İklim Bilimci Dr. Okan Bozyurt, yaklaşan kış mevsimine dair kamuoyunu bilgilendiren önemli öngörülerde bulundu. Yaptığı bilimsel analizlere göre, Türkiye genelinde kış aylarında yoğun kar yağışları etkili olacak. Özellikle Marmara, Karadeniz, İç Anadolu’nun kuzeyi ve Doğu Anadolu bölgelerinin beyaz örtüyle kaplanacağı tahmin ediliyor. Bilim insanı, kar örtüsünün önceki yıllara kıyasla çok daha uzun bir süre yerde kalacağını belirtti. Bozyurt, meteorolojik modellerin Aralık ve Ocak ayları için soğuk ve yağışlı bir tablo ortaya koyduğunu vurguladı.
Bilimsel Veriler Soğuk Kış Sinyali Veriyor
Yapılan son modellemeler, Türkiye'nin soğuk ve yağışlı bir kış mevsimine hazırlandığını gösteriyor. İklim sisteminde yaşanan küresel değişimler, ülkenin hava koşulları üzerinde doğrudan bir etki yaratıyor. Dr. Okan Bozyurt, iklim modellerinin özellikle 20 Aralık 2025 – 20 Ocak 2026 döneminde güçlü soğuk hava sistemlerine işaret ettiğini açıkladı. Belirtilen tarihler arasında ülkenin önemli bir bölümünde kar yağışlarının hakim olması bekleniyor. Dr. Bozyurt, “Zayıf La Niña koşulları Türkiye için önemli bir fırsat,” diyerek mevcut iklim döngüsünün önemine dikkat çekti. Pasifik Okyanusu'ndaki söz konusu atmosferik olay, Türkiye için genellikle soğuk ve bol yağışlı kış mevsimlerini tetikliyor. La Niña’nın, El Niño olarak bilinen ve daha sıcak koşullara neden olan iklim döngüsünün tam tersi bir etki yarattığı biliniyor. Dolayısıyla atmosferik koşullar, yağışlı bir kış ihtimalini güçlendiriyor.
Su Kaynakları ve Tarım İçin Kritik Dönem
Beklenen yoğun kar yağışları, kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olan bölgeler için hayati bir anlam taşıyor. Bozyurt, özellikle Marmara, Karadeniz, İç Anadolu’nun kuzeyi, Göller Bölgesi ve Doğu Anadolu’da kar yağışlarının etkili olacağını ifade etti. Bilim insanı, “Baraj seviyeleri kritik düzeyde. O nedenle kış beklenen yağışlar hem tarım hem su kaynakları açısından büyük önem taşıyor,” dedi. Yaşanması öngörülen yağışlar, son yıllarda ciddi derecede azalan baraj doluluk oranları için bir umut olarak görülüyor. Kuraklık nedeniyle verim kaybı yaşayan tarım arazilerinin de yağışlardan olumlu etkilenmesi bekleniyor. Ayrıca kar örtüsünün uzun süre yerde kalması, yeraltı su kaynaklarının beslenmesine de önemli bir katkı sağlayacak. Karın yavaşça erimesi, ilkbahar aylarında yaşanabilecek sel riskini azaltarak suyun toprağa daha verimli bir şekilde sızmasına olanak tanıyacak.
Dr. Bozyurt: "La Niña Türkiye İçin Bir Şans"
İklim Bilimci Dr. Okan Bozyurt, yaptığı açıklamada La Niña olgusunun Türkiye üzerindeki potansiyel olumlu etkilerini detaylandırdı. Bozyurt açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Dünya şu anda zayıf La Niña şartlarında. El Niño’nun aksine, La Niña dönemlerinde Türkiye genellikle soğuk ve yağışlı bir kış geçirir. Söz konusu durum, uzun süredir kuraklıkla mücadele eden bölgelerimiz için önemli bir rahatlama sağlayabilir.” Bilim insanı, iklimin kaotik bir yapıya büründüğü mevcut dönemde, doğru adımlar atılması halinde su kaynaklarının çok daha verimli yönetilebileceğini ifade etti. Küresel iklim döngülerinin doğru okunması, su yönetimi politikalarının daha isabetli oluşturulmasına zemin hazırlıyor. Bozyurt, beklenen yağışların bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Uzun vadeli iklim tahminleri, tarımsal planlama ve su kaynakları yönetimi için yol gösterici nitelik taşıyor.
Yetkililere Erken Hazırlık Çağrısı
Tüm bilimsel göstergeler ve iklim modelleri, Türkiye'nin son yılların en soğuk ve en karlı kışlarından birini geçireceğine işaret ediyor. İklim Bilimci Bozyurt’un değerlendirmelerine göre, 20 Aralık 2025 ile 20 Ocak 2026 arasında ülkenin büyük bir bölümü karla kaplanacak. Uzmanlar, tahminlerin ciddiye alınarak olası olumsuzluklara karşı şimdiden hazırlık yapılması uyarısında bulunuyor. Ulaşımda yaşanabilecek aksaklıklara karşı karayolları ekiplerinin ve belediyelerin önlemlerini artırması gerektiği belirtiliyor. Aynı şekilde, artacak enerji talebini karşılamak üzere ilgili kurumların şimdiden planlama yapmasının önemi vurgulanıyor. Özellikle yoğun kar yağışının beklendiği bölgelerde yaşayan vatandaşların da kişisel tedbirlerini alması tavsiye ediliyor. Araçların kış bakımının yapılması ve zorunlu olmadıkça riskli hava koşullarında seyahat edilmemesi gibi önlemlerin hayat kurtarıcı olabileceği hatırlatılıyor.
