Yazı: Cihan Yıldırım

Eskişehir neden şanslı?

Çünkü bu konuda gerçekten çok güzel örnekler ortaya kondu. Devam eden bazı çalışmalar da duyuyorum. Onları da heyecanla bekliyorum. Bu yazıda o kitaplara yer vermek istiyorum. Elbette bildiğim, okuduğum, incelediğim kadarıyla... Muhtemelen daha pek çok değerli kitap vardır. Öğrenirsem ya da bir şekilde bana ulaşması durumunda onları da tanıtmak, duyurmak isterim. Eskişehir hakkında konuşmak isteyenler bu kitaplara mutlaka göz atmalı.

Gelelim kitaplara...

İlk kitabımız Prof. Dr. Fevzi Sürmeli’nin Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü döneminde hazırlanan; “Kurtuluş ve Aydınlanma: Arşiv Belgeleriyle Eskişehir” isimli çalışma. Tam bir başucu kitabı... Edinmek biraz zor olabilir ama mutlaka bulmaya çalışın.

Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Yakut’un “Modern Eskişehir'in Doğuşu” kitabı da kente dair değerli bilgiler barındırıyor. Kemal Hoca’nın sade anlatımıyla kitap okunur ve anlaşılır... Kebikeç Yayınları’ndan çıkan kitap, Cumhuriyet’in ilk 15 yılında Eskişehir’de yaşanan söz konusu değişimi ele alıyor. 1923-1938 yılları arasındaki Eskişehir’i anlatan eserde kentimizin ekonomik, siyasi, eğitim, sosyal, spor ve sağlık alanındaki gelişmesi belge ve fotoğraflarla işleniyor. Kitapta ayrıca Kızılcıklı Mahmut Pehlivan’ın, sıtma ile mücadelemizin, bankalarımızın, Kalabak suyumuzun, ilk fabrikalarımızın, ilk gazetemizin ve sinema kültürümüzün hikâyesi de okunabilir.

Gazeteci arkadaşım Deniz Çağlar Fırat’ın Eskişehir Sanayici ve İşadamları Derneği adına hazırladığı “Eskişehir Anadolu’nun Yıldızı” eseri de mutlaka kütüphanenizde yer almalı.

Ticaret Odası yayını olan “Eski Bir Şehrin Hikâyesi” kitabını Zafer Koylu ve Melis Birgün hazırladı. Eskişehir’in hikâyesine hayran olacaksınız.

Eskişehir Sanayi Odası, Başkan Savaş Özaydemir döneminde “Kendini Var Etmek... Bir Sanayileşme Mucizesi” çalışma yaptı. Sadece sanayi ve üretim yok. Mucizeler de var... Okuduktan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Bunun ‘garantisini’ verebilirim. Rüştü Bozkurt kitap hakkında “Kentin sosyoekonomik yaşamını biçimlendiren oluşumların kronolojik dökümü yapılmış: 1894'te Berlin-Bağdat Demiryolu yapımı sırasında kurulan Cer Atölyeleri ile başlanarak, 1895'te Eskişehir Ticaret ve Sanayi Odası'nın kuruluşu, 1918'de Eskişehir Çiftçi Bankası ve 1923'te Kurt Sait ve Muhtar Başkurt'un kurdukları kiremit üretim tesisiyle sürdürülen gelişmeler aktarılmış. Eskişehir'de endüstri tarihi üzerinde çalışma yapmak isteyenler için ayrıntılı rehberin hepsini burada paylaşırsak bu yazının sınırlarını aşar” demişti.

Yine son dönemin en önemli kitaplarından birine Tepebaşı Belediyesi imza attı. Başkan Ahmet Ataç "Eskişehir: Kökleri Derinde Yepyeni Bir Şehir" kitabın tanıtımını yaptığında ‘hazine’ değerinde olduğunu anlamıştım. Hemen şöyle bi göz attım, yanılmadığımı gördüm. Fotoğraflarla desteklenen kitap bizi kentin ‘köklerine, derinlerine’ götürüyor. Cumhuriyet döneminin en önemli ve aydınlık merkezlerinden biri haline gelen Eskişehir’in tarihi hikayesini fotoğraflar ve özel aktarımlar ile ele alan kitap, Eskişehirli edebiyat ve tarih severlerin beğenisini topladı. Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Kırmızı Yayınları’ndan çıkan kitapa ilişkin, “Eskişehir, bir Cumhuriyet kenti. Osmanlı'nın çok küçük bir yerleşim bölgesi iken, Cumhuriyet döneminde kimliğini bulmuş bir kent. Nesi var nesi yoksa Cumhuriyet’e borçlu bir kent. Eskişehirliler de bu değerli kitaba gösterdikleri alaka ile beni çok mutlu ettiler. Hala okumamış olan tüm hemşehrilerime bu güzide eseri tavsiye ediyorum” dedi.

Özgür Topyıldız’ın “Anadolu Yıldızı Eskişehirspor” isimli kitabı da özellikle “Eskişehirspor kapanmalı mı” tartışmalarının yaşandığı şu günlerde bir kez daha okunmayı hak ediyor. Eskişehirspor’un ‘bir futbol takımı’ olmadığını göreceksiniz.

Eskişehir Eczacı Odası Başkanı Yücel Yenilmez de kitap hazinemize katkı sunan isimlerden... İki yılda hazırlanan “Eskişehir Eczacılık Tarihi” kitabı kentin eczacılık tarihini, Eczacılık Fakültesinin tarihini ve yarım asrı aşan geçmişe sahip Eskişehir Eczacı Odası’nın tarihini anlatıyor. Bütün oda ve kurumların yapmasını istediğimiz bir çalışma.

Avukat Ahmet Vural’ın “Kendim Olabilmek” kitabı da okunması gereken kitaplar arasında. Vural, kişisel hayatının yanı sıra tanık olduğu önemli olayları da okurla paylaşıyor. Başka hiçbir yerde okunamayacak olaylar bu kitapta.

Ve son olarak kentin ‘resmi olmayan tarihi’ niteliğindeki Cemalettin N. Taşcı’ya ait “Yılmaz Büyükerşen: Zamanı Durduran Saat” kitabı... Taşçı’nın kalemi, Hoca’nın samimi anlatımıyla Eskişehir’in 50 yılına dair önemli bilgiler, tespitler sizi bekliyor. Doğan Kitap’tan çıkan ve her Eskişehirlinin okuması gereken çalışma “Bu kitap, küçücük bir bozkır şehrinde, şehrin ölçüleriyle orantısız hayaller biriktirerek büyüyen, sonra da o devasa hayalleri birer birer hayata geçiren yılmaz bir adamın, kendi ağzından hikâyesidir. Bu hikâyeyi okurken, imalatı çoktan durdurulmuş insanlardan birinin nasıl büyüdüğüne adım adım tanıklık edeceksiniz. Bozkırın ortasında önce imrenilecek bir üniversitenin, dev bir açıköğretim sisteminin yaratılmasına, Türkiye'de 'yapılamaz' denilen işlere soyunma maceralarına, sonra da imrenilen bir şehrin inşasını sağlayan hayal gücüne, kararlılığa, gözü karalığa şahit olmakla kalmayacak, aynı zamanda yakın tarihin pek bilinmeyen birçok olayını da öğreneceksiniz" ifadeleriyle tanıtılmıştı.

Kent Kitaplığı denemem burada bitiyor. Bu çalışmalar Eskişehir’i daha değerli ve ölümsüz hale getirdi. Emeğe geçenlere teşekkür ediyorum.