Eskişehir’in en verimli topraklarına termik santral kurulmak isteniyor. Bu mesele bir iki yıldır daha yoğun bir şekilde gündemimizde…
Sadece Alpu’yu, ovayı değil her yere, herkese zarar verecek projenin durdurulması için ciddi bir direniş var. Kamuoyu termik santral işine büyük ölçüde ‘olumsuz’ bakıyor.
İktidar temsilcileri ya da hükümete yakın isimlerin doğrudan karşı çıkmasını beklemek saflık olur elbette. Zaten onlar da şu ana kadar projeyi savunmadı! Ankara’dan gelen ekiplerle birlikte projeyi savunan, Eskişehir’i ikna etmeye çalışanların sayısı bir elin parmaklarını geçmez.
İktidar kanadında yer alanlar için ‘gönülsüz’ demek mümkün…
Hatta AK Parti’li olduğunu bildiğimiz bazı isimler -TÜKDES Genel Başkanı Süleyman Bakal gibi- termik santral kurulmasına karşı çıkıp, alternatif projeler önerdi.
Öte yandan pek çok iktidar yetkilisi bu konuda ‘olumsuz’ görüş bildirmekten kaçındı, çekindi…
Ne zaman bu yönde bir soru gelse “Bu konu teknik bir konu. Siyaset malzemesi yapılmamalı. Bilimsel olarak tartışılmalı. Üniversiteler, bilim adamları konuşmalı” dedi. Bu topu taca atmanın da ötesinde uzay boşluğuna göndermekti!
Böyle diyerek ne kadar ‘usta’ politikacı olduklarını göstermiş oldular.
Onca baskıya rağmen…
Aylar geçmesine rağmen…
Termik santralin zararları her yönüyle ortaya konmasına rağmen…
Bir tek parti yetkilisi çıkıp “Bu işe engel olacağız. Eskişehir taşıyla, toprağıyla, havasıyla, suyuyla temiz kalacak. Bunun için elimizden geleni yapacağız” demedi…
Böyle cümleleri bir kenara bırakın… Yine hiçbir yetkiliden “Eskişehir’in hassasiyetlerini ve endişelerini anlıyoruz. Termik santral işini Ankara ile, Bakanlık ile görüşeceğiz. İstek ve talepleri aktaracağız” gibi sözler duymadık…
Termik santral meselesi iktidar temsilcilerinin ‘korkulu’ rüyası oldu! Hayır, santralin kendisi değil ‘santral sorusuna’ muhatap olmaktan çekinir oldular…
Böyle geçti günler…
Birkaç gün önce AK Parti Büyükşehir Adayı Burhan Sakallı’ya termik santral meselesi soruldu. Sakallı “Benim büyükşehir belediye başkanı olduğum bir şehirde şehrimin ve hemşehrilerimin hayrına olmayan hiçbir iş yapılamaz” dedi.
İlk kez iktidar kanadından biri böylesine net bir ifadeyle santrale karşı olduğunu ya da yapılmaması için çaba harcayacağını ifade etti.
Önemli bir cümle…
Güzel bir vaat…
Beklenen bir davranış…
Öte yandan Sakallı’nın bu ‘dik duruşuna’ şehirden, basından, STK’lardan destek gelmedi. Kimse ‘oralı’ olmadı…
Sakallı’ya teşekkür eden görmedim, ‘helal olsun başkan’ diyeni duymadım, ‘yürü arkandayız’ Burhan Abi paylaşımları yapılmadı. Santrale karşı ¬mücadele verenlerden kuru bir ‘eyvallah’ yok. Kimse çıkıp ‘yetmez ama evet’ demedi.
Sakallı’ya ‘İşte Eskişehir’in evladı” benzetmesi de yapılmadı… Cesaretini takdir eden de olmadı…
Oysa Sakallı iki yıldır beklediğimiz şeyi söyledi. Ne amaçla söylenmiş olursa olsun benim için çok kıymetli bir söz. Bir kıymeti var mı bilmiyorum ama ben Sakallı’ya “helal olsun” diyorum.