Atahan Gezer

29 Ekim Kadınları Derneği üyeleri, 5 Aralık 1934 tarihinde kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesinin 88. yıl dönümünde, siyasette eşit temsil isteklerini dile getirmek için Yunus Emre Halk Çarşısı önünden Vilayet Meydanı’na yürüyerek Atatürk anıtına çelenk sundu.

Dernek bünyesinde faaliyet gösteren Eskişehir Kadın Bando’nun da katıldığı yürüyüşte kadın meclis üyeleri ile çeşitli siyasi partilerin kadın kolları temsilcileri de hazır bulundu. 
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından kadınlar, Vilayet Meydanı’nda Atatürk anıtına çelenk bıraktı.
Burada açıklama yapan Eskişehir Şube Başkanı Sibel Erenoğlu, Türk kadınının siyasi haklarını elde etmesinin üzerinden 88 yıl geçtiğini anımsatarak, Haziran 1923’te Nezihe Muhittin, Nimet Remide, Latife Bekir ve Şukufe Nihal gibi aydınlanmacı kadınların önderliğinde kurulan, “Kadınlar Halk Fırkası”nın kapatılmasının 100. yılına yaklaşıldığını söyledi.

Erenoğlu, şunları kaydetti:
“Anayasa’da kadınların siyasete katılım haklarının olmadığı gerekçesiyle kapatılan kapılar, kadınlar için hala açılmadı. Anayasa’da, ‘Siyasi Haklar ve Ödevler’ başlığı altında, ‘seçim kanunlarının temsilde adalet ilkesine bağlı kalınarak düzenlenmesi’ emrediliyor. 1935 seçimlerinde parlamentoda yüzde 4,6 olan kadın oranı, bugün yüzde 30’lara dahi çıkamıyor. Kadınlar kotalarla değil, yüzde 50 eşit temsille var olmak istedikleri parlamento ve yerel meclislerde hala azınlıktalar. Kadın milletvekili ve kaymakam sayısı 101, vali sayısı ise 3… Kadınların TBMM’de temsil oranı yüzde 17,2, kadın bakan sayısı 1, kadın belediye başkanı oranı ise yüzde 2,95… 2019 yerel seçimlerinde seçilen kadın belediye başkanı sayısı 42 ve 30 büyükşehir belediye başkanından sadece 3’ü kadın… Yerel yönetimlerin meclis üyeleri arasında kadınların oranı yüzde 11, kadın muhtar oranı ise yüzde 2,16’dır. 50 bin 157 muhtarın sadede bin 71’i kadındır. Eşitlik, parti organlarında da sağlanamıyor. Partilerin yönetim organlarını erkekler dolduruyor. Kadın, ‘temsili ve vitrinlik’ olmaya devam ediyor. Partiler, kadınları siyasi özne olarak görmedikçe, karar organlarında eşit temsili sağlamadıkça, kota anlayışını terk edip, fermuar sistemi ile her iki cinse eşit seçilme hakkı tanımadıkça sorunun çözümü olanaklı görünmüyor. Eşitlikçi bir dünyayı yaratmak için siyasetin de kadın işi olduğunu mutlaka kanıtlayacağız.”