Kanatlı AVM önünde gerçekleşen eyleme, CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü de destek verdi.

Burada konuşan kadınlar, Gülşen’in sahnede istediğini giydiği, söylediği ve LGBTİ+ bireyler ile kadınlara desteğini özgürce ifade ettiği için tutuklandığını öne sürerek, “Tepkilerimiz sonrasında tutukluluğu ev hapsine çevrilen Gülşen’le dayanışmak için geldik” dedi.

‘Diyanet, makbul kadın anlayışını yayıyor’

AK Parti iktidarının seçim atmosferine, müzik festivallerini yasaklayarak, sanatçılara konser yasağı getirerek ve milyonlarca vatandaşa “sürtük” diye hitap ederek girdiğini savunan kadınlar, Gülşen’in başına gelenlerin baskı rejiminin boyutlarını gösterdiğini ifade etti.

Kadınlar, Diyanet İşleri Başkanlığının “makbul kadın” anlayışını ideolojik olarak yaymaya çalıştığını öne sürerek, “Biliyoruz ki kadınlar açısından dinci gericilik her zaman patriyarkanın baskı aracı olmuştur. O yüzden laik bir yaşam kadınlar açısından çok önemlidir. Kadınların etek boyuna, göğüs dekoltesine, saçının rengine, doğurup doğurmayacağına, kaç çocuk doğuracağına kadar karar vermek isteyen partiyarkayı yine kadınlar yıkacak” ifadesini kullandı.

‘Ülke güvenilir bir yer olmaktan uzaklaşıyor’

AK Parti'nin kadınlara ve LGBTİ+ bireylere karşı nefret söylemleri içinde olduğunu, kendilerini hedef aldığını ve tehdit olarak ölüm, tecavüz ve tutuklamayı gösterdiğini savunan eylemciler, “İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması, 6284 Sayılı Kanun’un etkin uygulanmaması ve tüm kararların tek adamdan çıkması ülkeyi demokrasiden, özgürlükten ve güvenilir bir yer olmaktan hızla uzaklaştırmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.

‘Kadın düşmanı politikalarınıza itaat etmiyoruz’

Açıklamada şunlara değinildi:

“Katillerin, tecavüzcülerin sırtını sıvazlayanlara sözümüz var; sokakta, evde, okulda, iş yerinde her yerdeyiz. Ne size ne kadın düşmanı politikalarınıza itaat ediyoruz. Nefret politikalarıyla öldürdüğünüz kadınlar, katlettiğiniz lubunyaların isyanıyla mücadelemizi büyütüyor ve bir kez daha haykırıyoruz: Yaşasın kadın dayanışması!”

‘Gülşen hala tam özgür değil’

Sesimizi yükselttiğimizde hep kazandık, Gülşen’in tutukluluğu sona erdi. Ancak ev hapsinde ve hala tam olarak özgür değil. Hiçbir kadın size göre makbul kadın olmadığı, istediğini giydiği, istediğini söylediği için baskı altında, tutuklama tehdidiyle yaşamayacak. Kadınlar ve lubunyalar olarak haykırıyoruz; bütün kız kardeşlerimiz özgür oluncaya dek biz de özgür değiliz! Bu yüzden susmuyoruz. Kadınlar özgürlük mücadelesinde inat ettikçe korkmuyoruz. Kadın katillerin, tecavüzcülerin sırtını sıvazlayanlara sözümüz var; sokakta, evde, okulda, iş yerinde her yerdeyiz. Baskıcı politikalarınıza, erkek adaletinize, saray yargınıza itaat etmiyoruz!”