Tüm Türkiye'de olduğu gibi Eskişehir'de de Emeklilikte Yaşa Takılanlar heyecanla aralık ayını bekliyor.

Şunun şurasında iki ay kaldı kalmadı...

Yaklaşık 1,5 milyon kişinin hemen, 2,5 milyon kişinin de birkaç yıl içinde emekli olması bekleniyor.

Tartışmasız kazanılmış bir hak.

Burada iki taraflı bir durum söz konusu.

Biri emek yani çalışan diğeri işveren yani üretim araçlarının sahipleri...

Emeklilikte emek kısmı tamam gibi görünüyor eğer son dakika sürprizi olmazsa...

Bunun bir de işveren tarafı tabi.

Onlar buna hazırlıklı mı?

Emekli olacakların bir tazminatı olacak.

Bir de yeni yılda asgari ücrete zam yapılacak.

Bu da kıdem tazminatlarının artışı demek...

Biliyorsunuz işsizlik sigortası çıktığında patronlar hükümete karşı kıdem tazminatını masaya sürmüş ve bunun gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etmişlerdi.

Kısaca EYT'lilerin kıdem tazminatının ödenmesinin yanı sıra asgari ücrete yapılacak zamla birlikte artacak kıdem tazminatı iş dünyasında nasıl karşılanıyor ona bir bakmakta fayda var.

Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, geçen gün Bloomberg HT kanalında katıldığı programda istihdam ve EYT konusuna yönelik fikirlerini paylaştı.

Gelin isterseniz Başkan Kesikbaş'a kulak verelim:

"Çalışanlarımızla büyük bir aileyiz. Eskişehir Sanayi Odası üyesi şirketlerimizin yaklaşık 80 bine yakın çalışanı var. Tabii ki onların refahı, sosyal yaşam standartları, bizler için çok kıymetli. Onların mutluluğu işe de yansıyor. Bu anlamda zam yapılacak asgari ücretle ilgili bir sıkıntı çıkacağını düşünmüyorum ama burada şirketlerin rekabetçiliğini sıkıntıya sokmayacak birtakım desteklerin verilmesi önemli.

Pandemide istihdamla ilgili olayı yaşadık. Hiçbir sanayici çalışanını kaybetmek istemez. En azından 6 ay boyunca herhangi bir resesyon (durgunluk) veya kriz ve problemde çalışanıyla beraber iş hayatına devam edeceğine inanıyorum. Her ne şartta olursa olsun böyle olması gerekiyor.

Çalışanları bir an önce işten çıkaran sektörlerde pandemi döneminde, daha sonra işler hızlıca arttığında arkadaşlarını bulmakla ilgili sıkıntılar yaşadığını gördük. Pandemi döneminde istihdamını koruyan özellikle elamanla ilgili onları koruyan birçok firma hızlı bir şekilde büyümeye devam etti.

Bu entelektüel beşeri bir sermaye. Nasıl finansmana erişimle ilgili dertlerimizi, sıkıntılarımızı anlatıyorsak, bizim sanayiciler olarak üzerimize düşen en önemli görev istihdamı korumak, onları mağdur etmemek. Burada tabii ki devletin yapıcı sübvansiyonları ve destekleri son derece önemli.

Burada en büyük problem şu…

Asgari ücret artıyor bundan sıkıntı yok ama arkadaşlarımızla kendi aramızda konuştuğumuzda en önemli problemin kıdem tazminatlarında olduğunu görüyoruz. Kıdem tazminat yükleri ciddi şekilde artıyor. Özellikle yılbaşından sonra şirketlerin üzerinde kıdem tazminatı yükleri artmış olacak. Bu ciddi şekilde kambur oluşturuyor.

Özellikle Emeklilikte Yaşa Takılanlar konuları konuşuluyor. EYT ile birlikte yine kıdem tazminatlarıyla ilgili ciddi sıkıntıların oluşacağını düşünüyorum. Şimdiden kıdem tazminatlarının finansmanıyla ilgili kamu bankalarının şimdiden düşünmesinde, şirketleri zora sokmadan birtakım ürünler geliştirmesinde son derece fayda görüyorum. Çünkü bunlar 3-4 ay sonra çok net ve dramatik bir şekilde karşımıza çıkacak.

EYT öyle ya da böyle çıkacak gibi görünüyor. Asgari ücretin artmasıyla kıdem tazminatı yükleri artıyor. EYT ile birlikte kıdem tazminatı oluşturacak olan firmalar bunca sıkıntının içinde...

Bu sıkıntılar ve bunların finansmanı ayrıca problem teşkil edecek ama sanayicilerimiz istihdam konusunda son derece hassas ve duyarlı olduğunu pandemi döneminde çok net bir şekilde gördüm."

Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş'ın tespitleri bu yönde.

Umarım kafalardaki bazı soru işaretlerine yanıt olmuştur.

Kalın sağlıcakla.