Kesikbaş: Mesleki eğitim benim en takıntılı olduğum konulardan bir tanesi. İki yıldır Sanayi Odası’ndayız. Ekip olarak iki şeye konstantre olduk. İhracatın artırılması ve mesleki eğitim… İhracatın artırılması ile ilgili birçok çalışma yapılıyor. Mesleki eğitim özellikle treni kaçırmış insanlar için. Herkes üniversite okuyamayabilir ya da meslek liselerinde istediği performansı tutturamamış olabilir. Bir de biz 17-18 yaşında üniversiteye girdiğimizde daha olgunduk. Yeni nesil 17 yaşında çok olgun olmuyor. Onlar 22-23 yaşlarında olgunlaşıyorlar. Veya hayata adım atmaya başlıyorlar. Sorumluluklar biraz daha artmaya başlıyor. O dönem içinde treni kaçırmış olabiliyor.

Trene son bir vagon ekliyoruz

Biz trene son bir vagon ekliyoruz. 22-35 yaş için proje yaptık. Sadece meslek lisesi ya da düz lise mezunları değil üniversite mezunları da katılabileceği programlar hazırladık. Yakında açılışı yapacağız. Eylül ayında açmayı planlıyoruz. BEBKA’nın büyük desteğini aldık. Milli Eğitim Müdürlüğü bize çok yardımcı oldu. Turgut Reis Meslek Lisesi içinde bize alan tahsis ettiler. Yaklaşık 3000 metrekarelik bir alan. Oranın restorasyonu yapıldı, makineleri sipariş verildi. Biz orada aslında yaşayan bir fabrika kuruyoruz. Normal bir meslek eğitim merkezi gibi burada torna şudur böyle yaparsan böyle olur gibi değil… Bir fabrika gibi hem çalışacak aynı zamanda o ortamda eğitimler yapılacak. Bir model oluşturuyoruz.

Yarısı 200 saat sonra elenecek

Esas beklentimiz yedi sektörde aranan eleman yetiştirmek. Bunlar Eskişehir’in gerçekten ihtiyacı olan sektörler. Operatör, kalıpçı, kaynakçı, CNC gibi… Eğitim dört seviyeden oluşacak. Her dönem açılışta 250-300 kişi başvuracak. Bunların yarısı 200 saat sonra elenecek. İlk eğitimler sonrası… İyi insan olmakla, etik değerlerle ilgili, temel bilgiler verilecek, çok kalifiye insan yetiştirmek kafi olmuyor. İyi insan da yetiştirmek gerekiyor. Elenenler bile iş bulacak kabiliyete gelecek. Sonra yine eleme var. İkinci aşamada biraz daha teknik bilgiler işin içine girecek. Üçünce ve dördüncü aşamada uzman olacaklar. Hepsi sertifikalanacak. Hepsini İŞKUR ile organize ediyoruz. Halk Eğitim ve Milli eğitim Müdürlüğü ile organize ediyoruz. Dilerlerse kalfalık ve ustalık belgelerine haiz olacaklar.

Mühendis arkadaşları da bekliyoruz

Derdimiz hem iyi insan yetiştirelim hem kalifiye insan yetiştirelim. Bir de 22-35 yaşı kaybetmeyelim. Tekrardan sistemin içine koyalım. Bu mühendisler içinde geçerli. Ben elektrik elektronik mezunuyum. Biz biraz şanslıydık. Dört senenin sonunda seçenekler vardı. Bugünkü diplomalar çok jenerik. Üniversite mezunu mühendis arkadaşları da bekliyoruz. O altı aylık süreçte kendini geliştirebilecek. PLC eğitimi alabilir. Kendini hidrolik–pnömatik konularında geliştirmek isteyebilir. Tüm laboratuvarlar kuruldu, hocalarımız da hazır. Bu sistem üniversiteyle girmek için gittiğimiz kursların meslek versiyonu gibi olacak. Büyük ihtimalle ücret olmayacak gibi çünkü İŞKUR desteği var, Halk Eğitim’in desteği var… Devletimizin destek ve kaynaklarıyla yapılacak.

Geleceğin mesleklerini öğretmek istiyoruz

Biz geleceğin mesleklerini de orada öğretmek istiyoruz. Özellikle yazılım ve güvenlik sektöründe… Gelecek 5-10 içinde popüler olacak meslekleri orada öğretmek istiyoruz. Muhtemelen bunlar için bir miktar ücret olabilir ama bahsettiğimiz rakamlar devasa rakamlar değil. Çünkü iyi hocalar bulmamız gerekiyor, Türkiye’nin en iyilerini buraya getirmeniz gerekiyor. Hoca konusunda sadece Milli Eğitim, Halk Eğitim kaynakları değil bu işe gönül vermiş abilerimiz var. Mühendis var, tekniker var… Bunların çoğuna eğitici eğitimleri aldırılıp sistemin içine entegre edeceğiz. Biraz gönüllülük esasıyla olacak. Bunu Eskişehir’de başaracağımıza inanıyorum. Birkaç ilde yapılıyor ama bizimki çok farklı olacak. Biz bir fabrika ortamı yaratıyoruz. Bir eğitim merkezi değil bir fabrika olarak oluşturmaya çalışıyoruz.