Aylar önce gittiğim ev gezmesinde çocukların evcilik oyununda şirin bir oturma grubu gördüm. Kanepe, koltuk ve minik kırlentlerden oluşan bir oyuncak. Elime alıp baktığımda koltuklardan birinin altında isim ve cep telefonu numarası gördüm. Hemen telefonuma kaydettim. Hediye için bir iki tane almak istedim. Ve denk gelirse dergimiz için haber yapmayı planladım. Araya Korona Günleri girdi, bugünlere kadar geldik. 12 Eylül cumartesi günü iletişime geçtim. Kazım Dede’ye oturma grubundan istediğimi söyledim. ‘hazır gelip alabilirsiniz’ demesiyle kendimi Çamlıca’nın sonunda buldum. Semt sahasına yakın bi yerde, yüksek katlı dörtlü binaların arkasında evi var. Kazım Dede ‘Evde misin’ soruma ‘Ben yaşlı biriyim, hep evdeyim’ yanıtıyla yolda beni gülümsetti. Eve vardığımda 70’lerinde mutlu bir adam karşılardı beni. Hemen evinin altındaki garaja yöneldik. Garajın arka tarafındaki küçük bir kısmı atölyeye çevirmiş. Rengârenk kanepe ve koltuklara bakmaya başlıyoruz. Elbette bir yandan da sohbete… 74 yaşındaki Kazım Delil, 26 yıl önce MTA’dan emekli olmuş… Yıllar önce kansere yakalandığını öğrendim. Neyse ki kanseri yenmiş. Sekiz yıl geçmiş üzerinden… Şu an maşallah sağlık durumu iyi. Böylesine hayat dolu bir adamın kanseri yenmesi de çok normal. Sadece minyatür koltuk, kanepeler yapmıyor. Ekmeklik de yapmış… At arabaları, çocuklar için sandalye, ev şeklinde kumbara… Burası küçük bir marangoz atölyesi gibi… Rengârenk takımların olduğu dolaba bakıyorum. Bir yandan renk seçimi yaparken bir yandan sohbete devam ediyoruz. Kazım Dede’ye ‘Neden’ diye soruyorum. Nereden çıktı bu oyuncak yapma işi… Ailede marangozluk mu var diyorum… Yok, hiç alakası yokmuş. Ailede öyle bir kimse yok. O halde… Az önce dediğim gibi kanserle mücadele etmiş Kazım Dede… Hastalık sonrası doktorlar ‘Bi şeyle uğraş. Vakit geçirecek bi uğraş bul. Bir hobi edin’ demiş. İşte böyle başlıyor hikâyemiz… Kazım Dede’ye iyi gelen doktor tavsiyesi çocukları mutlu ediyor. Çocukları mutlu görmek belki de ona iyi gelen şey. Kapısının önünden ağlarken geçen onlarca çocuğa hediye etmiş yaptığı oyuncaklardan… Fiyatları öğrenince beni pardon Kazım Dede’yi daha iyi anlayacaksınız. İki kanepe, iki koltuk ve sekiz kırlentten oluşan takım sadece 35 Lira… Evet, sadece 35 Lira… El emeği, göz nuru derler ya bu oyuncaklar işte tam böyle… Birini yapmak bir gününü alıyor Kazım Dede’nin… Maksat çocuklar mutlu olsun… Kazım Dede, özel üretim istenirse onu da yapabileceğini ifade etti. Sohbet esnasında ‘Sana az da olsa maddi katkı olur’ dediğimde ‘Maddi katkı olmuyor, çünkü satamıyorum. Esnaflık ayrı. Yapmak ayrı, satmak ayrı’ diyor. Kazım Delil’e nasıl ulaşılabilir? Tahmin ettiğiniz gibi sosyal medya hesabı pek aktif değil. Torunlardan biri hesap açmış ama öyle kalmış. Ya verdiğim adres üzerinden ya da telefonundan ulaşmak mümkün. 507 564 29 28 numaralı telefondan kendisine ulaşılabilir.