Türkiye'de milyonlarca memur, memur emeklisi, SSK ve Bağ-Kur emeklisi, Ocak ayında maaşlarına yansıyacak artışları merakla bekliyor. Gözler, açıklanacak resmi enflasyon verilerine ve toplu sözleşme hükümlerine çevrilmiş durumda. Çalışma hayatı ve sosyal güvenlik alanındaki analizleriyle tanınan SGK Uzmanı Murat Göktaş, yaklaşan zam dönemine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Göktaş, özellikle kamuoyunda sıkça dile getirilen seyyanen zam beklentisinin gerçekçi olmadığını belirtirken, farklı emekli grupları için muhtemel zam oranlarına dair öngörülerini paylaştı. Yapılacak artışların temelini 8. Dönem Kamu Toplu İş Sözleşmesi ile altı aylık enflasyon verileri oluşturacak.
Memurlar İçin Belirleyici Faktör: Enflasyon Farkı
Kamu görevlileri ve memur emeklileri için Ocak zammının çerçevesi büyük ölçüde belli durumda. Yürürlükteki toplu sözleşme gereğince, memurlar Ocak ayında yüzde 11 oranında bir artış hakkını zaten elde etmiş bulunuyor. Ancak nihai oran, altı aylık enflasyon verilerinin açıklanmasıyla birlikte netleşecek olan enflasyon farkının eklenmesiyle ortaya çıkacak. SGK Uzmanı Murat Göktaş, sürece ilişkin teknik detayları şu sözlerle açıkladı: "Ocak ayında memur ve memur emeklilerine, toplu sözleşme artışı ile enflasyon farkı verilecek. Enflasyonun yüzde 14-15 oranında gerçekleşmesi durumunda, zam da o ölçülerde olacaktır". Göktaş'ın analizine göre, memur ve memur emeklilerinin maaşlarındaki toplam artışın yüzde 14-15 bandında olması kuvvetle muhtemel görünüyor. Belirlenecek oran, milyonlarca kamu personelinin alım gücünü doğrudan etkileyecek. Zamlı maaşlar, Ocak ayından itibaren hesaplara yatmaya başlayacak.
SSK ve Bağ-Kur Emeklilerinin Gözü Enflasyon Verilerinde
SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin zam oranı ise memurlardan farklı bir mekanizmaya göre hesaplanıyor. İlgili emekli grubunun maaş artışı, doğrudan altı aylık enflasyon oranına endekslenmiş durumda. Temmuz ayında, yılın ilk altı aylık enflasyon verilerine bağlı olarak maaşlarına yüzde 15,75 oranında bir zam alan SSK ve Bağ-Kur emeklileri, şimdi de ikinci altı aylık dönemin enflasyon rakamını bekliyor. Murat Göktaş, konuya ilişkin beklentisini net bir dille ifade etti. Göktaş, "SSK ve Bağ-Kur emeklileri için Ocak ayında yüzde 13 ila 15 arasında bir zam olasılığı mevcut" şeklinde konuştu. Söz konusu tahmin, yılın ikinci yarısındaki enflasyonist baskının bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Aralık ayı enflasyon verisinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanmasıyla birlikte, milyonlarca emeklinin alacağı net zam oranı da kesinleşmiş olacak.

Seyyanen Zam Beklentisi Neden Gerçekçi Değil?
Son dönemde, özellikle en düşük emekli maaşlarının iyileştirilmesi amacıyla gündeme gelen seyyanen zam talepleri, uzmanların değerlendirmelerinde karşılık bulmuyor. SGK Uzmanı Murat Göktaş, seyyanen artış ihtimalini oldukça zayıf gördüğünü vurguladı. Göktaş, "Seyyanen zam olanaklı değil" diyerek konuya dair net bir duruş sergiledi. Uzman isim, oransal zam yerine herkese eşit miktarda yapılan artışların sosyal güvenlik sisteminin temel prensiplerine aykırı olduğunu belirtti. Göktaş, "Seyyanen zam uygulaması, en düşük ve en yüksek maaş arasındaki uçurumu artırmakta ve huzursuzluk yaratmaktadır. O nedenle, yalnızca çok özel durumlarda tercih edilmektedir" sözleriyle konuya açıklık getirdi. Açıklama, hükümetin prim-kazanç dengesini gözeten oransal artış politikasını sürdüreceği beklentisini güçlendiriyor.
En Düşük Emekli Maaşının Geleceği Masada
Ocak zammı tartışmalarının bir diğer önemli başlığını ise en düşük emekli maaşı oluşturuyor. SGK Uzmanı Murat Göktaş, en düşük emekli maaşına yönelik olası gelişmelere de değindi. Göktaş, "Ocak ayında, en düşük emekli maaşının yetersiz olduğuna dair tartışmalar başlayacaktır. Devletin en düşük emekli maaşını düzenlemesi gibi bir yükümlülüğü yok. Fakat son iki dönemde, en düşük emekli maaşları enflasyon farkına göre artırıldı ve o durum ilerleyen dönemlerde de devam edebilir" ifadelerini kullandı. Göktaş'ın açıklaması, en düşük emekli maaşına yapılacak bir müdahalenin yasal bir zorunluluktan ziyade, hükümetin sosyal politikalar çerçevesinde alacağı bir karar olacağını gösteriyor. Dolayısıyla, 2026 yılına uzanan süreçte en düşük emekli maaşının seviyesi, ekonomik koşullar ve siyasi tercihler doğrultusunda şekillenmeye devam edecek.




