Eskişehir’in Odunpazarı ilçesine bağlı kırsal Akpınar mahallesinde sokak hayvanlarını besleyen Aysun Bekar, koku ve sinek oluşturduğu gerekçesiyle evlerinin yanındaki boş arazide köpek beslenmesini istemeyen mahalle sakinleriyle tartıştı. Tartışmanın büyüyerek kavgaya dönüşmesinin ardından Bekar, oğlu ve bir arkadaşıyla birlikte Sabih Bozok (54) ve Ayşegül Bozok (48) tarafından saldırıya uğradı. Kavga esnasında attığı yumrukla Aysun Bekar’ın çenesinde kırıklar oluşmasına sebep olan Sabih Bozok ve eşi Ayşegül Bozok hakkında, ‘kasten yaralama, hakaret ve tehdit’ suçlarından dava açıldı.

Çenesindeki kırık hayatını "ağır derecede" etkileyecek
C. Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Sabih Bozok hakkında ‘kasten yaralama ve tehdit’ suçlarından, toplamda 1 yıl 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istendi. İddianamede, sanık Ayşegül Bozok’un ise ‘tehdit ve hakaret suçlarından toplamda 9 aydan 4 yıla kadar hapsi istendi. Ayrıca savcı, mağdur Aysun Bekar’ın çene kemiğinde oluşan kırığın kalıcı hasara yol açması halinde sanık Sabih Bozok’a verilecek cezanın yarı oranında artırılmasını istedi. İddianamede, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'nden temin edilen rapora göre mağdur Aysun Bekar'ın çenesindeki mevcut kırığın "basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olmadığı ve şahsın hayatını ağır derecede etkileyecek nitelikte olduğu" belirtildi.
Eskişehir 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasına mağdur Aysun Korkar ile yakınları, sanık Sabih Bozok ve taraf avukatları katıldı. Mahkeme heyeti, sanıkların savunmalarını dinledi.

“Olay anında mağdurun botokstan çıkıp geldiğini anladım”
Sanık Sabih Bozok mahkemedeki ilk savunmasında, “Olay tarihinde evimdeydim, müştekiler geldi, sokak köpeklerine tavuk kemikleri, hayvan artıkları atıyorlardı. Kemikleri attıkları yer benim evimin bahçe kısımlarıdır, çocuklarımız burada oyun oynar, yiyecek artıkları etrafı pisletir ve kokular yapar, bu nedenle kendilerini uyardım. Komşularımızda bu duruma karşı çıktı, onlar da uyardılar. Aysun, ‘istediğim yere istediğimi atarım’ şeklinde sözlerle karşı çıktı, ‘siz kim oluyorsunuz’ diyerek bana saldırdı. Hakaret içeren sözler sarf etti, beni kolumdan tuttu. Ben kesinlikle Aysun'a vurmadım, oğlu bana yumruk attı, ayrıca kafa atmak istedi. Ben kesinlikle müştekilere vurmadım, hakaret veya tehdit içeren söz söylemedim. Sadece yiyecek attıklarından rahatsız olduğum için bunu yapmamalarını istedim. Beraatımı isterim. Aysun kendisi sırtıma çıkmıştı, ben de eğilince kendisi yere düştü. Oğlunun savurduğu darbe muhtemelen ona geldi. Baygınlık geçirmedi, olay anında mağdur Aysun'un botokstan çıkıp geldiğini anladım.

“Kocamın üstüne tavuk kemiği ve atık yemlerden attı”
Sanık Ayşegül Bozok ise savunmasında eşinin mağdura vurmadığını öne sürerek, “Müştekiler yiyecek artıklarını hayvan artıklarını, tavuk kemiklerini benzeri şeyleri getirip sokak köpeklerini beslemek bahanesiyle evimizin yanına atıyorlardı. Atıklar koku yapıyordu, rahatsız oluyorduk. Köpekler artıkları getirip kapımızın önüne gömüyorlardı, müştekiler ‘karışamazsınız, istediğimiz yere hayvan yemi bırakırız’ şeklinde cevap verdiler. Kocamın üstüne tavuk kemiği ve atık yemlerden attı, çocuk da eşime yumruk vurdu. Mağdur Aysun, kemikleri eşime attıktan sonra eşim ona ‘terbiyesizlik yapma bayan’ dedi. Aysun eşimin arka taraftan sırtına doğru atladı, oğlu da önden saldırdı. Olay çok kısa sürede gerçekleşti. Eşim Aysun'a vurmadı. Suçlamaları kabul etmem, beraatımı isterim ben kimseye vurmadım” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve olayın tanıklarının dinlenmesi için duruşmayı 31 Aralık’a erteledi.

“Aylardır çektiğim acılar, çenemdeki kırıklarla yaşıyorum”
Duruşmanın ardından açıklamada bulunan Aysun Korkar, aylarca acı çektiğini ve çene kemiğinde kırıklarla yaşadığını dile getirdi. Kendisini darp eden şahsın hak ettiği cezayı alması için çabalayacağını kaydeden Korkar, “Bugün davamız başladı. Davamın sonuna kadar arkasındayım. Karşılıklı savunmalarımızı yaptık. Ceza almasını istiyorum. Bunun bu kadarla kalmasını istemiyorum. Dilsiz kulların sesi olmak istiyorum. O şahsın hak ettiği cezayı almasını istiyorum. Fazlasını değil hak ettiği cezayı alsın. Aylardır çektiğim acılar, çenemdeki kırıklarla yaşıyorum. Ceza alması için uğraşacağım. Hukuki mücadeleme devam edeceğim. En azından yaptığı karşılıksız kalmasın. Ben ilk değilim, belki de olmayabilirim. Benden sonra da insanlık vazifesini yerine getirmek arkadaşlarım sokaktaki hayvanları beslemeye çalışırken aynı durumlara maruz kalmasınlar diye sonuna kadar uğraşacağım” dedi.

Duruşmanın ardından yazılı açıklamada bulunan mağdur Aysun Korkar’ın vekili Av. Dr. Ali Önal, “Duruşma öncesinde özellikle karşı tarafın pek çok defa suçlamalarına, hakaret ve tehditlerine maruz kaldık. Sanık Sabih, televizyon ve internet haberlerinde röportaj vererek kamuoyunu yönlendirmeye çalıştı. Şiddet gören Aysun hanımın, yüzünü kendisinin parçaladığını iddia etti. Hâkim dahi duruşmada buna şaşırdı. Aysun hanımın yüzünde, pek çok dikiş ve çene kırıklığı tedavisi için platin var. Duruşmada ise bu ifadelerinin geçerli olmadığını, öyle bir şey söylemediğini belirtti. Sanıkların kamuoyunu yönlendirme çalışmaları vardır. Özellikle Aysun hanım bu durumdan tedirgindir” ifadelerini kullandı.