Odunpazarı Halk Eğitim Merkezi'nin açtığı kurs ile yolları kesişen girişimci arkadaşların yolu, açtıkları iş yeri ile devam etti. Dokuma sanatını kurstan öğrenen 4 arkadaş, sonrasında hayallerini gerçekleştirmek için kolları sıvadı. Eskişehir'in Tarihi Odunpazarı Bölgesi'ni seçen dokuma sanatçıları, küçük bir evde açtıkları üretimhanelerine 3 de dokuma tezgahı aldı. Kredi destekleri ile hayallerini gerçekleştiren 4 kadın girişimci, şimdilerde tarihi sokaklarda tarihi dokuma makinesinin sesini yankılatıyor. Ayrıca yeni hayallere ulaşmak için çabalayan dokuma sanatçıları, tüm Türkiye için üretime devam etmek istiyor. 

"Burayı açtığımız 4 arkadaşımızla dokuma hayalimizdi" 
Girişimci kadınların arasında yer alan İlknur Kahvecioğlu, kaybolmaya yüz tutmuş el işlerini yeniden ortaya çıkarttıklarını söyledi. Eskişehir'de tarihi Odunpazarı'nda bu sanatı yaşatmak için çabaladıklarını belirten Kahvecioğlu, "Eskişehir Odunpazarı Halk Eğitim Merkezi’nin açmış olduğu yöresel bez dokuma kursuna kaydolduk. Burada 5 tane tezgahta 12 kadın arkadaş bu işe başladık. Aramızdan zaman içerisinde yapamayacak olanlar, sağlık sorunuyla ayrılanlar oldu. Ama biz 5-6 arkadaş bu işi 2 yıl devam ettirdik. Orada öğrendik ve zaten şu anda burayı açtığımız 4 arkadaşımızla dokuma hayalimizdi. Eskişehir’de bunu yaygınlaştırmak, yaşatmak istiyorduk. Eski ve kaybolmaya yüz tutmuş el işlerimizden ve el sanatlarımızdan birisidir dokumacılık. Eskişehir’in Odunpazarı bölgesinde de çok eski zamanlarda tarih içerisinde bakıldığında yapılan bir el sanatıymış. Biz burada o 2 sene zarfında öğrendiklerimizi artık kursla yeterli bırakmayıp, daha geniş kitlelere duyurmaya ve Eskişehir’de yaşatmaya karar verdik" dedi. 

"Gençlerin dokuma işi çok dikkatini çekiyor" 
Mikro kredi desteğiyle tezgahların Rize'den yapılarak gönderildiğini aktaran Kahvecioğlu, "Yapar mıyız? Yaparız' diye yola çıktık. 4 arkadaş önce yer arayışına girdik. Bunu yapabileceğimiz en iyi yer neresidir? Şu anda Eskişehir’in en fazla turist çeken ve tarihi dokusu da en güzel Odunpazarı’nı gördük. Burada ufacık bir yer tuttuk. 4 arkadaş bu işe başladık ve tezgahlar sipariş edildi. Bu tezgahları da mikro kredinin desteğiyle kredi çekerek aldık. 2 yeni üretim tezgah aldık ama bir tane de eski tezgahla birlikte 3 tezgahımız oldu. Tezgahlarımız ve iplerimiz Rize’den geldi. Biz işe Rize beziyle başladık ama aslında Eskişehir desenlerini de çalışıyoruz. Her türlü deseni çıkartabiliyoruz. Özellikle gençlerin dokuma işi çok dikkatini çekiyor. Tezgah sesini duyup dışarıdan, 'Burada ne var' diye gelenler oluyor. Alt ve üst katımızda kafeler var ve oraya gelenler bakıyor. İlgilerini çekiyor, geliyorlar, izliyorlar. Biz de, 'Buyurun gelin. Gezebilirsiniz. Nasıl dokunduğunu deneyebilirsiniz' diyoruz. Aslında daha çok yeniyiz. Tezgahlarımız biraz geç geldi. 2 aydır aktif çalışıyoruz" diye konuştu. 

"Hayallerimiz okyanus ve biz oraya ulaşacağız" 
Girişimci kadınlardan bir diğeri Füsun Ulukan ise "Emekli olduktan sonra hobi olarak keçe işlerine başladım. Daha sonra arkadaşlarla tanışıp dokuma kursuna gittik. Dokuma kursundan sonra bu işin burada kalmaması gerektiğini, bu işi büyütmemiz gerektiğini düşündük. Öyle bir olay ki; sevdalanıyorsunuz dokuma yapmaya. Bunu bu şekilde devam ettirmeye karar verdik. Çok güzel şeyler yapacağımıza inanıyoruz. Bizim hayallerimiz okyanus ama şu anda Porsuk Nehri’ndeyiz. İnşallah daha sonra açılacağız ve daha çok yeniyiz. Çok büyük hedeflerimiz var. Türkiye’den sınır dışına ihraç etmeyi düşünüyoruz ama bu kapıları açacak olan da sizlersiniz. Bize yardım edeceksiniz ki, biz de ülke sınırlarını aşalım. Talep aslında yeni olduğumuz için fazla yok. Gezip görenler çok fazla ama bizim el emeği olduğu için ücretlerimiz fazla insanlara fazla geliyor. 'Çok beğendik' deyip geri çekiliyorlar. Umarım her şey daha iyi olduğunda, çok daha iyi satışlarımız olacak. Geri dönüşü çok güzel olacak. O dönüşler ise bizim büyümemize yarayacak. Dediğim gibi, hayallerimiz okyanus ve biz oraya ulaşacağız. Bizim ürünlerimizden bahsedecek olursak; gelsinler, görsünler, alsınlar ki geri dönüşümü olsun ve biz bu işi idare edelim. Kurs vermeyi de düşünüyoruz. Meraklı olanlara kursta verebiliriz. Biz bunu hemen bitirmek istemiyoruz. Çok fazla büyütmek istiyoruz. Kim merak ediyorsa, kim ilgileniyorsa gelsinler adresimiz belli. Sizlerin yardımıyla daha güzel olacak diye düşünüyoruz. Belediyelerden, yerel yönetimden destek bekliyoruz ki; öncelikle Eskişehir halkı bizi tanısın ve şehir dışına çıkabilelim. Daha sonra da Cumhurbaşkanımızdan, bakanlarımızdan kısacası herkesten yardım bekliyoruz" şeklinde konuştu.