Bir yıldır virüs ile mücadele ediyoruz. Kimimiz sağlığının peşinde kimimiz rızkının… Kimi eğitiminden oldu, kimi özgürlüğünden… Hepimiz payımıza düşeni aldık. Bir yılı geride bıraktığımız için de iyice sıkıldık, aşırı bunaldık… Virüsün mutasyona uğraması, artan vefat ve vaka sayıları, aşının etkisi ve aşılamadaki sıkıntılar sıkıntımızı artırıyor. Yasaklar, kısıtlamalar geri döndü… Kimsenin dayanacak gücü kalmadı. An itibariyle yedi sekiz tanıdığım hastanede mücadele veriyor. Onca şeye rağmen en başa döndük… Havalar da inadına güzel… En başa dönmek, salgının biteceğine dair inançların azalması… Eski güzel özgür günlere daha çok var görüşünü hepimiz kabul ettik gibi… Her şeye rağmen virüsle mücadele daha yeni başlıyor! Birikimler tükendi, devlet elinden geleni yaptı. Devlet, belediyeler, yardım kuruluşları, hayırseverler hepsi herkes bir yıl boyunca elinde avucunda ne varsa verdi. Kaynaklar tükendi, azaldı ama virüsün yıkıcı etkisi bitmedi. Hatta önümüzdeki günlerde daha yıkıcı olmaya başlayacak. Sadece aşıyı bularak, tedbirlere uyarak bu savaşta galip gelemeyiz. Bunların yanına mutlaka paylaşmayı eklemeliyiz. Paylaşmayı artırmalıyız… Üstelik sadece maddi paylaşımlar değil… Bir süredir moral olarak da iyi değiliz. Manevi destekler şu aralar çok kıymetli… 7’den 70’e toplumun, çevremizdekilerin manevi direncinin de artırılması gerekir. Nezaketi ve paylaşmayı artırdığımız bir nisan ayı olsun.