Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, konuşmasına, eğitimsiz ve resmi geliri olmayan anne babasının gösterdiği olağanüstü çabayı anlatarak başlayan Prof. Dr. Adıgüzel, “Ben 9 çocuklu bir ailenin en küçük ferdiyim. Annem ve babam hiç okula gitmemiş, eğitim almamış insanlar. Ama buna rağmen 9 çocuğun tamamı üniversite mezunu oldu. 4 kardeşim akademisyen, 3’ü profesör. Bu başarı kolay elde edilmedi. Bu nedenle annemi ve babamı burada saygıyla, rahmetle ve minnetle anıyorum” ifadelerini kullandı.
Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Ayşen Gürcan ile birlikte sempozyumun açılış konuşmalarını yapan Rektör Adıgüzel, eğitimin ailede başladığını vurgulayarak, “Hiçbir resmi geliri olmayan bir ailenin tüm çocuklarını okutması, üstelik akademiye kazandırması, aile kavramının ne kadar güçlü bir yapı olduğunu gösteriyor. Bu başarı, aile içi dayanışmanın ve değerlerin eseridir” dedi.
Sözleri sırasında zaman zaman duygulanan Adıgüzel, “Bu konuşmaları yapmak kolay değil. Eğitim almamış bir annenin, bir babanın, 9 çocuğunu da üniversiteli yapması bir mucizedir. Aile kavramı, bireyin geleceğini şekillendiren en temel unsurdur. Bugün burada bunu konuşacağız” şeklinde konuşarak, katılımcılardan büyük alkış aldı.
"ANNE BABANIZ YAŞADIĞI SÜRECE SİZ ONLARIN EVLATLARISINIZ"
Prof. Dr. Adıgüzel, "Burada konuşurken bir Anadolu Üniversitesi Rektörü olmamın dışında aynı zamanda bir baba olarak konuşuyorum. Kendi evlatlarıma bakarken aynı zamanda ülkenin evlatlarını da görüyorum. Kendi evlatlarım için 'Ne yapabilirim?' diye düşünürken, bu ülkenin evlatları, çocukları, gençleri için de 'Ne yapabilirizi' düşünmek istiyorum. Aramızda 50-60 yaşlarında insanlar olabilir, anne babaları yaşıyorsa onlar hala annelerinin babalarının evlatlarıdır. 60 yaşınıza da gelseniz o anne size 'Oğlum üşütme', 'Kızım üstünü giyin, rüzgarlı hava önünü kapat' demeye devam eder. Siz torun sahibi olsanız dahi, anne babanız yaşadığı sürece siz onların evladı olmaya devam edeceksiniz" diye konuştu.
"BU BİR SİYASİ POLİTİKA DEĞİLDİR"
Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Ayşen Gürcan, Prof. Dr. Adıgüzel'e duygu dolu konuşmasından ötürü teşekkür ederek, "Şu bir gerçek, refah göstergesidir öncelikle; zengin insanlar çocuk yapmaz. Sayın rektörüm 9 çocuk büyük bir güçtü anneniz ve babanız için. Ve öyle bir güçtü ki, sizler geleceğin yatırımı olarak görüldünüz ve size yapılan her yatırım çok değerliydi onlar için. Ama siz, işte profesör ağabeyiniz var, onun kaç çocuğu var? En fazla 3'tür, 4'e geçemiyoruz 9 çocuklu bir ailenin çocuğu olarak. Çok değerli bu sempozyum, önemsiyorum ve sonuçlarını da merakla bekliyorum. Değerli bir konu, bu konu da Aile Yılı ilan edildi. Kolay değildir 1 yılı ilan etmek, öylesine yapılan bir şey değildir. Bu bir siyasi politika da değildir arkadaşlar. Bu gelecek güvencenin çalışmasıdır" dedi.
Sempozyumun birinci oturumu Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sutay Yavuz'un "Türkiye'de Demografik Dönüşüm ve Aile; Mevcut Durum ve Gelecek", Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Canatan'ın "Ailenin Yaşlılık Halleri", İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Koçak'ın "Aileyi Etkileyen Yeni Dinamikler", Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeynep Burcu Uğur'un "Türkiye'de Kadın İstihdamı ve Çocuk Bakım Modelleri" konulu sunumları ile devam etti.
Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. H. Yaprak Civelek'in moderatörlüğünde gerçekleştirilecek sempozyumun ikinci oturumunda ise Polis Akademisi'nden Prof. Dr. Seda Öz Yıldız tarafından "Ailenin Güçlendirilmesine Yönelik Kamu Politikalarının Analizi", Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan Doç. Dr. Olgun Gündüz tarafından "Dijital Çağda Sosyal Bağlar ve Ailenin Gücü", Kilis 7 Aralık Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatih Güloğlu tarafından "Uzlaşımsal Bağlanma: Aile İlişkilerine Yönelik Yeni Bir Terim Önerisi", Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Nihan Yılmaz tarafından "Aile Yaşam Kalitesini Şekillendiren Sosyo- Ekonomik Dinamikler" konu başlıklarında sunumlar yapılacağı öğrenildi.
