Asgari ücret konusu, ekonomi gündeminin en kritik maddelerinden biri olmayı sürdürüyor. 2026 yılı için belirlenecek asgari ücret rakamı hakkında çeşitli senaryolar ve oranlar konuşulurken, siyasilerden gelen açıklamalar da dikkat çekiyor. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, asgari ücretin 45 bin TL olması gerektiğini ifade ederek geniş yankı uyandırdı. Mevcut durumda net 22 bin 104 TL olarak uygulanan asgari ücretin 2025 ve 2026 yıllarında hangi seviyelere geleceği merak konusu.
Erbakan’dan 45 Bin TL Asgari Ücret Önerisi
NOW Haber'de İlker Karagöz ile Çalar Saat programına konuk olan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, "Asgari ücret ne kadar olmalı?" sorusuna net bir yanıt verdi: "Asgari ücret 45 bin TL olmalı." Erbakan, bu önerinin işverenler tarafından "Biz ne yapacağız?" sorusuyla karşılandığını belirtti. Ancak ona göre, burada devlete önemli bir görev düşüyor. Kamudaki israfın ve lüks harcamaların kısıtlanması, ayrıca faize giden yıllık 2 trilyon liralık kaynağın tasarruf edilmesi gerektiğini savundu. Erbakan, söz konusu tasarrufların çok küçük bir kısmıyla bile asgari ücretin işverene yük bindirmeden 45 bin liraya çıkarılabileceğini ifade etti.
Devletin Rolü ve Asgari Ücret Hesaplaması
Erbakan, 45 bin TL'lik asgari ücretin neden gerekli olduğunu açıklarken, bağımsız kuruluşların yüzde 60'lık enflasyon hesaplaması ile TÜİK'in yüzde 30'luk enflasyon hesaplaması arasındaki farka dikkat çekti. İkisinin ortalamasının bile yüzde 45-50 civarında bir artışı gerektirdiğini, bu durumun asgari ücreti 33 bin liraya çıkaracağını belirtti. Ayrıca, Türkiye'nin büyümesinden kaynaklanan milli gelir payının asgari ücretliye yıllardan beri verilmediğini, sadece enflasyon hesabına odaklanıldığını vurguladı. Erbakan, bu payın da eklenmesi gerektiğini söyledi. Kalan miktarın yoksulluk sınırı hesabı ile tamamlandığını belirten Erbakan, iki asgari ücretin bir yoksulluk sınırına eşit olması gerektiğini, böylece iki asgari ücretle geçinen bir hanenin yoksul kalmadan yaşayabileceğini savundu. Bu çerçevede, 45 bin liralık asgari ücretin yarısını devletin, diğer yarısını işverenin karşılamasını önerdi. Erbakan, aradaki 23 bin liralık farkın 11 bin 500 lirasının asgari ücretli başına devlet tarafından ödenmesi gerektiğini, faize verilen paranın yarısının bile bu maliyeti karşılamaya yeteceğini dile getirdi.
Komisyondan Beklentiler ve Açlık Sınırı
"Komisyondan 45 bin liralık asgari ücret çıkar mı?" sorusuna ise Erbakan'ın yanıtı olumsuz oldu: "Mümkün değil. Mümkün değil." Mevcut ekonomik koşullar ve Komisyon'un geçmiş kararları göz önüne alındığında, Erbakan'a göre böyle bir artışın gerçekleşmesi gerçekçi değil. Erbakan, Komisyon'un yüzde 25 civarında bir zam yapacağını öngördüğünü, bunun da asgari ücreti 26-27 bin liraya tekabül ettireceğini söyledi. Bu rakamın, şu an itibarıyla 28 bin liraya dayanmış durumda olan açlık sınırının bile altında kalacağına dikkat çekerek, önerisinin gerçekleşme ihtimalinin düşük olduğunu belirtti. Bu açıklamalar, asgari ücret tartışmalarına yeni bir boyut kazandırırken, Komisyon görüşmeleri öncesinde beklentileri de şekillendiriyor.
