Kulakları çınlasın, Halil Ünal belagatlarının birinde “Ahh yalan dünyü ahh koca dünya… Bu dünyanın dörtte üçü sudur beyler” diyerek konuyu bir şekilde çiftçinin içinde bulunduğu zor duruma getirmişti.

Su, çiftçinin yakıcı sorunlarını söndürmek için değil de, daha da harlamak için kullanılan bir yakıt olmuştu o vakit Halil Ünal’ın dilinde.

O zamandan beridir her ateşli gündemde “Dünyanın dörtte üçü sudur beyler” diyerek ayağa kalkmak isterim de, Halil Ünal gibi diyemeyeceğimi bilerek susar kalırım.

Lakin su önemli bir mevzu...

“Neden musluktan akan suyu içemiyoruz” diye yapılan serzenişlere aşinasınızdır. Her defasında belediye tarafından aslında “İçilebilir ancak tadı sevilmiyor denildiğine de…”

Geçtiğimiz yerel seçim neredeyse bir su kavgasına dönüşmemiş miydi?

Bu kavganın bir sulha bağlanması için zannediyorum, her iki cenaha da ciddi görev düşüyor.

Porsuk Çayı, Türkiye’nin en kirli suları arasında…

Kirli olsa da canımızın içidir o ayrı bir konu ancak, ne tür işlemden geçerse geçsin tat olarak Kalabak suyunun yanına dahi varamıyor.

İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan analizlerde sağlık açısından hiçbir sıkıntısı olmaması musluk suyunu maalesef içilir kılmıyor, kılamıyor. Bin bir türlü işlemden geçse de damak tadımızca sınıfta kalıyor.

Geçtiğimiz günlerde DSİ İle Büyükşehir Belediyesi tarafından Sakaryabaşı için yapılan protokolün  akıbetini sordu CHP Milletvekili İbrahim Arslan Meclis’te.

Yine ESKİ Genel Kurulu’nda Ayşe Ünlüce siyasi sertliği kendi imbiğinden süzerek olabildiğince nazik bir şekilde ciddi bir uyarıda bulundu. DSİ ile üç buçuk yıl önce Sakaryabaşı için yapılan protokolü hatırlattı ve AK Partilileri bu konunun bir an önce çözülmesi için göreve davet etti.

Bugünkü köşe yazısında Hakkı Sağlam Eskişehir’in su sorununu dile getirerek Sakaryabaşı’ndaki su kaynağının Eskişehir’in kullanımına açılması için Nebi Hatipoğlu’nu göreve davet ediyor.

Neden bu görevi Nebi Hatipoğlu’na havele ettiğini ise görev süresi tamamlandığında diğer vekillerin Eskişehir ile bağlarının kesilebileceğinden dem vurarak, Nebi Hatipoğlu’nun Eskişehirli olduğunu  hatırlatıyor.

Bir dönem sağ kesimde “Özal bizdendir, onları idare ediyor, Demirel onlardandır, bizi idare ediyor” lafı sıkça söylenirdi. Hakkı Sağlam’da Nebi Hatipoğlu’nu bizden saymış  ‘onları’ suya getirebileceğini umut etmiş.

Eskişehir’in tek su kaynağı Porsuk, kirli ve maliyetli. Yeni bir su kaynağının gerekli olduğu herkesçe kabul ediliyor. Üç buçuk yıl önce DSİ ile Büyükşehir arasında yapılan protokolün hayata geçmesi bekleniyor. Kimin çözeceği, nasıl çözüleceği biliniyor.

Ve hala çözülemiyor…

Beyler insanında dörtte üçü su…

Kaynak: Cihan Yıldırım