerle birlikte 1999 sonrasında sigorta kaydı olanların prim gün sayıları ise 5000 ile 5975 gün arasında değişiklik gösteriyor. Değişen tablo, her çalışanın kendi giriş tarihine göre hesaplama yapmasını zorunlu kılıyor. Bireylerin çalışma dökümlerini inceleyerek eksik günlerini tespit etmesi önem taşıyor. Erken dönemde iş hayatına atılanlar daha düşük primle emekli olabiliyor. Sonraki dönemlerde işe başlayanlar içinse prim yükü kademeli olarak artış gösteriyor. Sosyal güvenlik sistemi, giriş tarihine göre farklı parametreler uyguluyor.

Dört Bin Dört Yüz Gün İddiaları ve Gerçekler
Yeni binayla birlikte sosyal güvenlik sistemine dahil olanlar için kurallar daha sıkı hale getirildi. 2000 yılı sonrasında ilk kez sigortalı olan bireyler içinse yaş ve en az 25 yıl sigortalılık süresinin tamamlanması gibi şartlar devreye giriyor. Sadece prim günlerini doldurmak, söz konusu grup için ne yazık ki yeterli olmuyor. Sigortalılık süresi şartının da mutlaka yerine getirilmesi isteniyor. Kamuoyunda dolaşan bazı yanlış bilgiler ise vatandaşların hatalı beklentilere girmesine neden oluyor. Özellikle 4400 günle emekli olunabileceğine dair iddialar uzman isim tarafından yalanlandı. Erdem, 4400 gün üzerinden emeklilik talebinde bulunanlara kesin bir yanıt vererek, “Hayır, bu durum hiçbir kategori için yeterli değil.” ifadelerini kullandı. Yanlış hesaplamalar yapan vatandaşların hayal kırıklığına uğramaması için resmi verilere güvenmesi öneriliyor. Herkesin durumu kendi sigorta geçmişine özel olarak değerlendirilmelidir. Kulaktan dolma bilgilerle hareket etmek mağduriyet yaratabiliyor.
Tazminat Alabilmenin İncelikleri ve Koşulları
Çalışanların emeklilik kadar önemsediği bir diğer konu da kıdem tazminatı haklarıdır. Kıdem tazminatıyla ilgili olarak sıkça yanlış bilgilere rastlanıyor ve kafa karışıklığı yaşanıyor. Hak edilen parayı alabilmek için belirli kriterlerin sağlanması şart koşuluyor. Erdem, tazminat hakkı için en az 1 yıl boyunca aynı işyerinde çalışmanın gerekliliğini vurguladı. Süreklilik arz eden çalışmalar, işçinin tazminat alabilmesinin temelini oluşturuyor. İşten kendi isteğiyle ayrılanlar içinse durum biraz daha detaylı prosedürler içeriyor. İstifa eden herkesin tazminat alabileceği düşüncesi gerçeği yansıtmıyor. Kendi isteğiyle işten ayrılan bir bireyin tazminat alabilmesi için, emeklilik şartlarından yalnızca yaş dışında kalan diğer koşulları da yerine getirmesi gerektiğini ifade etti. Yani prim günü ve sigortalılık süresini tamamlayanlar istifa etseler dahi tazminatlarını alabiliyor. İşverenlerin de söz konusu yasal hakları çalışanlarına teslim etmesi gerekiyor.



