Geleneksel Deri İşlemeciliği Sanatçısı Ufuk Potoğlu yok olmaya yüz tutan sanat dalına hayat veriyor. Titizlikle üretimini gerçekleştirdiği birbirinden farklı ürünlerinin sipariş ve takibi için, @owlcrafthandmade hesabını mutlaka ziyaret edin.

Sizi tanıyalım.

Ben Ufuk Potoğlu, 1984 Eskişehir Sivrihisar ilçesi doğumluyum. Eğitimimi Eskişehir ili içerisinde tamamladım. Farklı sektörlerden iş deneyimlerim oldu. Şu an da Nafiye Hüseyin Küçükoğlu Halk Eğitimi Merkezi ve A.S.O Müdürlüğünde Saraciye ( Deri işlemeciliği) alanında Usta Öğretici olarak görev yapmaktayım.

Ufuk Potoğlu

Geleneksel deri işlemeciliğine nasıl başladınız?

Her bireyin işi dışında bir hobisi olması düşüncesindeyim. Hobi olarak görüp ve benimsediğim sanat deri işlemeciliği oldu. Tabi ki bu süreçte arkadaşlarımın çok etkisi oldu. Bu arkadaşlarım el yapımı bıçak yapıyorlar ve el yapımı bıçaklarına el yapımı kılıf arayışına kadar geldi. İlk yaptığım ve tam anlamıyla bu sanata girişim bu zaman olmuştur.

Bir konuda bahsetmeden geçemeyeceğim. Eczacı olan babamın eczanesi Eskişehir’in Kaymaz Mahallesinde idi. Çocukluğum eczanenin olduğu çarşıda geçti. Komşu esnafımız Ayakkabıcı Ali Çatalbaş’tı. Onu izlerken ya da onun dükkanında oynarken kullandığı aletler bilinçaltıma yerleşmiş. Deri ve deri işlemeciliğini aletlerle tanıştığımda fark ettim.

Daha önce bahsettiğim gibi hobi olarak başladığım durum farklı bir boyut kazandı. Hobim işim oldu, hem üretim ve satış yapabiliyorum hem de eğitmenlik yapıyorum.

Sanatınızdan detaylı bir şekilde bahseder misiniz?

Deri; insanların ilk çağlardan itibaren, taş ve ağaçtan sonra ilk ve en çok kullandığı doğal materyallerden biridir. Dericilik ise deri işlemenin insanlar tarafından keşfedilmesi ile başlamış, zaman içerisinde gelişerek, çadırdan, ev dekorasyonuna ve giyime kadar pek çok alanda yerini alan bir sanat dalı haline dönüşmüştür.

Tabi ki zor kısımları mevcut, yaptığımız sanatta endüstriyel üretimler yapmıyoruz. Tamamen el işçiliği ile yaptığımız ürünler. Üretmek istediğimiz ürünü hayal ediyoruz, karton kalıplara aktarıyoruz, kontrol ettikten sonra artık deri yüzeyine kalıbımızı aktarıyoruz, geleneksel ve evrensel aletleri kullanarak deriyi kesip dikiş deliklerini tek tek elimizde açıyoruz, dikiş aşamasında ise saraç dikişiyle (çift iğne kullanarak) ürünlerimizi düşündüğümüz gibi süsleyerek bitiriyoruz. Bahsettiğim süreç biraz karışık gelmiş olabilir ancak buradaki en güzel kısım ise üretilen ürünlerin butik ve dünya üzerinde tek olmasıdır.

Örnek verecek olursam çanta üreten bir kişi aynı kalıptan iki çanta yapsa dahi bire bir aynısı olmayacaktır. Görünüş olarak aynı olsa bile işin teknik kısımlarında farklılıklar olacaktır. Bu farklılıkları sanatçının imzası olarak isimlendiriyorum.  

Deri işlemeciliği pahalı bir hobidir. Deri fiyatları ve aletleri edinme konusunda fiyat, lojistik gibi zorluklarla da karşılaşacağımız bir gerçektir.

Hangi yaş gruplarına eğitim veriyorsunuz?

Şu an için kurs katılım alt yaşımız 14 yaştır ve üst yaş sınırımız yoktur.

Geleneksel deri işlemeciliği –lületaşı işlemeciliği gibi- bitme noktasına geldi mi?

Son dönemde eğitimlerle trend gibi gözüksede el yapımı geleneksel deri işlemeciliği bitmek üzeredir. Türk tarihinin geleneksel sanatları arasında olan deri işlemeciliğinin tanıtılması ve bunlar için girişimlerin yapılması bu sanatın önünü açacaktır.

Gelişime ve günümüze uyarlaması mümkün olan bir sanattır deri işlemeciliği. Asya, Avrupa, Amerika, Rusya… Bu bölgelerde el işçiliği deri işi ile uğraşan kişilerin metotlarını öğreniyor, diyaloglar kurarak bu sanatı modernize etmeye çalışıyorum ancak bu konuşmalar sırasında Türkiye’nin geleneksel sanatı olduklarından haberdar olmadıklarını öğrenmek üzücü bir noktadır.

Ulusal ve uluslararası tanıtımlar ve kısmen desteklerle tekrar canlanabileceğini düşünüyorum.

Bugüne kadar kaç ürün yaptınız?

Tek bir ürüne bağlı kalmadan 500’ün üzerinde ürün çıkarmışımdır. Bunlar cüzdan, kemer, anahtarlık, çanta ve valizler, bıçak ve kılıç kınları, geleneksel tirkeş ve sadaklar, tabaklar, bardak tutacakları… Vs. saymış olduğum ürünlerden anlayacağınız üzere, deriden hayatı kolaylaştırmak ve bir tarz katmak içim hemen hemen her şey yapılabilmektedir.

Favori ürünlerim kullanılabilirliği yüksek ve sürekli yanımızda taşıyabileceğimiz kendi tasarladığımız çantalar. Son zamanda farklı kültürlere ait şapkaları üretmeye başladım. Bu şapkalar favorilerim arasına girecek gibi gözüküyor.

Ürünlerinizin satışını nerelerde gerçekleştiriyorsunuz?

Ürünlerimi sosyal mecralardan ve e-ticaret hizmeti veren mağazalardan satışa çıkarıyorum. Kişiye özel çalışmalar yaptığımız için üretim süresi 3-7 gün arasında sürebilmektedir. (Instagram üzerinden ulaşabilirsiniz @owlcrafthandmade )

Özel bir atölye açmayı düşünüyor musunuz?

2020 yılı içerisinde bir atölye açmayı planlıyordum ancak COVID-19 salgını sebebi ile 2021 yılına ertelemek durumunda kaldım.

Sanatınızla ilgili önümüzdeki dönemlerde projeleriniz var mı?

“Her Ev Bir Atölye” projem var bunun içinde girişimlerimiz oluyor . Tepebaşı Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma Vakfı Aile Destek Merkezi ile gerçekleşecek olan projemiz; eğitim alıp ürünlerini evlerinde üretebilen bir mesleki grup oluşturmak ve bununla birlikte ortak bir platformda emeklerini kazanca dönüştürebilecekleri bir proje olacak. Bu girişimle birlikte hem bu geleneksel deri işlemeciliği tanınmış olacak hem de tekrar bir meslek haline gelecektir.

Sizin aracılığınız ile bu sanatta benden desteklerini, bilgilerini ve emeklerini esirgemeyen aileme, Cem Varsoy ve Metin Öztürk üstatlarıma, Nafiye Hüseyin Küçükoğlu Halk Eğitimi Merkezi Müdür ve Müdür Yardımcılarına, Tepebaşı Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma Vakfı Yöneticilerine, teşekkür ve minnetlerimi sunarım.