Basın toplantısında konuşan Arslan, günümüzün en büyük meselesinin koronavirüs olduğunu belirterek, kamuoyuna verilen bilgilerin ve paylaşılan rakamların vatandaşlar tarafından kuşkuyla karşılandığını söyledi.

Halkın AK Parti ve CHP tarafından kuşatma altına alındığını öne süren Arslan “İktidar ve medyası hastalığın korkunç boyutlarda olduğunu, hastalıktan kurtulmak için cezai müeyyideler ve aşı ile bu işin çözümünü bulurken; muhalefet partisi CHP de koşulsuz olarak bütün memleketi kapanmaya ve aşılanmaya davet ediyor. Vatandaş hısmına, akrabasına ziyarete gidemezken, parkta iki kişi yan yana oturduğunda, tramvaydan inen bunalıp maskesini bir dakikalığına burnunun altına indirdiğinde ağır para cezaları kesilirken; kongreleri lebalep dolduran, gençlik şölenlerinde davul zurna eşliğinde halay çeken, deve güreşleri oynatan hükümetimiz tam bir vurdumduymazlık ve aymazlık içindedir. Hal böyle olunca vatandaş da koronaya şüpheyle bakıyor. “Acaba böyle bir hastalık var mı?” diye kendi kendini sorguluyor” dedi.

“MEMLEKETİMİZ DENEME TAHTASI MI?”

CHP’nin koşulsuz olarak bütün vatandaşları aşılanmaya teşvik ettiğini belirten Arslan, CHP’yi Çin aşısını sorgulamamakla suçladı. Arslan, konuşmasını şöyle sürdürdü;

“Avrupa’da ve dünyada yetkili yerlerden onay almayan ve gariban birkaç ülkeye verilen bu Çin aşısını ısrarla neden kendi vatandaşımız için istiyor? Avrupa’da HES kodu henüz uygulanmazken neden ilk bizim memleketimizde uygulanıyor? HES kodu ilk Çin'de uygulanmış, hemen ardından bizim ülkemizde uygulanıyor. Memleketimiz deneme tahtası mıdır?”

“AŞI ŞİRKETLERİ SORUMLULUK ALMIYOR”

Arslan, şöyle devam etti;

“Her gün koronavirüsten ölenlerin sayısı veriliyor. Neden başka hastalıklardan ve sebeplerden ölenlerin sayısı verilmiyor? Aşı olanların aşıdan zarar görmesi halinde aşı şirketleri sorumluluk almıyor. Sebebi nedir? Gelişmiş ülkeler kendi aşısını yaparken, biz kendi aşımızı henüz neden yapmadık? Çin'den gelen ve korona hastalığını teşhis eden kitlerin sağlıklı olmadığı medyada yer almakta.”

“Çin kitinden muayene olan bir kişinin dört testten ikisinin pozitif, ikisinin negatif olduğu; yani bu kitlerin sağlıklı olmadığı söyleniyor. Aşı olanların bir daha hastalığa yakalanmayacağı garantisini vermiyorlar. Yılda iki sefer, sonraki yılda iki sefer insanımız devamlı aşı yapılmak isteniyor. Buradan hem iktidara hem de ana muhalefete sesleniyorum; Gözünüz kapalı dışarıdan gelen kitlere ve aşılara insanımızı mahkûm etmeyin. Yerli aşımızı ve yerli kitlerimizi bir an önce yapın.”