Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kurtuluş Pazaryeri alanına modern pazaryeri yapmak için projesini hazırlayan Büyükşehir Belediyesine 1 Mayıs’ta gönderdiği yazıda “Yıkmanıza itirazımız yok ama alanda yürütülecek uygulamalara ilişkin 2017 tarihinde Hazine arazilerinin takibini yapan Milli Emlak ile yaptığınız protokolü feshederek tapuyu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devredin” diyor.

Bunun üzerine tekrar bakanlığa yazı yazan Büyükşehir Belediyesi, “Projeler hazır, bütçesini ayırdık Meclis’ten geçirdik. Kapalı pazarlerinin mevcut inşaatının yıkımını tamamladık. Yeni bina için ihaleye çıkacağız ancak sizden tapudaki şerhi kaldırmanızı bekliyoruz” der. Cevap gelmeyince yeniden Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne yazı yazan Büyükşehir Belediyesi 1 Eylül itibarıyla yani 2 aydır bakanlıktan yanıt bekliyor.

Eğer bakanlık “Biz bu şerhi kaldırıyoruz buraya kapalı pazaryeri yapabilirsiniz” derse hemen ihaleye çıkılıp inşaat başlayacak. 12 veya 14 ayda kapalı pazaryeri inşaatı tamamlanıp, pazarcı esnafa yeri verilecek ve vatandaş kapalı modern pazaryeri hizmetten yararlanmaya başlayacak. Eğer Çevre ve Şehircilik Bakanlığı “Biz tapuyu geri istiyoruz” demekte ısrar ederse o zaman Büyükşehir Belediyesiyle bakanlık arasında hukuki süreç yaşanacak gibi görünüyor. Hukuki sürecin başlatılıp başlatılmayacağı konusu Büyükşehir Belediyesinde henüz netlik kazanmış değil.

Şimdi son tahlilde "Büyükşehir Belediyesi mülkiyeti sorunlu bir yere kapalı pazaryeri yapamam. İhaleye çıkamıyorum" diyor ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın tapudaki şerhini kaldırmasını bekliyor. Bakanlık ise "Protokolü feshedin ve araziyi bize verin" diyor.

Kim mağdur oluyor, soruyorum size?

En başta modern bir pazaryerine kavuşma şansı olan vatandaş ile burada satış yapmayı bekleyen pazarcı esnafı.

Neden peki?

Afet Riskli Bölgede yer alan Kurtuluş Kapalı Pazaryeri arazisini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı devralmak istiyor.

Bakanlık ve Büyükşehir Belediyesi yani ikisi de kamu hizmeti sunmuyor mu?

Yani toplanan vergileri vatandaşa hizmet olarak sunan kim?

Büyükşehir Belediyesi.

Eeee, nedir o zaman sorun?

Sorun iktidarın AK Parti'de Büyükşehir Belediye yönetiminin CHP'de olması mı?

Umarım İstanbul'da Ekrem İmamoğlu'na, Ankara'da da Mansur Yavaş'a belediye hizmetlerini engelleme adına çıkartılan zorlukların bir benzerini Eskişehir'de yaşamayız.

İyi niyetimle bu konuyu uzayan brokratik prosedür olarak görmek isterim, yok eğer buradan bir siyasi hesaplaşma çıkarsa işte o zaman bunu ne pazarcı esnafına ne de vatandaşa anlatabilirsiniz…

Çünkü mağdur vatandaş bu kışı geçirir de açık pazaryerlerinde yediği ayazı unutmaz…

Benden söylemesi.