Sarar Grup Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Sarar, Eskişehir.Net Genel Yayın Yönetmeni Cihan Yıldırım’a bitpazarından dünya pazarına açılan Sarar’ın 75 yıllık öyküsünü anlattı.

Cemalettin Sarar, Sarar Basma Fabrikası’nda gerçekleştirilen röportaja “Altı yaşımdan beri çalışıyorum. Yaşım 75… Hayat hep mücadele. Bitpazarından, Bayat Pazarı’ndan geldik. Küçük, 12 metrekare bir dükkân… 12 metrekare 24 oldu, 24 metrekare 48 oldu… Mücadele… O yıllarda 10-12 kişi çalışıyoruz. Babama Bedford kamyon aldırdım. Asarcıklı’da bir yer tuttuk. İlk ihracatı Suriye’ye yaptık… Yedi bin 500 elbise diktik. Kamyonla köy köy, pazar pazar gezdim. Babama “Bunu dükkân gibi yapacağım” dedim. Yaptım… Üç kardeşiz. Cemalettin, Celalettin, Sabahattin… CCS… Gezerek markayı tanıttım. O günler zor günlerdi ama mücadele ettik” diyerek başladı.

BİR RENO STEYŞIN ALIP GİTTİM

Sarar, şöyle konuştu: “1983 yılında ‘Oğlum fabrikasyon imalata geçelim’ dedi. Babam makine almam için beni Almanya’ya gönderdi. Bir Reno steyşın alıp gittim. Her yerini gezdim Almanya’nın… Şehir içi bize yetmedi, OSB’ye gittik. Yan arsanın İstanbullu giyim firmasına verildiğini öğrenince yetkiliye “Yan yana iki giyim fabrikası olur mu” dedim. Babam “Olsun oğlum dedi, yüz tane olsun Eskişehir konfeksiyon kenti olsun” dedi. Babamdan ve adamdan özür diledim… Babam doğru söylemişti… Ocak 1983’te babamı kaybettim. Fabrikamız inşaat halindeydi. O fabrikanın üretimini göremedi. Şehirdeki tüm atölyeleri OSB’ye taşıdık.”

ÜÇ KARDEŞ HEP HAYAL ETTİK

Sarar, şöyle devam etti: “Sonra ihracat mücadelemiz başladı. İtalyanlar, Almanlar, Fransızlar, Amerikalılar geldi. Onlara mal diktik. BOSS ile anlaştık. 15 yıl BOSS’a üretim yaptık. Sarar Bir Dünya Markası diye çıkmaya başladık. Bugün beş kıtada, 55 ülkedeyiz. Beş bin çalışanımız var. Yüzde 80’i kadın… Üç kardeş hep hayal ettik. Gerçekten de olmaya başladık, olduk yani… Herkes geldi, müşteri kuyrukta bekliyor. Fabrikadan malın çıkmasını bekliyorlar. Dünya markalarına iş yapıyoruz. Ankara, Kızılay’da 40 dükkân Sarar malı satıyor. Devlet büyüklerimiz de geliyor…”

BURADA MAKİNELER DURMADI

Sarar “Basma Fabrikası’nı da aldık. Burada makineler durmadı. Başka yerlerde üretimler durdu, biz fabrika olarak devam ettirdik. Ben aldığımda 100-150 kişi çalışıyordu şimdi 1500 kişi çalışıyor. Bir tane ağaç kesmedim. Daha da diktim… Burası güzel, evim de burada. Burayı çok seviyorum. Kıymet veriyorum” dedi.

ESKİŞEHİR KAZANDI, BEN KAZANMADIM

Siyasete hiç girmediğini ifade eden Sarar “Siyasete hiç girmedim. Siyaset bizim işimiz değil. Bizim işimiz esnaflık, üretim, abilik… Eskişehir’de kıymet gören bi abiyim. Kardeşlerimden izin alıp ETO Başkanı oldum. Sabahları Oda’ya gittim… ETO’yu dünya markası yapalım dedim. Kazalara kıymet verelim dedim. ETO’ya 66 dönüm yer aldım. Rahmetli Kemal Unakıtan’dan, Allah razı olsun. Esnafın ufkunu açayım dedim. Eskişehir’e fuar alanı yapayım dedim. Fuar alanı lazım… Nerede fuar yapıyoruz? Çayırda, pazar yerinde fuar yapıyoruz. Kongre merkezi yapalım dedim. Plan, proje çizdirdim. Sağ olsun benden sonra Harun Karacan başkan oldu. Ona “Harun kardeşim şurayı bi yapalım” dedim. Abi uğraşıyoruz dedi, yapacağız dedi… Ona nasip olmadı. Metin Güler benim planımı, projemi yaptı. Allah razı olsun. Kim kazandı? Eskişehir kazandı, ben kazanmadım” diye konuştu.

SARAR MÜZESİ YAPILACAK

Her fırsatta Eskişehir’i çok sevdiğini ifade eden Sarar “Eskişehir’e kim yatırım yaparsa değerlidir. Eli değil ayağı öpülür. Sarar Ailesi bütün yatırımlarını buraya yaptı. Beş tane okul yaptım. Odunpazarı, Paşa Mahallesi… Doğduğum evi de aldım. Müze yapacağız. Sarar Müzesi yapılacak” dedi.

ZORLUKLARI İŞ GÜCÜYLE YENERSİN

Sarar’ın genç nesillere emanet olduğunu ifade eden Sarar “Kardeşlerimin oğulları, kızları var. Onlar da işin başında. Onlara bırakıp gideceğiz. Fani dünya bugün varız, yarın yokuz. Bunu bilen insanlarız” dedi. İşlerin nasıl olduğunu sorduğumuz Sarar “İşler iyi Allah bin bereket versin. İhracat, ihracat, ihracat… Para ihracatta… İç piyasada hakikaten bi durgunluk var. Allah sonumuzu açık etsin. Memleketimi, devletimi, milletimi seviyorum…” diye konuştu. Sarar, “Zor günleriniz oldu mu” sorusunu “Her gün zorluklarla karşılaşıyoruz ama zorlukları yenmek lazım. Zorlukları iş gücüyle yenersin. Azimle, birlik ve beraberlikle yenersin. Her gün mücadele… Sorunsuz bir gün yok” diye yanıtladı.

BİRİSİNE VERECEĞİZ, YAPTIRACAĞIZ

Sarar, Eski Otogar ile ilgili olarak “Eski Otogar’ı aldık ama bi şey yapamadık. Yeni planlar, projeler çıktı. Birisine vereceğiz, yaptıracağız. Güzel bir şey yaptıracağız. ETO Başkanıydım. Oda başkanlarını çağırdım onlara ‘Burayı beraber alalım’ dedim. Yok dediler… Ben kendim aldım. 20 trilyona yani bir ton altına aldım orayı. Her şey olabilir, otel olabilir, iş yeri olabilir… Birine vereceğiz, yapacak. Bozüyük’te de AVM yaptık, bin kişi ekmek yiyor” dedi.

PARA ASGARİ ÜCRETLE BAŞLAR

Sarar, “Gençlere ne tavsiye edersiniz” sorumuzu “Maymun iştahlı olmasınlar. Bir işe girdikleri zaman doğru dürüst çalışsınlar. Sarar’a girsin, başka yere girsin nereye girerse girsin ama azimli olsun. Ben burada üç ay çalışayım, altı ay çalışayım yok. Dört sene, beş sene çalış bakalım. Mal sahibine sevdir kendini, müdürüne sevdir kendini… Azimli olsunlar. Şimdiki gençlerin işi gücü para. Para asgari ücretle başlar… Ustaysa usta, müdürse müdür seni takdir eder. Gençler sabırlı olacak” diye cevapladı.

DEMİREL: OĞLUM SİLİVER ESKİŞEHİRSPOR’UN BORCUNU

Sarar, Eskişehirspor ile ilgili olarak “Eskişehirspor’a çok büyük katkılarım oldu. Rahmetli Süleyman Demirel geldi “Oğlum siliver Eskişehirspor’un borcunu” dedi. Vallahi üç milyon dolarım gitti… Kimseyi de icraya vermedim. Belediye’nin bütün makinelere bende hacizliydi. Otobüsler bile hacizliydi. Hepsini sildik, hacizleri kaldırdık. Yılmaz Büyükerşen’de başkan oldu. Demirel bana “Sen Büyükerşen’i seviyordun” dedi. Sildim… Eskişehirspor’a tren tuttuk, otobüs tuttuk. Eskişehirspor’a yapacağımı yaptım. Eskişehir’in abileri var, onlar yapsınlar. Üç milyon doları sildim, kimseyi icraya vermedim. O gün için yapmam lazımdı. Eskişehir bizim şehrimiz. Ne güzel günlerdi ama sonumuz hüsran” dedi.