Türkiye’de deprem riski her geçen gün daha da belirgin hale geliyor. Ülke genelinde tespit edilen 485 diri fay segmenti üzerinde saatte ortalama 5 deprem meydana gelirken, 2025 yılı henüz tamamlanmadan sarsıntı sayısı 32 bini aştı. Sismik hareketlilik özellikle Balıkesir, Muğla ve Malatya gibi kentlerde yoğun şekilde hissediliyor.
AFAD VERİLERİ GERÇEĞİ ORTAYA ÇIKARDI
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı verilerine göre, Türkiye’de 1900 yılından bu yana büyüklüğü 6’nın üzerinde olan 111 yıkıcı deprem yaşandı. Bu depremler hem can kayıplarına hem de ciddi altyapı hasarlarına neden oldu. Uzmanlar, olası Marmara depremi konusunda hazırlıkların hala yetersiz olduğuna dikkat çekiyor.
2024 yılı genelinde kaydedilen toplam deprem sayısı 31 bin 890 olarak açıklanırken, 2025 yılı içinde bu rakam şimdiden 32 binin üzerine çıktı. AFAD’ın güncel analizlerine göre, yıl boyunca meydana gelen depremlerin 104’ü 4.0 büyüklüğünün üzerinde, 6’sı 5 ve üzeri, 2’si ise 6 ve üzeri şiddette gerçekleşti.
Deprem sayılarındaki artış, son 20 yılda dikkat çeken bir yükseliş trendi sergiliyor. 2000 yılında yalnızca 745 sarsıntı kayıtlara geçerken, bu rakam 2010'da 16 bin 451’e, 2020’de 32 bin 767’ye yükseldi. 2023’te ise Kahramanmaraş merkezli büyük felaketin etkisiyle toplam 74 bin 234 deprem meydana geldi.
Balıkesir, Muğla, Malatya ve Kütahya, 2025 yılı boyunca en fazla depremin kaydedildiği şehirler arasında yer aldı. Özellikle bu kentlerdeki sismik yoğunluk, yer bilimciler tarafından dikkatle izleniyor. Fay hatlarının hareketliliği, risk altındaki yapı stokunu ve afet öncesi hazırlıkları yeniden gündeme taşıyor.
AFAD’ın tarihsel kayıtları, 4 ve üzeri büyüklükteki toplam sarsıntı sayısının 7 bin 554 olduğunu ortaya koyuyor. Ancak asıl tehlike, 6 ve üzeri büyüklükte gerçekleşen 111 yıkıcı depremde yatıyor.