Samet Özkaya kimdir?

1987 yılı Eskişehir doğumluyum. Makine Mühendisliği eğitimim sonrası iş hayatına atıldım. Yaklaşık 15 senedir tam zamanlı olarak çalıştığım şirketimizde (GEM Endüstri A.Ş.) son 4 senedir YK Başkan vekili ve Genel Müdür olarak görevime devam ediyorum. Öğrenim hayatım boyunca hemen hemen her boşlukta aile şirketimiz olan üretim işletmemizde çalışma fırsatım oldu. Bu durum mesleki gelişimime büyük katkıyı sağlayan etkenlerin başındadır.

Bunların yanında, hobiler edinmeye gayret ediyorum. Tüplü dalış favorimdir ve su sporlarıyla ilgileniyorum. Kış aylarında da kayak yapmayı tercih ediyorum.

Şirketiniz hangi alanda faaliyet gösteriyor?

Üretim ve ticaret alanlarında şirketlerimiz mevcut. Ana başlıklar halinde şu şekilde toparlayabilirim. Ana şirketimiz olan GEM Endüstri A.Ş. 1986 yılında babam Gürbüz Özkaya’nın kurduğu işletmedir. Bu firmamızda, endüstriyel makinalar üretimi yapıyoruz. Özellikle beyaz eşya sektöründe proses makinaları ve üretim hatları kurulumunu tamamlıyoruz. En basit anlatımla bizim ürettiğimiz makinalarda buzdolabı üretimi yapılıyor. Sektörümüzde Türkiye’de lider konumdayız ve dünya sıralamasında ilk beşteyiz diyebilirim. 40 ülkeye yapılan ve %75 oranında ihracat payıyla ülke ekonomisine katkı sağlamaya istihdam yaratmaya devam ediyoruz. İkinci üretim işletmemiz, 2016 senesinde Silkar Holding’den devraldığımız PMG Taral Tarım Aletleri A.Ş. şirketimizdir. Bu firmamızda tarım aletleri, motorlu çapalama makinaları ve el traktörleri üretimini gerçekleştiriyoruz. Taral firmasının Türkiye tarım sektöründe yeri çok önemli, uzun yıllar ülkemizde sektörünün yıldızı olarak faaliyetini sürdürmüş. Bunun yanında %33 yurtdışı ortaklı firma olması bize ülkemize yabancı yatırımcı gelmesine vesile olma motivasyonunu da sağladı. PMG Taral yurtiçinde yaygın dağılım ağı ile 600’e yakın noktada distribütörler vasıtasıyla ve ulusal market zincirleri ile ürünlerini nihai tüketiciye ulaştırmaktadır. İç pazarda lider olan firmamızı globalde güçlü bir oyuncu yapmak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Bunların dışında, GEM Dış Ticaret A.Ş. , GEM Mimarlık, Razer Markası ile tarım aletleri ithalatı yaptığımız başka bir firmamızla büyük bir aile olarak faaliyetlerimize devam etmekteyiz.

İş hayatınızdaki öykünüz nasıl ilerledi?

Ailem her zaman çok anlayışlı oldu ve hiçbir zaman beni bu mesleği yapmamda zorlamadı fakat bizim gibi aile şirketlerinde doğduğunuz andan itibaren aslında kariyer planınız yapılmış oluyor. Bu bir nevi mahalle baskısı diyebiliriz. Aile için sanayici kültürüyle yetiştiğim için hiçbir zaman başka bir mesleği yapmayı düşünmedim. Sadece işimizi nasıl daha ileriye taşırım ve global firma haline getiririm sorusuna cevap aradım. Az önce de bahsettiğim gibi çocuk yaştan itibaren diyebileceğimiz bir serüven ile şirketin hep içinde bulundum. Sonrasında eğitimimi de buna paralel olarak alınca kariyerim tamamen netleşti. Şu anda şirketlerimizin hepsinde üst yönetimde görevlerim devam ediyor.

Sivil toplumla ilişkiniz nasıl?

Tabi ki yoğun bir iş hayatı tempomuz var ve zaman zaman aileme vakit ayırmakta zorlanıyorum. Bunların dışında her fırsatta STK’larda görev almaya ve katkı sağlamaya çalışıyorum. İş hayatımın en başından itibaren sivil toplum kuruluşlarında yer almaya özen gösteriyorum. Sosyal yardımlaşma derneklerinin yanında meslek örgütlerinde ve sektörel derneklerde üyeliklerim var. Beysad ve Egsiad gibi kuruluşları örnek verebilirim. En önemlisi diyebileceğim ve en çok mesai harcadığım konu ise Eskişehir Organize sanayi Bölgesidir. 2018 yılında Nadir Küpeli başkanlığında seçim ile geldiğimiz görevimizin devam ediyor. Bende bu süreçte Yönetim-Denetim Kurulu üyesi olarak çalışmalarıma devam ediyorum.

Kişisel ya da kurumsal hedefiniz nedir?

Son dönemde hep birlikte yaşamaya devam ettiğimiz pandemi süreci eminimki hepimizin hayatını ve hedeflerini gözden geçirmesine neden oldu. Kişisel hedeflerden ziyade sağlığın ve ailenin ne kadar önemli olduğunu daha önce hiç yaşamadığımız kadar iyi anladığımızı düşünüyorum. Bunun için kişisel bir hedef koymaktan ziyade anın tadını çıkarmak ve mümkün olan en fazla sürede aileme ve yakın çevreme vakit ayırmayı ilk sıraya koyuyorum. Kurumsal olarak ise hedef koymamak mümkün değil. Herhangi bir hedef olmadan çalışmanın doğru olmadığına inanıyorum. Her girişim hayal ve hedeflerle başlıyor. İkinci jenerasyon olarak kardeşim Vedat Özkaya ile şirketlerimize dinamizmi ve girişim ruhunu yenilediğimizi ve çağa ayak uydurduğumuzu düşünüyorum. Tabiki babamızın bize bıraktığı kültürel miras yadsınamaz ama artık kenara çekilip dinlenmeyi ve uzaktan izlemeyi çoktan hakketti. Her ihtiyacımız olduğunda da engin tecrübesi ile yanımızda olmaktan vazgeçmiyor.

Ana hedefimiz ise şirketlerimizde ihracat oranı yüksek ülkeye döviz getiren katma değer üreten hallerini sürdürülebilir kılmak ve globalde büyük oyuncular haline getirmektir.