Aktarlarda satılan bitkisel ürünlerin eczanelerde satılmasına tepki gösteren ve herkesin kendi uzmanlık alanında iş yapması gerektiğini söyleyen esnaflara yanıt veren Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayhan Altıntaş, esnafların yaptığı açıklamaların bilimsel gerçeklerden uzak olduğunu belirtti.
“Mesnetsiz ve bilimsel gerçeklerden tamamen uzak açıklamalar”
Prof. Dr. Ayhan Altıntaş, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Eczacılık mesleğinin bilimsel yetkinliğine yönelik had bilmez beyanlara karşı halkımızı bilimsel gerçeklerle aydınlatıyoruz. Eskişehir'de aktar esnafı temsilcilerinin, eczanelerde bitkisel ürün satışına ilişkin dile getirdiği "herkes kendi uzmanlık alanında kalsın", "eczacı bizim sattığımız otları bilemez" ve "bizdeki bitkisel" şeklindeki akıl dışı beyanatları, eczacılık camiası olarak bizleri derin bir hayal kırıklığına uğratmıştır. Bu hadsiz, mesnetsiz ve bilimsel gerçeklerden tamamen uzak açıklamalar, eczacılık mesleğinin asırlara dayanan bilimsel temellerini, akademik eğitim süreçlerini ve halk sağlığına olan şaşmaz katkısını küçümseyen, açıkça bir hadsizlik örneğidir. Halkımızın doğru bilgilendirilmesi ve mesleğimizin yüce saygınlığının her türlü spekülasyondan korunması adına bu detaylı açıklamanın kaçınılmaz olduğu görülmüştür.
“Aktarların akademik eğitimi ve bilimsel yeterliliği bulunmamaktadır”
Aktar esnafının "bizim sattığımız otları bilemezler" şeklindeki, bilgi eksikliğinden kaynaklanan ve cehaleti yansıtan iddiaları, bilimsellikten uzak, mesnetsiz ve gerçek dışıdır. Eczacılar, "ot" diye tabir edilen bitkisel materyallerin, doğru botanik tanımlaması, kültivasyon koşulları, toplama zamanı, kurutma ve saklama yöntemleri, etken madde standardizasyonu, kalite kontrol süreçleri, kontaminasyon riskleri (ağır metaller, pestisit kalıntıları, mikrobiyal yük) gibi kritik faktörler hakkında derinlemesine bilgiye sahiptir. Bu faktörlerin herhangi birindeki eksiklik veya yanlışlık, ürünün etkinliğini ortadan kaldırabileceği gibi, halk sağlığı açısından ciddi zehirlenme ve geri dönüşü olmayan sağlık sorunları riskleri de taşımaktadır. Aktarların bu konularda herhangi bir akademik eğitimi veya bilimsel denetim yetkinliği bulunmamaktadır. Onlar, bilimsel kanıt ve güvenlik standartlarından uzaktırlar.
“Eczacılar halk sağlığını her türlü ticari kaygının üzerinde tutar”
Bizler, eczacılar olarak, halk sağlığını her türlü ticari kaygının üzerinde tutan, bilimsel ve etik ilkelere bağlı bir meslek grubuyuz. Amacımız, sağlıklı bir toplumun inşasına katkı sağlamak, doğru ve güvenilir bilgiyle halkımızı bilinçlendirmek, ilaç ve tüm sağlık ürünlerine güvenli ve denetlenebilir erişimi sağlamaktır. Bitkisel ürünlerin eczanelerde, eczacı danışmanlığında satılması ihtimali, tam da bu kutsal amaca hizmet etmekte, halkımızın kontrolsüz ve potansiyel riskli ürünlerden korunarak, daha güvenli ve bilimsel temellere dayalı bilgiye ulaşmasını sağlamaktadır. Bu durum, aktar esnafının ifade ettiği gibi "işlerine olumsuz yansıma" değil, aksine halk sağlığının korunması adına atılmış bilimsel ve medeni bir adımdır.
“Bilimsel temeli olmayan iddialara itibar etmek sağlığımızı riske atmaktır”
Eczacılık mesleği, asırlar boyu süregelen bir bilim ve şifa geleneğinin modern temsilcisidir. Her bir eczacı, üniversite sıralarında farmasötik bilgiyle yoğrulmuş, laboratuvarlarda bitkisel maddeleri analiz etmiş, potansiyel riskleri ve faydaları hakkında eğitim almıştır. Halkımızı, sağlıkları için hayati önem taşıyan konularda, bilimsel bilgiye dayalı ve güvenilir kaynaklardan bilgi edinmeye, danışmanlık almaya davet ediyoruz. Unutulmamalıdır ki, sağlıkta ehliyet ve liyakat vazgeçilmezdir. Spekülasyonlara ve bilimsel temeli olmayan iddialara itibar etmek, kendi sağlığımızı riske atmaktır.”