CHP Milletvekili Utku Çakırözer’in TBMM’de yaptığı basın toplantısı ile kamuoyu ile paylaştığı Ocak ayı Basın Özgürlüğü Raporu’na göre, yılın ilk ayında en az 45 gazeteci hakim karşısına çıktı. Bunlar arasında Sedef Kabaş sabaha karşı gözaltına alınarak tutuklanırken, 5 gazeteci daha gözaltına alındı. Cemaat yurdunda intihar eden Enes Kara’nın haberini yapan Elazığlı gazeteci Faik Akgün işinden olup, tehditlerin hedefine konurken, gazeteciler tehdit edildi. RTÜK, TELE1 ve Fox TV’ye ağır cezalar verirken, haber siteleri ve haberlere getirilen erişim engelleri de Ocak ayına damgasını vurdu. Ekonomik kriz ve döviz kurundaki değişim 32 yıllık Dergah dergisini kapattırdı. Çakırözer,“Türkiye’de basın kuruluşları ve gazeteciler maalesef yeni yıla yeni umutlarla giremedi. 2022 yılının ilk ayı da basın kuruluşlarına sansür, ceza ve engellemeler; gazetecilere yönelik de yargılama, tutuklama, gözaltı ve tehditlerle başladı. Gazete ve kanallar üzerindeki mevcut antidemokratik baskı ve yasaklar yetmezmiş gibi şimdi de tek adam yönetiminin Saray genelgeleriyle hukuksuz yeni yaptırımların önü açılmak isteniyor. Bu uygulamaların her biri basın özgürlüğünü ihlal ediyor, halkın haber alma hakkını elinden alıyor” dedi.

Çakırözer, ‘Mit Mensubunun cenazesi’ haberleri nedeniyle yargılanan gazeteciler Ferhat Çelik, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç, Murat Ağırel ve Aydın Keser’in cezalarının onaylanmasını da eleştirerek, “ Bu tamamen adaletsiz bir uygulama. Yargı reformu deniliyor, artık düşüncesi nedeniyle kimse cezaevine girmeyecek deniliyor ama işte cezalar onanıyor. Sedef Kabaş iki haftayı geçen süredir cezaevinde. Türkiye’de gazetecilerin yeri cezaevleri değildir, olmamalıdır” dedi.

YENİ YILDA DA BASKIYA DEVAM

Türkiye’de basın özgürlüğü ihlalleri 2022 yılının ilk ayında da devam etti. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Ocak ayı Basın Özgürlüğü Raporu’nu açıkladı.

Çakırözer, basın kuruluşları ve gazetecilere yönelik kısıtlamaları şöyle sıraladı:

GÜNDEM YARATAN GAZETECİYE İŞTEN ÇIKARMA VE TEHDİT

Gazetecilere yönelik tehdit ve hedef göstermeler Ocak ayında da devam etti. Gazeteciler haberleri nedeniyle sosyal medya üzerinden tehdit edilirken, bazı gazeteciler de sadece haberleri nedeniyle işsiz bırakıldı.

  • Üniversite öğrencisi Enes Kara’nın tarikat yurdunda yaşamına son vermesini haberleştirmesinin ardından Elazığ Günışığı Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Faik Akgün işsiz kaldı. Haberi yayından kaldırılan Akgün, çok sayıda tehdit telefonu aldığını açıkladı.
  • DW-Türkçe muhabiri Alican Uludağ, gazeteci Sedef Kabaş hakkında tutuklama kararı veren hâkimin kıdemsiz olduğuna dair haberinin ardından sosyal medyada tehdit edildi.
  • Gazeteciler Oktay Candemir, Hayri Demir sosyal medya üzerinden ölümle tehdit edildiğini açıkladı.

HAKARET İDDİASINA ŞAFAK GÖZALTISI VE TUTUKLAMA

  • Ocak ayında en az 45 gazeteci hakim karşısına çıkarken, gazeteciler Rojhat Doğru müebbet hapis, Elif Çetiner ise 1 yıl, 8 ay, 4 gün hapis cezasına çarptırıldı.
  • TELE1’de katıldığı bir programdaki ifadeleri nedeniyle hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret (TCK299)” iddiasıyla soruşturma açılan gazeteci Sedef Kabaş, sabaha karşı gözaltına alındı. Hakkında isnat edilen suçtan hüküm giyse dahi cezaevinde kalması gerekmeyen Kabaş, kaçma tehlikesi var gerekçesiyle tutuklanarak özgürlüğünden mahrum bırakıldı. Kabaş’ın tutukluluğuna yapılan itiraz reddedildi. BirGün gazetesi çalışanı gazeteci Can Uğur da 2015 yılında yaptığı bir haber nedeniyle yine aynı suçlama ile göz altına alındı.
  • Mezopotamya Ajansı Yazı İşleri Müdürü Ferhat Çelik, bir günde iki kez gözaltına alındı.
  • Akademisyen ve yazar Fatih Yaşlı bir sosyal medya paylaşımı nedeniyle gözaltına alındı. Enes Kara için düzenlenen protestoları takip eden Gazete Karınca muhabiri Yadigar Aygün ve Yeni Demokrasi muhabiri Tuba Apaydın gözaltına alındı.
  • Halkın Günlüğü Yazı İşleri Müdürü Bahattin Seçilir hakkında soruşturma başlatıldı.

RTÜK BAŞKANI TWEET ATTI, KANALLARA CEZA YAĞDI

  • RTÜK sunucu Selçuk Tepeli’nin yorumu nedeniyle FoxTV’ye para cezası, Tele1’de de konuk gazeteci Sedef Kabaş’ın ifadeleri nedeniyle 5 kez program durdurma ve idari para cezası verdi. Her iki kanala yaptırım uygulanacağını daha RTÜK incelemesi dahi başlamadan kamuoyu RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in sosyal medya mesajlarından öğrendi.
  • RTÜK müzik yayını yapan kanallara Sezen Aksu’nun “Şahane Bir Şey Yaşamak” adlı şarkısını yayınlamaları durumunda ağır yaptırımlarla karşılaşabilecekleri “uyarısında” da bulundu.

32 YILLIK DERGİ KAPANDI

Dövizdeki kur artışının ardından basım ve yayın dünyasında yaşanan kriz edebiyat dergilerini vurmaya başladı. Türk edebiyatının köklü yayınlarından Dergah dergisi ekonomik sıkıntılar ve kağıt tedarikinde yaşanan zorluklar nedeniyle 32 yıllık yayın hayatına ara verdi.

ANAYASA’YA AYKIRI, SANSÜR GENELGESİ

Türkiye’de gazete ve televizyonlar üzerindeki mevcut baskı ve sansür uygulamalarına, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ‘Basın ve Yayım Faaliyetleri’ başlığıyla yayımlanan genelge ile bir yenisi daha eklendi. ‘Toplumun değerlerine aykırı’, ‘mili ve manevi değerlerimize uymayan’, ‘tehdit ve tehlikeli’ gibi soyut gerekçeler ile iktidar yanlısı yayın yapmayan televizyon kanallarına yeni cezalar verilmesinin önü açıldı. Genelge ‘Anayasa’ya aykırı, sansür genelgesi’ olarak değerlendirildi.

SİTELERE, HABERLERE ERİŞİM ENGELİ

Haber ve internet sitelerine yönelik erişim engellemeleri Ocak ayında da devam etti.

  • Etkin Haber Ajansı’nın internet sitesine erişim 1 ayda 3 kez engellendi. Yeni Yaşam, Gazete Alınteri gibi internet sitelerinin de aralarında bulunduğu 8 web sitesine erişim tümüyle engelendi. Radyo dinleme platformu Radio Garden erişime engellenen kanallar arasında yer aldı.
  • Tarikat yurdunda intihar eden Enes Kara hakkındaki 17 habere erişim engeli getirildi.
  • Mersin Limanı’nda uyuşturucu ticaretine yönelik operasyon haberleri, Ege Üniversitesi’nde “kişiye özel” açılan ilanlar, Esenyurt Belediyesi’nin AKP’li eski başkanları dönemindeki usulsüzlük iddiaları, İBB’ye haciz uygulatan şirket ile ilgili haberler, suç örgütü lideri ile görüşerek fotoğraflarını çeken hakimle ilgili haberler, CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç’un Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik ifadeleri de erişime engellenen haberler arasında yer aldı.

“GAZETECİLER YENİ YILA UMUTLA GİREMEDİ”

CHP’li Çakırözer Ocak ayı Basın Özgürlüğü raporna ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

“Türkiye’de basın kuruluşları ve gazeteciler maalesef yeni yıla yeni umutlarla giremedi. 2022 yılının ilk ayı da basın kuruluşlarına sansür, ceza ve engellemeler; gazetecilere yönelik de yargılama, tutuklama, gözaltı ve tehditlerle başladı. Ocak ayında da gazeteciler haber takibini yapacaklarına, kendi haberlerini savunmak zorunda bırakıldı. Türkiye’nin gündemini sarsan haberi yapan meslektaşımız hem işinden oldu. Memleketim Eskişehir’in de aralarında bulunduğu birçok şehirde gazeteciler sosyal medya üzerinden tehdit edildi. Gazete ve kanallar üzerindeki mevcut antidemokratik baskı ve yasaklar yetmezmiş gibi şimdi de tek adam yönetiminin Saray genelgeleriyle hukuksuz yeni yaptırımların önü açılmak isteniyor. Bu uygulamaların her biri basın özgürlüğünü ihlal ediyor, halkın haber alma hakkını elinden alıyor. En kısa sürede yapılacak seçim sonrasında millet ittifakı olarak bu baskı ve sansür dönemini sona erdirmeye kararlıyız. Bu antidemokratik uygulamaların tümünü kaldıracak, demokrasinin olmazsa olmazı olan basın özgürlüğünün eksiksiz uygulanmasını sağlayacağız” dedi.

“TÜRKİYE’DE GAZETECİLERİN YERİ CEZAEVLERİ DEĞİLDİR”

Gazeteci Sedef Kabaş’ın tutuklanması ile ‘MİT mensubunun cenazesi’ haberi davasında yargılanan gazeteciler Ferhat Çelik, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç, Murat Ağırel ve Aydın Keser’in cezalarının onaylanmasını da eleştiren Çakırözer, “Sedef Kabaş normalde hüküm giyse bile cezaevine girmeyeceği bir suçtan iki haftadan fazla süredir tutuklu. Büyük adaletsizlikle karşı karşıya. Aynı şekilde Mit Mensubunun cenazesi ile ilgili daha önce aylarca haksız yere cezaevinde tutulan beş gazetecinin de cezaları onandı. Yeniden hapse girecekler. Ne için, daha önce çıkmış olan bir haber için. Yargı reformu deniliyor, ‘artık düşüncesi nedeniyle kimse cezaevine girmeyecek’ deniliyor ama işte cezalar onanıyor. Türkiye’de ifade özgürlüğünü, basın özgürlüğünü maalesef güvence altına alabilmiş değiliz. Meslektaşlarımız Ferhat Çelik, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç, Murat Ağırel ve Aydın Keser’e bu haksız uygulama nedeniyle geçmiş olsun. Sedef Kabaş da bir an önce özgürlüğüne kavuşmalıdır. Türkiye’de gazetecilerin yeri cezaevleri değildir, olmamalıdır. Gazetecilerin yeri yazı işleridir, sokakta haber takibidir. Gazetecilerin mesleklerini özgürce yerine getirmelerini Türkiye’de toplum olarak sağlamalıyız” dedi.